CHP'Lİ ZEYBEK: "TURİZM SEKTÖRÜNÜN ÜZERİNE ADETA CEBERUT GİBİÇÖKTÜLER"
CHP İstanbul Milletvekili Gökhan Zeybek, son 6 yıldır sıkıntıda olan turizm sektörünün büyük bir kaos içinde olduğunu söyledi. Satın alma gücünün zayıflamasının...
Haber: EDDA SÖNMEZ - Kamera: ADEM KARABAYIR
CHP İstanbul Milletvekili Gökhan Zeybek, son 6 yıldır sıkıntıda olan turizm sektörünün büyük bir kaos içinde olduğunu söyledi. Satın alma gücünün zayıflamasının doğrudan turizm yatırımcısını etkilediğini belirten Zeybek, devletin ve Turizm Bakanlığı'nın vergi ve cezalarla adeta turizm sektörünün üzerine ceberut gibi çöktüğünü öne sürdü. CHP olarak birçok maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne götürdükleri son Turizm Teşvik Yasası'nın ise adeta turizm sektörünü öldürme yasası olduğunu iddia etti.
CHP İstanbul Turizm Komisyonu, Tarihi Yarımada'da turizm esnafının şikayetlerini ve taleplerini belirlemek üzere saha çalışması yaptı. Çalışmaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuşİlgezdi, İstanbul milletvekilleri Gökhan Zeybek, İbrahim Özden Kaboğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İstanbul Turizm Komisyon Başkanı Gülsüm Hale Özcömert Coşkun, İl Başkan Yardımcısı Eser Şenay ve Turizm Komisyon üyeleri ile partililer katıldı.
“KEŞKE ESNAFIN MUTLULUĞUNU DİNLESEYDİK”
Tarihi Yarımada'daki saha çalışmasının ardından bir de forum düzenlendi. Toplantıöncesi ANKA Haber Ajansı’na konuşan CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu, “Biz İstanbul’da CHP il örgüt olarak sektör odaklı saha çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bugün de İstanbul Turizm Komisyonu’muzun bir organizasyonu ile Tarihi Yarımada’da hem Tarihi Yarımada’yı gezdik hem de turizm sektör temsilcileri ile sohbet ettik. Esnafın derdini dinledik. Keşke esnafın mutluluğunu dinleseydik" dedi.
Diğer bütün sektörlerde olduğu gibi turizm sektöründeki esnafın da dertli olduğunu belirten Kaftancıoğlu, şunları söyledi:
"Biz bugün sahada Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun selamları ile turizm sektörünün sorunları ve bunları CHP iktidarında nasıl çözüme ulaştıracağımızı esnafla paylaştık. Ve esnaf artık şunun çok net farkında, evet kendi ekonomisine, cebine veya geleceğine dair kaygı duyan her kimse, siyasetçi olarak o siyasi anlayışa artık mutluluk verici bir şekilde yüzünü döndüğünü gördük. Şimdi de buradaki esnafımızla bir forum yaparak sorunlarını bir kez de bu bölgedeki turizm sektörü temsilcilerinden dinleyeceğiz diyebilirim."
"SATIN ALMA GÜCÜNÜN AZALMASI DOĞRUDAN TURİZM YATIRIMCISINI ETKİLEDİ"
CHP İstanbul Milletvekili Gökhan Zeybek, "2018 yılını baz alacak olursak hatta belki de 15 Temmuz sonrası Türkiye turizmi gerçekten çok sıkıntılı bir 6 yıl yaşıyor" dedikten sonra şunları söyledi:
"15 Temmuz sonrasında bir sıkıntı yaşadık. Arkasından Rusya ile yaşanan uçak krizi ikinci bir problemi getirdi. Pandemi sonrasında yaşanan yoğun ekonomik kriz, iç tüketim taleplerinin kısılması, gıda fiyatlarına, ulaşım, akaryakıt fiyatlarına gelen yoğun zamların arkasından insanların satın alma gücünün her geçen gün daha da azalması doğrudan turizm yatırımcısını etkiledi.
