CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’nin 2022 yılı bütçesi üzerindeki görüşmelerde; “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi diye adlandırılan yerin inşaatında Sayıştay’ın bulduğu usulsüzlükler var. Sayıştay’ın başkanına soruyorum, siz bunu yazmışsınız, Meclis’in bunu yargıya taşıması gerekmez mi? Göz önünde devletin, milletin parası müteahhitlere peşkeş çekilmiş. Meclis’e bağlı çalışan Sayıştay, 3 TL’lik işin 44 TL’ye yapıldığını tespit etmiş, bizim Meclis olarak bunu seyredeceksek bu doğru değil, Sayıştay’ı kapatın gitsin" dedi.

Meclis’in ve Kamu Başdenetçiliği’nin 2022 yılı bütçe teklifi üzerindeki görüşmeler, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sürüyor.

Komisyonda söz alan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, kamu başdenetçiliğinin atıl kaldığını vurgularken “Ben çözdüğü bir düğüm görmedim” dedi.

Altay, TBMM’nin birinci görevinin yasa yapmak, ikinci görevinin bütçe yapmak ve bütçenin sıhhatini denetlemek olduğunu söyledi.

Altay, “İşte bu denetimi de Sayıştay marifetiyle yapar. Ama ben konusu suç olan bu hususlarda Sayıştay’dan yargıya taşınmış ve raporlarındaki bir sürü kendi buldukları, saklayamadıkları olumsuzlukları yargıya taşınmış bir örnek de çok göremiyorum. TBMM, kuvvetler ayrılığı konuşulurken şöyle başlarız; yürütme, yargı, yasama demeyiz. Yasama, yürütme, yargı deriz. Dolasıyla buranın üstünde bir güç yoktur, Cumhurbaşkanı da dahil” dedi.

“BUNU SEYREDECEKSEK SAYIŞTAY’I KAPATIN GİTSİN”

Altay, 27 Ekim 2014 tarihinde dönemin Başbakanı’na, Sayıştay raporlarına dayanarak soru sorduğunu anımsattı ve şunları söyledi:

“O günkü adı Başbakanlık Hizmet Binası olan, şimdi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi diye adlandırılan yerin inşaatında, Sayıştay’ın bulduğu usulsüzlükler var.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, resmi birim fiyatı 3 TL 10 kuruş, TL/metreküp olan bir iş 37 TL 19 kuruşa yaptırılmış. 3 TL nerede, 37 TL nerede…

Bir tane daha örnek söyleyeyim, resmi birim fiyatı 4 TL 55 kuruş olan; metreküpü 44 TL’ye yaptırılmış. Şimdi Sayıştay’ın başkanına soruyorum, siz bunu yazmışsınız, Meclis’in bunu yargıya taşıması gerekmez mi? Göz önünde devletin, milletin parası müteahhitlere peşkeş çekilmiş. Enteresandır, bu müteahhit ta 2014’te, şimdi ‘beşli çete’ diye adlandırdığımız müteahhit gruplarından birisi.

Bu doğru değil başkan. Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı (Cevdet Yılmaz) sıfatıyla bakanlık yapmış, devleti bilen birisi olarak orada oturuyorsunuz, şimdi bunları kabul etmek ve sindirmek insani değil. Meclis’e bağlı çalışan Sayıştay, 3 TL’lik işi 44 TL’ye yapıldığını tespit etmiş, bizim Meclis olarak bunu seyredeceksek bu doğru değil, Sayıştay’ı kapatın gitsin.”

“7 TL 90 KURUŞLUK İŞİ 2000 TL ÖDEYEN GENEL MÜDÜRÜN YAKASINDA TUTAMIYORSAN ORADA NİYE OTURUYORUZ”

Sayıştay raporundan örnek veren CHP’li Altay, “Karayolları Genel Müdürlüğü, 7 TL 92 kuruş birim fiyatı olan boruyu müteahhitten 2300 TL’ye almış. Allah’tan korkun ya. Kuldan, milletten utanmıyorsunuz, Allah’tan korkun. Burada AK Partili milletvekillerini, hepsini görüyorum. Hepsi benim gibi maaşına talim eden insanlar. 7 TL 90 kuruşluk işi 2000 TL ödeyen genel müdürün yakasında tutamıyorsan orada niye oturuyoruz kardeşim. Yazık, günah değil mi? Bunun mahkemeye gitmesi gerekiyor mu, gerekmiyor mu?” dedi.

