ÖZCAN ÇİRİŞ - DİLAN KUTLU 

Bitlis'te riskli alan olarak yıkım kararı verilen iş yerlerinin kapıları polis tarafından sökülerek götürüldü.  Bölgeyi ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba'ya dert yanan bir esnaf borcu olmadığı halde elektriğinin kesildiğini söyleyerek, "İki gün önce geldiler. Aceleyle, polisle, tankla, topla… Biber gazı sıktılar. Mermi sıktılar. TEDAŞ (VEDAŞ) geldi elektriği kesti. Benim elektrik borcum yok. Herkesin kapısını söküp götürüyorlardı. Ben kapımı aldım arkaya sakladım. Vallahi de billahi de sakladım" dedi. 

Bitlis’in merkezde bulunan yaklaşık 700 yapı, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’yle 2020 yılının Nisan ayında “riskli alan” ilan edilerek işyerlerinin boşaltması istenmişti. Tahliye edilmeyen işyerleri, 16 Ağustos gecesi polis baskınıyla yıkılmaya başladı. Yıkım kararına tepki gösteren esnafa biber gazı ve plastik mermiyle müdahale edildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıüzerine Bitlis’te inceleme yapmak üzere bir heyet oluşturuldu. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, Adana Milletvekili Ayhan Barut ve İl Başkanı Kahraman Yardım ile birlikte Bitlis'te "Dere Üstü Islah Projesi" kapsamında iş yerleri yıkılan esnafı ziyaret etti. Polis eşliğinde iş yerlerinin kapılarının sökülmüş olması da görüntülere yansıdı. Ağbaba, “Adeta burası bir savaşın olduğu şehir gibi yıkılmış durumda. Maalesef hukuksuzca elektrikleri suları kesilmiş. Polis zoruyla kapıları sökülmüş. Eşyaları tarumar edilmiş esnafın. Esnaf tamamen zor durumda” dedi. Ağbaba, esnafa plastik mermi ve copla müdahale edildiğini belirterek, “Hukuk askıya alınmış bir çete tarafından kent yönetiliyor" dedi. Ağbaba şöyle konuştu:

“BİTLİSİN KARA GÜNÜ”

“Bulunduğumuz yer ilginç bir yer. Arkamızda Bitlis Ticaret ve Sanayi Odası binası var. TSO'nun kapısı da sökülmüş diğer kapıların söküldüğü gibi. İlginç bir şey var. Belki daha önce Türkiye’de görmediğimiz bir şey var. Türkiye çok hukuksuzluk ve yasadışılık yaşadı ama bugün gördüğümüz manzara ilk kez Türkiye'de böyle bir yasadışılık ve hukuksuzluk gözüküyor. Maalesef polis arkadaşlarımıza verilen zor görevle, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü elinde koca koca balyoz ve demirlerle insanların kapılarını söküyorlar. İnsanların kapılarını dün sabah itibarıyla zorla söküyorlar. Gezdiğimiz esnaf arkadaşlar diyorlar ki Bitlis’in işgale uğradığı ikinci tarih. Bitlis’in kara günü 16 Ağustos 2021'dir. İlk önce burayı Ruslar işgal etmişti. Rusların yapmadığı kötülüğü maalesef oy vererek seçtiğimiz hükümetin görevlendirmiş olduğu insanlar yapıyor. Bu zulümle ilk kez karşılaşıyoruz. Güvenlik güçlerinin eşliğinde Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü kapıları toplayarak arabalara atarak adeta kaçırıyor. 16 Ağustos itibarıyla dükkanlar yıkılmaya ve kapıları sökülmeye başlanıyor.”

Kapısını sökerek sakladığını söyleyen market işleten bir esnaf da Ağbaba’ya dert yandı. CHP’li Ağbaba ile esnaf arasında şu diyaloglar yaşandı:

ESNAF: 200 milyon hava parası verdim. Bana demediler ki çık. Sadece gelip kapımı söküp gittiler. Haziran’ın 29’unda geldiler. Bana ne bir tebligat ne bir bilgi. Bana ‘ayın 1’nde çıkman gerekir’ dediler. Durdurma kararıyla durmuştu. İki gün önce geldiler. Aceleyle, polisle, tankla, topla… Biber gazı sıktılar. Mermi sıktılar. TEDAŞ (VEDAŞ’ı kastediyor) geldi elektriği kesti. Benim elektrik borcum yok. Bir haftadır, valiyle, belediye başkanıyla biz karşı karşıyayız. Polis karşımıza dikilmiş.

