ASİSTAN HEKİMLERDEN '36 SAATLİK NÖBET' PROTESTOSU: "BİR ARKADAŞIMIZI DAHA KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK"
Ankara’da asistan hekimler, meslektaşları Rümeysa Berin Şen’in trafik kazasında yaşamını yitirmesiyle gündeme gelen 36 saatlik nöbet sistemine tepki gösterdi....
Ankara’da asistan hekimler, meslektaşları Rümeysa Berin Şen’in trafik kazasında yaşamını yitirmesiyle gündeme gelen 36 saatlik nöbet sistemine tepki gösterdi. Şen’in görev yaptığı Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi önünde toplanan asistan hekimler, “Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışıçalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok” açıklaması yaptı.
Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi’nde görevli asistan hekim Rümeysa Berin Şen, 36 saat nöbet tuttuktan sonra kendi kullandığı otomobille evine giderken önceki gün geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirmişti.
"NÖBET ERTESİİZİN HAKKININ ÖN KOŞULSUZ TANIMLANMASINI İSTİYORUZ"
Ankara Tabip Odası Asistan Hekim ve Genç Uzman Komisyonu, Rümeysa Berin Şen için, görev yaptığı Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi’nde bugün bir anma düzenledi. Anmanın ardından basın açıklaması yapıldı.
Açıklamada, ‘Sağlıkta Dönüşüm’ programının ardından Sağlık Bakanlığı hastanelerine yapılan başvuru sayısının arttığı vurgulandı. Hastanelere 2001 yılında 64 bin kişi başvuruda bulunurken 2019’da başvuru sayısının 387 bine yükseldiği belirtildi.
Asistan Hekim ve Genç Uzman Komisyonu üyesi Benan Koyuncu’nun okuduğu açıklamada şunlar kaydedildi:
"Hastalarımıza soruyoruz: 30 saattir çalışan asistan hekimin 80. hastası ya da ameliyat ettiği kişi olmak ister misiniz? Maksimum ne kadar çalışacağımız hiç konuşulmazken maksimum ne kadar ücret ödeneceği ise her yerde karşımıza çıkıyor. Bu çok net ki ucuz iş gücü olarak görülüyoruz. Performans sistemi nedeniyle ücret kesintisi yapılacağı zaman akla ilk gelenler, hastanenin iş yükünü sırtlayan asistan hekimler oluyor.
Kışkırtılmış sağlık talebinin, basamaklandırılmayan sağlık sisteminin, belirsiz yönetmeliklerin, adaletsiz görev dağılımının yükünü sırtlanmayacağımızı, bu düzenin bu şekilde devam edemeyeceğini ve bu düzeni kabul etmediğimizi buradan bir kez daha dile getiriyoruz.
Biz asistan hekimler, ‘Artık yeter’ diyoruz. Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışıçalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok. Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz.
İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını, adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz. Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz.”
“‘KARDEŞİM ÖLDÜ’ DESEN ‘NÖBETİ KİME DEVRETTİN’ DİYE SORUYORLAR”
Bir tıp fakültesi öğrencisi, “Doktorlar ne genel cerrahi istiyor ne beyin cerrahisi istiyor. İnanın insanlar sırf zorunda kaldıkları için bu bölümü yazıyorlar. En yüksek puanlı bölümler genelde nöbetleri rahat olan bölümler oluyor. Bunun nedeni mobbing, 36 saat çalışma. 36 saat çalışıyoruz ama bu çalışmayı yaparken ertesi gün izin yok. Katılmazsan, cenazen olsa bile sana soruyorlar hesabını. ‘Kardeşim öldü’ desen ‘Nöbeti kime devrettin’ diye soruyorlar” dedi.
"5 DAKİKA RANDEVU SİSTEMİYLE 150 HASTAYA BAKIYORLAR"
SES Ankara Şube Başkanı Hüsnü Yıldırım, “Bu ölümlerin sebebi kimdir diye düşünmek gerekiyor. Bence, sağlıkta dönüşümü hayata geçirmek isteyenlerdir. Sağlık emekçilerinin yaşadığı mobbing, fazla çalışma ve ağır koşullar, sorunlar artmıştır. Bunu kendilerine iletiyoruz ama bunu anlamıyorlar. 5 dakikada randevu sistemiyle asistan arkadaşlarımız 150 hastaya bakıp arkasından nöbet tuttuğunda hallerini düşünün” dedi.
"AKP SAĞLIK POLİTİKALARI HALK SAĞLIĞINA ZARARLI OLDUĞU KADAR SAĞLIK ÇALIŞANI SAĞLIĞI İÇİN DE ZARARLIDIR"
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir ise “Hekimlerimiz ağır baskı altında çalışıyorlar. Asistan arkadaşlarımızda uzun çalışma koşullarına mecbur bırakılıyorlar. Artık buna bir son verilmesi gerekiyor. AKP sağlık politikaları, halk sağlığına zararlı olduğu kadar sağlık çalışanı sağlığı için de tehlikeli ve zararlıdır. Arkadaşlarımızı fıçı nöbetlerine mecbur bırakan sağlık idarecilerine de sesleniyorum. Daha fazla can yitirmek istemiyoruz. Asistanların daha olgun, iyi koşullarda çalışmaları için her şeyin yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
"HASTAYI MÜŞTERİ OLARAK GÖRMEKTEN KAYNAKLANMAKTADIR"
HDP Iğdır Milletvekili Habib Ekşi, 6331 sayılı Kanun’un uygulanması ve tüm siyasi partilerin konuyla ilgili çalışmalarda bulunması gerektiğini belirterek, “Bunların hepsi, AKP iktidarının uyguladığı sağlıkta dönüşüm programının hastayı müşteri olarak algılamasından kaynaklanmaktadır. Hastayı müşteri olarak algılamasalardı hastanelerde bu kadar yığılma olmayacaktı. Bu politikalar, bazı firmalara, beşli çeteye para aktarma anlayışı olmasaydı sağlık emekçilerinin özlük hakları daha iyi durumda olacaktı” dedi.
"BU NÖBET SİSTEMİ DEVAM ETTİĞİ SÜRECE RÜMEYSA NE İLK NE DE SON OLACAK"
CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer de “Bu nöbet sistemi devam ettiği sürece Rümeysa ne bir ilk ne de son olacak. Bu arkadaşlarımız bu ülkenin en zeki çocukları. İnsanlık dışı bu çalışma koşulları nedeniyle bu mesleği tercih etmemek ya da tercih ettiyse bu mesleği bırakmayı, bu ülkeyi terk etmeyi düşünüyorlar. Bir asistan arkadaşımın, ‘Yaptığımız işin sorumluluğunu biliyoruz ve vicdani yük taşıyoruz. 36 saat çok ağır olsa bile insan sağlığı için dayanmak zorundayız. İnsan sağlığı için mücadele ediyoruz’ sözü beni çok etkiledi. Ama bu koşullar sürdürülebilir koşullar değil” diye konuştu.
"UYKUSUZLUĞUN ETKİLERİ ALKOL İLE EŞ DEĞERDİR"
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık ise “24 saat uykusuzluğunun etkileri alkol ile eş değerdir. Bu arkadaşlarımız 36 saat çalışıyor. Ameliyat yapıyor, polikliniğe gidiyor, serviste hasta takip ediyor. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Benim meslektaşlarımın da hobileri, sevdikleri var. Bu kaza değil cinayet” dedi.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.