3 Aralık’ta yani dün partimizin İkinci Yüzyıla Çağrı sloganıyla gerçekleştirilen vizyon belgesi açıklandı. İlk seçimlerde iktidara geldiğimizde ülkemizi nasıl yöneteceğimiz, halkımızı nasıl refaha kavuşturacağımız, nasıl üreten bir Türkiye’ye dönüşeceğimiz, ürettiğini nasıl hakça bölüşeceğimiz geniş kapsamlı bir şekilde anlatıldı.

Bilim insanları bazı tespitlerde bulundular, parti yöneticilerimiz partimizin politikalarını anlattılar. Etkinliğin sonunda konuşan Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu hepimizin eşit, hepimizin tok, hepimizin özgür, hepimizin adil olduğu bir Türkiye’yi nasıl inşa edeceğimizi anlattı ve bir vizyon belgesi ortaya koydu. Bilimi ve teknolojiyi kullanarak ekonomiyi ve insan kaynağımızı nasıl güçlendireceğimizi, yoksullukla nasıl mücadele edeceğimizi, hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği bir Türkiye inşasını nasıl mümkün kılacağımızı ifade etti.

Ekranları başında etkinliği izleyen herkes ve salondaki bütün vatandaşlarımız dünkü tarihi toplantıya tanıklık etti. Böylesine önemli, böylesine tarihi bir günde bizler iktidarın bu konuşmalardan feyz almasını isterdik ama tabi böyle yapmayacaklarını biliyorduk. Nitekim bizi şaşırtmadılar, yine bir algı operasyonu yaptılar. Ana gündemi bambaşka bir konuya çekmek istediler. Gördük ki çok suni bir gündem maddesi yaratmaya çalıştılar. Ne kadar çaresizler, ne kadar umutsuzlar ki Cumhuriyet Halk Partisi’nin umudu örgütlediği, vizyon belgesini açıkladığı dünkü tarihi günü bambaşka bir konuya odaklamaya çalıştılar.

Bizler Cumhuriyet Halk Partili kadınlar olarak, bu suni gündemle ilgili bir açıklama yapma gereğini duyduk ama bu gereklilikten bırakın siyaseti insanlık adına büyük bir utanç duyuyoruz. Dün Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun değerli eşi Selvi Kılıçdaroğlu da böylesine tarihi, böylesine önemli bir güne tanıklık etmek istemişti. Ancak kendisi rahatsızdı, buna rağmen sağlık koşullarını zorladı. Etkinliğe gelmeden önce de kendisine bir tedavi uygulandı, serum verildi. Hatta bu nedenle 14.00'te başlayacak olan etkinliğimiz 11 dakika kadar geç başladı. Çünkü Genel Başkanımız da eşinin tedavisinin bitmesini bekledi, daha sonra birlikte salona giriş yaptılar. Salonda konuşmalar yapılırken Selvi hanımın bir anlık gözünü kapatmasını yandaş medya müthiş bir malzemeye dönüştürmüş, mal bulmuş mağribi gibi bugün manşetlerine ana gündem maddesi olarak taşımıştır. Bu son derece utanç vericidir.

Selvi Hanım dün toplantı sonrasında bir test yaptırdı, yine bunu da paylaşma gereğini duymak çok utanç verici. Kendisinin Covid-19 pozitif olduğu ortaya çıktı. Bu belgeyi de buradan paylaşıyoruz. Selvi hanıma ve Kılıçdaroğlu ailesine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Acil şifalar diliyoruz. Selvi hanımın bir anlık gözlerini kapatmış olmasının böylesine bir malzemeye dönüştürülmüş olması, üstelik de tüm Türkiye’nin gündemini oluşturacak olan, halka büyük bir umut sunan son derece etkili konuşmaların yapıldığı, güçlü bir gündem varken birilerinin gündemine bakın!

Bu her şeyden önce kadına yönelik şiddettir. Çünkü Selvi Hanım bırakın Genel Başkanımızın eşi olmasını bir kadın olarak eşinin önemli bir gününde onun yanında bulunmak istemiştir. Ama görüyoruz ki birileri buna bile tahammül edemiyor, buradan kendisine siyasi bir malzeme çıkarmaya çalışıyor.

Bizler dilerdik ki, bu suni gündeme odaklananlar bir eline iş bir eline aş yazarak intihar eden vatandaşlarımıza odaklansınlar. Bunları gündemlerine alsınlar, bunları manşetlerine taşısınlar. Bizler isterdik ki, çocuklar yatağa aç girerken, ebeveynler çocuklarının beslenme çantasına koyacak yiyecek ekmek bulamazken, her gün en az iki kadın katledilirken, her üç kadından biri hayatının bir döneminde şiddet türlerinden en az birine maruz kalırken bu yakıcı konulara odaklansınlar. Ama onlar her zaman yaptıklarını yaptılar. Algı operasyonu ile farklı bir gündem yaratmaya çalıştılar.

Onlar ne yapmaya çalışırsa çalışsınlar, dün Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun da söylediği gibi; halkın sesi hakkın sesidir. Dolayısıyla bizler buradan halkın sesini ve sözünü yükseltmeye, onların sorunlarını paylaşmaya, çözüm önerimizi anlatmaya, partimizin iktidara geldiğinde hızla uygulamaya koyacağı etkin politikaları her yerde dillendirmeye devam edeceğiz. Tekrar söylüyorum, bizler özellikle kadınlar olarak hem Selvi hanımın arkasındayız hem de kadına yönelik şiddetin dimdik karşısındayız. İstiyoruz ki, ülkemizde hiçbir kadın şiddete maruz kalmasın, hiçbir çocuk yatağa aç girmesin, hiçbir vatandaşımız yoksullukla sınanmasın. Herkesin eşit, herkesin refah içinde olduğu, ayrılığın gayrılığın olmadığı, halkımızın zenginleştiği ve kalıcı, sürdürülebilir bir refahla ekonomimizin güçlendiği bir Türkiye’yi inşa edelim.

Bunu yapacağız, yapmaya da çok yaklaştık, işte korkuları da bu yüzden. Korksunlar! Korkmaya devam etsinler, Bizler de mücadeleye devam edeceğiz. Az kaldı. Tekrar böylesi bir gündemle toplantı yapmak zorunda kaldığımız için insanlık adına utanç duyduğumuzu, birilerinin utanmadığını, bizlerin onların adına utandığımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz.