Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, "Gerçek ekonomik tablo iç karartıcı olunca, çareyi rakamları farklı sunmakta buldu. Erdoğan "Nereden nereye geldik?" diyor ya. Kendisi hiç zahmet etmesin, biz bunun yanıtını verelim. Yolun sonuna geldiniz, yolun sonuna" dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, Ankara’da, partisinin Yenimahalle ilçe kongresinde konuştu. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlayan Babacan; şunları söyledi: 

"ÜLKEDEN KAÇAN "KURTULDUM" DİYE SEVİNİYOR: Bugünkü iktidar, sağlık emekçilerimizin çalışma koşullarını kötüleştirdiği için, sözleşmelerinin feshini kolaylaştırdığı için, iş güvencelerini ortadan kaldırdığı için bir miting yapılacaktı. Kendilerine dayatılan "ceza yönetmeliğine" arkadaşlarımız itiraz edeceklerdi. Fakat ne oldu? İktidar her zaman en iyi bildiği işi yaptı, bunu da engelledi. Anayasada güvence altında olan toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkı, sudan sebeplerle engellendi. Sağlık çalışanlarımızın bir kısmı bu ülkeyi terk ediyor. Mevcut koşullarda dahi çalışmak çok zor iken, hâlâ yeni zorluklar getirmeye çalışan bir yönetim var şu anda zihniyette ve kaçmak isteyen çok. Ülkeden kaçan "kurtuldum" diye seviniyor. Oysa halkımızın kaliteli bir sağlık hizmetine ulaşması için tüm sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor. Bu zihniyet her alanda bize kötü yönetimin sonuçlarını yaşatıyor.

MİLLETİN HAYATI DENEME TAHTASI DEĞİL: Biliyorsunuz, şimdi de gerekli önlemler alındı mı, alınmadı mı belli olmadan 6 Eylül’de okulların açılacağını duyurdular. Biz, DEVA Partisi olarak, yüz yüze eğitime çok önem veriyoruz. Ancak, alınan önlemler yüz yüze eğitim için yeterli mi? Yoksa yine bir "oldu bitti" ye mi bu iş getiriliyor? Yaklaşık 350 bin öğretmenin ve personelin aşısız olduğunu duyuyoruz. "Aşısız olanlara iki günde bir test yapacağız" diyorlar. Biz DEVA Partisi olarak, öğrencilerin etrafında virüse karşıçok ciddi koruma kalkanları oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Bu milletin hayatı iktidarın deneme tahtası değil. Bu ülkenin insanları da kobay değil.

AŞI KAMPANYALARI DÜZENLENMELİ: Buradan iktidara sesleniyorum; 10 gün sonra başlayacak yüz yüze eğitim için, gereken tüm sağlık önlemleri derhal alınmalı ve açıklanmalıdır. Bilimsel verilere dayalı olarak bu çalışmalar yapılmalıdır, aşı kampanyaları düzenlenmelidir. Okulların fiziki durumu pandemiye uygun hale getirilmelidir. Derslik sayısı mutlaka artırılmalıdır. Dersliklerdeki öğrenci sayısı azaltılmalıdır. Okullar güvenli hale getirilmelidir. Alt yapısı yetersiz okullar geçici olarak EBA’ya yönlendirilmelidir. Çocuklarımızın sağlığını ve eğitim hayatını güvence altına almak, bir hükümetin en önemli görevidir. Buradan sesleniyorum: Görevinizi yapın.

BİZ HALKIMIZA DOĞRULARI SÖYLEYECEĞİZ: Biliyorsunuz, Sayın Erdoğan bu hafta çıktı yine, uzun uzun ekonomi masalları anlattı. ‘Nereden nereye geldik’ diyerek bir kampanya başlattılar. Esnafımıza, çiftçimize, emeklimize sorduğumuzda, nereden neredey geldiğimizi iyi anlatıyor. Ve Sayın Erdoğan çıktı, bazı veriler de sundu. Neredeyse tüm ekonomik verileri çarpıttı. Gerçek ekonomik tablo iç karartıcı olunca, çareyi rakamları farklı sunmakta buldu. O yanlışı konuşsa da biz ısrarla hakikati savunacağız. Biz halkımıza doğruları söyleyeceğiz.

"YOLUN SONUNA GELDİNİZ"

Erdoğan'ın "Türkiye’nin yıllık ortalama büyüme oranını yüzde 1’in altından aldık; yüzde 5,1 seviyesine getirdik" açıklamasını hatırlatan Babacan, şunları söyledi:

"Sayın Erdoğan, önce gelin, bir konuda anlaşalım. Ben ve arkadaşlarımın iş başında olduğu dönemin başarılarıyla övünmeyi bırakın. Sorumluluğu tümüyle üstünüze aldığınız şu son dönemi bir anlatın. Bu milletin ne bedeller ödediğini, ortaya bir koyun hele."

“3Y İLE GELDİNİZ 3Y İLE GİDECEKSİNİZ"

Babacan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Merkez bankası rezervlerimiz şu an itibariyle 109 milyar seviyesindedir” açıklamasına ilişkin de şunları söyledi:

"Arkadaşlar, rezerv hesabıöyle yapılmaz. Merkez bankasının net rezervine bakılır, net. Başkasından emanet aldığı, borç aldığı dövizleri yığıp da siz bu döviz benim diyemezsiniz. Rakamlar ortada.”

“Sayın Erdoğan "Nereden nereye geldik?" diyor ya. Kendisi hiç zahmet etmesin, biz bunun yanıtını verelim. Yolun sonuna geldiniz, yolun sonuna. 3Y ile mücadele için, yasaklara, yolsuzluklara, yoksulluğa karşı mücadele etmek vaadiyle, bu milletten destek isteyerek iş başına gelmiştiniz. Ben buradan AK Parti'ye bir dönem gönül vermiş vatandaşlarımıza da seslenmek istiyorum, iddiaya bu değil miydi arkadaşlar? Şimdi yasaklar yok mu memlekette? Hem de nasıl. Yolsuzluk yok mu? Hem de nasıl. Yoksulluk yok mu? Hem de nasıl. "3Y, 3Y" diyerek iktidara geldiniz ama korkarım ki, yine aynı 3Y ile gideceksiniz. Maalesef. Çok acı. Bu işi tadında bırakmayı bilmek lazım. Siz müsait bir yerde ineceksiniz, biz de inşallah bu emaneti teslim alacağız. Biz şimdi bunun hazırlığını yapıyoruz.”