CHP Genel Başkan Yardımcısı ve TBMM Plan Bütçe Komisyonu üyesi Bülent Kuşoğlu, mevzuata göre 9 kurumun yılda en az bir kez komisyona bilgi vermesi gerektiğini, ancak 7. aya gelinmesine rağmen hiçbir bilgi verilmediğine dikkat çekti. Kuşoğlu, “Demokrasinin ve millet iradesinin gücü, etkinliği ve önemi azalıyor. Bir devlet, millet için bundan daha kötü ne olabilir? Bu durum muhakkak yolsuzluklara ve sorunlara yol açıyor” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi de olan CHP İdari ve mali İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, TBMM'de basın toplantısı yaptı. Kamu kurum ve kuruluşlarının, Plan ve Bütçe Komisyonu’na bilgi vermediğine dikkat çeken Kuşoğlu, şunları söyledi:

“TBMM SARAYIN GÖLGESİNDE: TBMM millet iradesinin, yasama gücünün tecelli ettiği yerdir. TBMM’nin görevleri, yetkileri, sorumlulukları başta Anayasa olmak üzere kanunlarla belirlenmiştir. Bir de yazılı mevzuat dışında, geleneklerle belirlenmiştir. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçtikten sonra önemli aksamalar, sıkıntılar var. Bu TBMM'nin görevleri, ödevleri ile ilgili mevzuata ve geleneklere uyulmamakta. TBMM sanki sarayın, yürütme erkinin gölgesinde çalışan, onun emrinde olan bir kurum haline getirilmiştir. Bu üzüntü verici bir durumdur.

MERKEZ BANKASI KOMİSYONA BİLGİ VERMELİ: Mesela, 1211 Sayılı Merkez Bankası Kanunu’na göre yılda iki kez Plan ve Bütçe Komisyonu’na yapılması gereken bilgilendirme 7’inci aya geldik henüz yapılmadı. Daha önce de bu aksatılmıştı, bizim ısrarımızla ancak yapılıyordu, o da yılda bir kere yapıldı. Bunlar kanunlarda yer alan emredici hükümler. Muhakkak yapılmalı.

9 KURUM BİLGİ VERMELİ: TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na düzenli bilgi vermesi gereken kurumlar ve o mevzuatı bilgilerinize sunmak istiyorum. 9 Kurum, 9 ilgili mevzuat var. 

- 6081 sayılı Sayıştay Kanunu madde 84’e göre, Sayıştay Başkanlığı’nın sunum yapması lazım.

- 6015 sayılı Devlet Desteklerinin İzlenmesi ve Denetlenmesi Hakkında Kanun’un 13. maddesine göre ilgili bakanın bilgilendirme yapması lazım.

- 1211 sayılı Merkez Bankası Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca Merkez Bankası Başkanlığı’nın bilgilendirme yapması lazım.

- 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun 129. maddesi uyarınca SPK’nın bilgilendirme yapması lazım.

- 6305 sayılı Afet Sigortaları Kanunu’nun 3. Maddesi gereğince Afet Sigortaları Kurumu ya da Hazine’nin bilgilendirme yapması lazım.

- 5014 Sayılı Bankacılık Kanunu’nun 124. Maddesi gereğince Fon yönetiminin bilgilendirme yapması lazım.

- 6741 Türkiye Varlık Fonu Kanunu’nun 6’ıncı maddesi ile fon yönetiminin yılda bir kez bilgilendirme yapması lazım.

- 47 sayılı Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumunun Görevleri hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 17. Maddesi uyarınca Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun bilgilendirme yapması lazım.

- 4 sayılı Bakanlıklara Bağlı, İlgili Kuruluşlar İle Diğer Kurum Ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında CBK madde madde 430/3 uyarınca da SGK Başkanlığı’nın bilgilendirme yapması lazım.

SGK HİÇ BİLGİLENDİRME YAPMADI: Bu kuruluşların hiçbirisi bu sene içerisinde Plan ve Bütçe Komisyonu’na henüz bilgilendirme yapmamışlardır. Bunların bazıları yılda iki kez bilgilendirme yapmaları lazım. Her toplantıda söylüyorum. SGK henüz hiç bilgilendirme yapmamıştır. Tarihinde yok. Halbuki SGK, hazineden bu yıl 300 milyar TL alacak, Türkiye bütçesinin en önemli açık sebebidir. Muhakkak incelenmesi ve araştırılması gereken faaliyetleri vardır. Sadece bu yıl değil önceki yıllarda da tek bir bilgilendirme yapmadı.

ÇÜRÜMÜŞLÜK SÖZ KONUSU: Ayrıca TBMM’nin, Plan ve Bütçe Komisyonu’nun talep etmesi halinde TÜİK gibi çok önemli kurumların, kuruluşların da bilgilendirme yapması lazım. Yıllardır talep ettiğimiz halde yine TÜİK de bilgilendirme yapmamaktadır. Bu bilgilendirmeler neden aksıyor? İdarede bir çürümüşlük söz konusu, bu çürümüşlüğün bilinmemesi için kamuoyunun ve TBMM’nin millet iradesinin bilgilendirilmesinden kaçınılması amacıyla yapılmıyor. Başka bir sebebi olabilir mi?

TBMM'NİN ÖNEMİ AZALIYOR: Bütün bunların sonucu ne olabilir? TBMM’nin, yani yasama erkinin, gücü, etkinliği ve önemi azalıyor. Demokrasinin ve millet iradesinin gücü, etkinliği ve önemi azalıyor. Demokrasimizin önemi azalıyor. Devlet mekanizmasıçalışmıyor, devlet yönetilemiyor. Denetim görevi TBMM tarafından yapılamayınca devlet mekanizmasındaki çürümüşlükten haberimiz olmuyor. Kendileri bile farkında olmuyorlar, aksama söz konusu oluyor. Çürümüşlüğün en önemli sebeplerinden biri de budur.

DAHA KÖTÜ NE OLABİLİR: Bir devlet, millet için bundan daha kötü ne olabilir? Bunun suçlusu TBMM yönetimi midir? Bunun suçlusu bu ilgili kamu kuruluşları mıdır? Yoksa Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi midir? Buna da sizler karar verin. Bu durum muhakkak yolsuzluklara ve sorunlara yol açıyor. Net olarak ifade etmem tabii ki mümkün değil bu denetim görevi yerine getirildiğinde onunla ilgili somut bilgiler verebilirim ancak somut bir örnek vermeden de rahatlıkla söyleyebilirim. Şu ana kadar yolsuzluğa sebebiyet vermediyse de bundan sonra verecektir.”