CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, TBMM Genel Kurulu’nda; Musa Orhan’ın öldürdüğü İpek Er’in sözlerini okudu ve “Mahkeme, bu ülkenin kadınlarının yargı tarafından umursanmadığını gösterdi. Musa Orhan’a, ‘geleceği üzerinde olumsuz etkileri olacağı’ düşüncesiyle iyi hal indirimi yapıldı ve tutuksuz bırakıldı. Yargı, hayatı sona eren İpek Er için değil, tecavüzcünün geleceği için endişe duydu” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda, bugün; Sağlık Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile bağlı olan kurumların kesip hesabı ve bütçeleri ele alındı. Gruplar adına İYİ Parti, MHP, HDP’nin ardından CHP söz aldı.

BULUT: CUMHURBAŞKANI’NA SORMADAN BİR ŞEY DİYEMİYORSUNUZ YA SORUN, ATAMA NE ZAMAN YAPILACAK?

CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, ilaç sorunu ile sağlıkçıların atama sorunlarını gündeme getirdi. Bulut, şunları söyledi:

“İlaç kıtlığı yaşıyor ülkemiz. Euro iki katına çıktı. Özellikle mamul ilaçların tümümün ithal edilmesi veya yerli ilaçların hammaddesinin ithal olmasından dolayı sıkıntı yaşanıyor. Bu sorunu çözmek için Sağlık Bakanlığı var; kanalları bir araya getirip uğraş vermesi. Sağlık Bakanı çözümü şöyle buluyor. ‘Sorun bende değil sizde.’ Bu RTE taktiği. Suçu karşıya at, kamuoyunda da suçla… Sağlıkçılar atama sorunu yaşanıyor. Sordukları soru şu, ’sürekli 40 bin atama yapılacağını ifade ediyorsunuz, bu atama kılavuzu ne zaman yayınlanacak?’ Cumhurbaşkanı’na sormadan bir şey diyemiyorsunuz ya, bir Cumhurbaşkanı’na sorun, atama ne zaman yapılacak?”

EMİR: SANAL KUYRUKLAR OLUŞTU

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, MHRS sistemini, test kiti ihalelerini ve açıklanan vaka ölüm rakamlarını eleştirdi. Emir, şöyle konuştu:

“Maalesef sağlık hizmetleri ülkemizde kritik bir eşiğe gelmiş durumda. Vatandaşlarımız; randevu alamıyorlar, ameliyat sırası alamıyorlar. Ben sabah randevu almak istedim ama randevu yok. ‘Nerede muayene olabilirim’ dedim. Nallıhan ve Beypazarı dedi. İşte havalı MHRS bu. Milyonlar randevu alamıyorlar. ‘Kuyrukları bitirdik’ diyorsunuz ya sanal kuyruklar oluştu… Ağustos ayında ‘test kiti alalım’ dediniz. Sonra son gün ihale iptal edildi. Sonra yeni ihale. O da son gün iptal edildi. Sonunda üçüncü ihalede almayı başardılar. Alınan test kitleri mutasyona kör. Sağlık Bakanı ‘biz de o mikrop yok’ diyor. Kimse inanmıyor. Çünkü taramıyorsunuz ki. Ölüm sayılarını da manipüle ettiğinizi herkes biliyor. Sayıların 150 bin üzerinde olması gerektiği apaçık karşımıza çıkıyor.”

ŞAHİN: ŞEHİR HASTANELERİ SOYGUN SİSTEMİDİR

CHP Balıkesir Milletvekili Fikret Şahin, Sayıştay raporlarındaki tespitleri aktardı. Şahin, “Kamunun zarar ettiğini tespit ediyor. Sayın Bakan ‘kamuda zarar yok’ dese de raporlar doğrulamıyor. Şehir hastaneleri soygun sistemidir, AKP-yandaş iş birliği projeleridir; Türkiye’nin egemenlik haklarını ihlal etmektedir” dedi.