VELİ AĞBABA: Size mermiyle mi saldırdılar?

ESNAF: Plastik mermi sıktılar.

VELİ AĞBABA: Türkiye’de hukuk askıya alınmış. ‘TEDAŞ (VEDAŞ) borcum yok elektriğimi kesiyor. Kapımı söküyorlar’ diyorsun.

ESNAF: Herkesin kapısını söküp götürüyorlardı. Ben kapımı aldım arkaya sakladım. Vallahi de billahi de sakladım.

VELİ AĞBABA: Ne yapacaksın peki bu eşyaları?

ESNAF: Bu eşyaları sığınaklara koyacağım. Siz söyleyin, ne yapacağım. Ben şu an da ölümümü istiyorum. Hiçbir medya bunu göstermiyor. Devlet bana bir alternatif sunsaydı amenna. Ben de devletin yanındayım.

VELİ AĞBABA: Türkiye çete tarafından yönetiliyor, çete.

Yaşadıkları duruma tepki gösteren diğer esnaf da derdini CHP heyetine anlattı.

Dükkanının elektriğinin kesilerek kapısının söküldüğünü söyleyen bir vatandaş, “Benim 50 milyar borcum var. Bana boşalt diyorlar. Ben bu malzemeyi nereye götüreyim. 5 tane eleman burada çalışıyor. Beş eleman da şu an boşta. Evine barkına ekmek gönderen insanlar” dedi.

"BURAYI YIKAN VAHİT KİLER'İN, BABASI BURADA HAMALLIK YAPIYORDU, BUNU UNUTMASIN"

150 yıldan beri işletin bir değirmenin sahibi de "Burayı yıkan adamın babası, burada hamallık yapıyordu. Bunu unutmasın ki ekmeği buradandı. Vahit Kiler (AKP Bitlis Milletvekili). Babası bir lira için 25 kuruş için burada hamallık yapıyordu. Bunu unutmasın" diyerek 18 köyün buğday ve arpasınıöğüttüğü yerin kapatıldığını söyledi.

Bir diğer esnaf ise, “Beni mağdur ediyor. Diğer yandan copu kafama indiriyor. Diyor ki ‘bu terör yandaşıdır’. Ya ben Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşıyım” dedi.

Bir başka esnaf iki defa kalp krizi geçirdiğini söyleyerek, “Çoluk çocuğumun rızkını bir gecede talan ettiler” dedi.

“MİLLET İTTİFAKI OLARAK İKTİDAR OLDUĞUMUZDA BURADAKİ ESNAFA SÖZÜM SÖZ”

İnceleme sonunda Ağbaba şunları söyledi:

"Burada 10 bin kişinin mağdur edildiği söyleniyor. Herhalde bu işlem bitince burada yaşayan insan kalmayacak ve diğer illerde yevmiye ile çalışacak. Adeta insanlar buradan mülteciler gibi göçmenler gibi diğer illere gidecekler sürgün edilecekler.

Yapılacak ilk seçimlerde inşallah Millet İttifakı olarak iktidar olduğumuzda buradaki esnafa sözüm söz bunların haklarını iade etmek boynumuzun borcu olsun. Bu işi takip edeceğiz. Bu işi Türkiye’nin gündemine bir kez daha taşıyacağız. Hukuk askıya alınmış yapacağımız şey derdinizi paylaşmak önünüze siper olmak, hukuk askıya alınmış siyasetin de hukukunda yapacağı bir şey yok. Ama sizin yapacağınız çok şey var. İlk seçimde bunlara gerekenin yapılacağından kuşku duymuyoruz. Bu zulüm onların yanına kar bırakılmayacak.”