“BU KADAR LÜKSÜ, FANTEZİSİ OLAN DEVLETİN BOMBALANAN MECLİS’İNİ DE DEVLET YAPIVERSİN”

CHP’li Altay, 15 Temmuz darbe girişiminde TBMM’nin bombalandığını anımsatırken, “Milletin Meclis’ini millet yapacak. Bu ne ya… Milletin Meclis’ini millet tabii yapar, benim sabah geldiğim Meclis’i (Birinci TBMM Binası) yaptı ama bu kadar lüksü, fantezisi olan devletin bombalanan Meclis’ini de devlet yapıversin. Bu da doğru bir yaklaşım değil” diye konuştu.

“BU MEVCUT VEKİL DEĞİLMİŞ, GERİSİ BENİM İŞİM DEĞİL DİYEMEZ”

“Mayfadan aylık 10 bin dolar alan siyasetçi” tartışmalarına ilişkin TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un “Ben sordum, mevcut milletvekili değilmiş” dememesi gerektiğini söyleyen Altay, şunları söyledi:

“Yeterli mi? Değil, milletvekilinin eskisi, yenisi olmaz. Milletvekili, milletvekilidir. Bunun ortaya çıkarılması hem mevcut hem eski milletvekillerini töhmet altından çıkması, kurtulması Meclis Başkanı’nın temel sorumluluğudur. Ama maalesef bunu da göremiyoruz. Üzülüyoruz. Başkan, İçişleri Bakanı (Süleyman Soylu) ile görüşme yaptı, bu mevcut vekil değilmiş, gerisi benim işim değil diyemez. Başkan, siyaset yapıyoruz, hepimizin şanını, şerefini, hakkını, hukukunu korumak sizin göreviniz ve bu görevi yaparken kesinlikle bağımsız, özgür olabilmelisiniz. Özgür değilsiniz dersem doğru olmaz. Ama şunu söylemeyi kendime hak görüyorum, yürütme organı, TBMM Başkanı’na tavsiye ve telkinde bulunamaz, bulunmamalı. TBMM Başkanı, sıcak siyasi tartışmalardan uzak durmalı.”

“VERDİĞİMİZ HER 4 SORU ÖNERGESİNDEN BİRİNE CEVAP VERİLMEMİŞ”

CHP olarak 27’nci yasama yılında 1709 adet kanun teklifi verdiklerini hatırlatan CHP’li Altay, şunları söyledi:

“Be hey komisyon başkanı, Allah’tan korkun, ben size kabul edin demem, ama Başkanım, 1709 kanun teklifinden bir tanesi bile mi komisyonda görüşülmez ya. Şimdi gel de buna isyan etme. Ben Refah Partisi’nin 1999 öncesinde o yıllardaki muhalefetini biliyorum. Siz buldunuz bunuyorsunuz. Son yasama yılında bu konularda daha yüksek refleks göstermek zorundayız. 1709 bir tanesini görüşmez mi ya. 20 küsur komisyon var. Görüşür elbet kardeşim, çoğunluğun var, reddet gitsin tamam ama olmaz. Soru önergelerine cevap konusunda bir büyük zafiyet var. 7843 soru önergesi… Verdiğimiz her 4 soru önergesinden birine cevap verilmemiş. Bu sizin kusurunuz değil. Bunu 2014’te sordum, buna da cevap verilmedi. Geçti, gitti. Meclis Başkanı yürütmeye diyecek ki gel bakayım kardeşim, bir dakika ya ne yapıyorsun sen diyebilecek. Demelisiniz.”