YILMAZKAYA: BAKANLIĞI ŞİRKET CEO’SU OLARAK DEĞİL HEKİM OLARAK YÖNETSENİZ SORUNLARIN HEPSİ BİTECEKTİR

CHP Gaziantep Milletvekili Bayram Yılmazkaya, sağlıkçıların özlük haklarıyla ilgili şunları söyledi:

 “Sağlıkçıların sorunlarını Sağlık Bakanlığı dahil kimse görmüyor. Sayın Bakan, bütçe sunumunda da ‘sağlık çalışanlarının şartlarını iyileştirmek için elimizden geleni yapıyoruz.’ ‘Elinizi tutan mı var’ demiştim. Gördük ki açıklama yaptığınız esnada bile ‘ne oluyor burada’ diye elinizi tutanın Cumhurbaşkanı olduğunu gördük. Günahınızı almışız… Sizler ne sağlıkçıların ne doktorların ne hemşirenin ne vatandaşın hakkını savunuyorsunuz. Sağlık Bakanlığı’nı şirket ceosu olarak değil hekim olarak yönetseniz bu sorunların hepsi bitecektir diye düşünüyorum.

ŞEKER: HER GÜN 4 HEKİM YURT DIŞINA GİTMEK İÇİN BAŞVURU YAPIYOR

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, “Daha fazla hekimimizi, sağlık çalışanlarımızı ve vatandaşımızı kaybetmemek için sürdürülebilir sağlık sistemi ve bütçeye ihtiyaç var. Sağlık Bakanlığı bütçesine baktığımızda, koruyucu halk sağlığına bütçe kalmamıştır. Bizim bu bütçeyle önümüzdeki süreci yönetmemiz mümkün değil. Sağlık çalışanlarımız tükenme eşiğini geçmiş durumda. Her gün 4 hekim yurt dışına gitmek için başvuru yapıyor. Böyle bir durumda sağlığımızı korumak için ne yapacağız” dedi.

ZEYBEK: BU DÖNEMDE TEK ARTMAYAN SADECE ÇALIŞAN İŞÇİLERİN ÜCRETLERİ

CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, “Orta Vadeli Planı her bakan ayrı açıkladı. Son bir aydaki TL’deki değer kaybı yüzde yüzde 41’e ulaştı. TL’nin değeri kalmadı. İnşaat maliyetleri 3 lira olan inşaat demiri fiyatı 12 TL’ye çıktı. Bu dönemde artmayan nedir? Sadece inşaatta çalışan işçilerin ücretleri” sözleri ile eleştirdi.

BAKAN: BİNDE 1 BÜTÇE İLE Mİ YEŞİL KALKINMA DEVRİMİ YAPACAKSINIZ?

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, iklim krizi ile ilgili mücadele edilmediğini şöyle anlattı:

“Sayın Bakan, Bakan olduktan sonra 2018’de, 2019’da, 2020’de konuştuk. Ne değişti? Hiçbir şey değişmedi. İklim politikaları dünyanın geleceği belirleyecek. Geçen sene genel bütçenin binde 27'siydi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bütçesi, şu anda binde 28 oldu arkadaşlar. Hani, öyle koca koca laflar ediyorsunuz ya ‘Yeşil Kalkınma Devrimi’ diye. Binde 1'le mi Yeşil Kalkınma Devrimi yapacaksınız, binde 1'le mi? Avrupa Birliğinin önümüzdeki altı yıllık, 2021-2027 sürecinde bütçesi 1,8 trilyon avro, bunun yüzde 30'unu iklim politikalarına ayırıyor. Bizde binde 28, Avrupa Birliğinde yüzde 30 değerli arkadaşlar. Bu bile tek başına sizin iklim krizi diye bir derdiniz olmadığını ortaya koyuyor.”

BALTACI: BAKANLIĞINIZDA UYUŞTURUCU SATICILARINDAN HABERİNİZ YOK

CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, “Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı uyuşturucu ile farkındalık eğitimi veriyormuş. Senin daha kendi bakanlığında uyuşturucu satıcılarından haberiniz yok. Sen kime farkındalık öğretiyorsun? Kadın cinayetleri her gün artarken senin bakanın ‘tolere edilebilir seviyede’ demiş. Bu seviyeyi kim belirliyor” dedi.

GÜNDOĞDU: BU BÜTÇE MÜFLİS TÜCCAR BÜTÇESİ

CHP Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu, “Görüşmekte olduğumuz tam bir AKP bütçesidir. Bu müflis tüccar bütçesi. ‘Bu bütçe ile sorunlarım çözülecek’ diyen bir işçi gösterebilir misiniz? Gösteremezsiniz, çünkü yok. Esnaf var mı? esnaf da yok.  İklim krizi ile mücadele eden bütçe mi? Hayır. Bu bütçeden ‘refah bulacağım’ diyen bir Allah’ın kulu yok. Ekonominin kitabını yazmış. Doğru. Gitmiş yazmış bir şeyler. Ne yazmış? ‘Türk lirası nasıl değer kaybedilir’” diye eleştirdi.

ŞAROĞLU: TUNCELİ, AKP’NİN YIKIM POLİTİKALARININ TEMELİNE OTURTULMUŞTUR

CHP Tunceli Milletvekili Polat Şaroğlu, çevre politikalarının ranta dayalı şekillendiğini söyledi. Şaroğlu, tarım ve ormanlık alanlarının, çiftçi sayılarının azaldığını aktararak, “Sınır tanımaz şekilde sermaye açılan dağlar, denizler, tarım alanları talan edilmiştir. Uluslararası doğayı koruma birliği tarafından hazırlanan kırmızı listede Türkiye’den canlılar yer almaktadır. Tunceli, AKP’nin yıkım politikalarının temeline oturtulmuştur. Daha geçtiğimiz haftalarda Ovacık’ta tepkiler üzerine yıkım makineleri geri çekilmiştir” dedi.

İLHAN: ÇOCUK İŞÇİ VE İSTİSMAR ORTADAYKEN NASIL BİR AİLE YAPISINDAN SÖZ EDECEKSİNİZ

CHP Kırşehir Milletvekili Metin İlhan, “İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmış olmanın ahlaki, medeni, vicdani hiçbir boyutu yoktur, olamaz da. 19 yıllık AKP iktidarı sürecinde kadına şiddet ve erken evliliklerde azalmaması, bu sorunun bu kafayla aşmanın mümkün olmadığını göstermektedir. Türk aile yapısının öneminden söz edilmektedir. 2 milyona yakın çocuk işçi mevcutken, çocuk istismarı ortadayken, engelli çocuklarımızın mevcut sorunları sürerken nasıl bir aile yapısından söz edeceksiniz” diye sordu.

KASAP: 20 MİLYON HANE YOKSULLUK SINIRI ALTINDA

CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, “Bu bütçenin içinde ayırdığınız pay çok düşük. 6 milyon 300 haneye yardım var, 20 milyon hane yoksulluk sınırının altında. Bugün ne kadar bilmiyorum, 20 dolar engellilere aylık bağlıyorsunuz. Buradan tarihe not düşmek istiyorum. Geliyor gelmekte olan. Engellilerin bütün tedavilerini ücretsiz yapacağız. ÖTV’lerini kaldıracağız. Atamalarını yapacağız. Yönetim süreçlerine katılmalarını sağlayacağız” dedi.

YÜCEER: YARGI İPEK ER İÇİN DEĞİL TECAVÜZCÜ İÇİN ENDİŞE DUYDU

CHP Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ise şunları söyledi:

“Bu bütçe pandemi koşullarında yapılan ikinci bütçe. Salgının sonuçları nedeniyle beklerdik ki kadınların, çocukların, engellilerin, emeklilerin, yaşlıların kamu çalışanlarının derdi, sizin derdiniz olsun. Ama derdiniz, sizin iktidarınız. Derdiniz beslemeye doyuramadığınız yanlış müteahhitleriniz. Hala şatafat içinde yaşamaya devam ediyorsunuz. Cinsiyete duyarsız bir bütçe. Adaletsiz bir bütçe. Kadınlara, çocuklara, dezavantajlı kesimlere söylenen çok açık. ‘Sizi umursamıyoruz, başınızın çaresine bakın’ deniyor” dedi.

Musa Orhan’ın öldürdüğü İpek Er’in sözlerini okuyan Yüceer, şunları söyledi:

“İpek Er, ölmeden önce yazdığı mektupta şöyle diyordu: ‘Musa Orhan tarafından tecavüze uğradım. Saçımdan çekti, yerde sürüdü. Bana dedi ki, ‘Kimse sana inanmaz. Bana bir şey olmaz. Sen sahipsizsin’ dedi.’ 3 Aralık günü mahkeme, tecavüzcüyü haklı çıkardı. Bu ülkenin kadınlarının yargı tarafından umursanmadığını gösterdi. Ve Orhan’a geleceği üzerinde olumsuz etkileri olacağı düşüncesiyle, indirim yapıldı, iyi hal indirimi yapıldı ve tutuksuz bırakıldı. Yani yargı, hayatı sona eren İpek Er için değil, tecavüzcünün geleceği için endişe duydu.”