"TÜRKİYE'DE TURİZM CİDDİ BİR KAOS İÇİNDE"
Bir ölçekte turizm yatırımcılığı el değiştirmeye başladı. Küçük işletmelerin daha büyük şirketlere, Türk şirketlerinin yabancılara düşük bedellerle gittiğini görüyoruz. Ülkemiz için bu ciddi bir kayıp. İkincisi; turizm sektöründe kimi zaman milyonun üzerinde insanın doğrudan ya da dolaylı olarak çalıştığını görüyoruz. Emekçilerin turizm sektöründe 6 ay, 8 ay çalışan emekçilerin hem sosyal güvenlik sisteminin dışına itilmesi hem bu kapanma sürecinde yaşadıkları yoğun mağduriyetler, bildikleri ve alıştıkları işi yapamamaları yüzünden başta aileleri ve bakmakla yükümlü olduklarıçocukları ve diğer insanları düşündüğümüz zaman Türkiye'de turizm ciddi bir kaos içinde.
“TURİZM YATIRIMCISININ ÜZERİNE ADETA BİR CEBERUT GİBİÇÖKTÜ”
Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de Turizm Bakanlığı, 2019 ve 2020 yıllarında da TBMM'ye değişik yasa teklifleri getirdi. Bunlardan bir tanesi Turizm Ajansı Tanıtım Vergisi. Arkasından Konaklama Vergisi, yüksek miktardaki cezalar. Yani zaten yatırımcı bankaya olan faiz borcunu ödeyemiyor, işçisine olan ücret borçlarınıödeyemiyor, kiralarınıödeyemiyor, turizm işletmeleri bu sıkıntıda, işçilerimiz emeklilerimiz, işini kaybetmiş durumda. Ama devlet, Turizm Bakanlığı, "Biz nasıl olur da bütçe açıklarını, bu 5 tane büyük müteahhide vereceğimiz kamu özel iş birliği yatırımlarının bedellerini nereden çıkarırız" diye düşünmüş. Zaten zor durumda olan, batmakla yüz yüze gelmiş olan turizm yatırımcısının üzerine adeta bir ceberut gibi çöktüler. Buna biz TBMM'de karşıçıktık.
“SON YASA, TURİZMİÖLDÜRME YASASIDIR, TURİZMCİ BİTİRME YASASIDIR”
En son haziran ayında biliyorsun Meclis'in kapanmadan önce çıkardığı son yasa (Turizm Teşvik Kanunu'nda değişiklik öngören yasa) turizmi öldürme yasasıdır. Turizmci bitirme yasasıdır. Türk turizmini yabancı turizm kartellerine ve acentelerine teslim etme yasasıdır. Bütün bir yasalarla ilgili de zaten Anayasa Mahkemesi nezdinde gerekli yasal müracaatı yaptık. Hatta daha da ileri bir şey söyleyeyim; iktidarın turizmciye getirmiş olduğu bu yeni yaptırımlar ve cezalarla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne götürdük. Neredeyse bugüne kadar belki de Cumhuriyet tarihinde böyle bir özel yasa için en geniş biçimini neredeyse yasanın tüm maddelerin ve getirdiği hükümlerin Anayasa Mahkemesi'ne götürülmesi ile ilgili bir süreç işlettik. Ama şunu biliyorum; Türkiye'de turizmin geleceği, Türk turizmi açısından bakıldığı zaman aydınlık bir gelecek. CHP olarak biz, Türkiye'de özellikle İstanbul'a gelen turistin 2,4 olan gün konaklama sayısını mutlaka beş yıl içinde 3,5 seviyesine çıkaracağız. Bunun anlamı da gün başına yaklaşık 150, 200 dolarlık İstanbul'a gelecek olan her bir turistin bırakacağı gelir olur."
“ADETA YAĞMALANAN BİR ÜLKE KONUMUNDA”
CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Özden Kaboğlu ise şöyle konuştu:
"Türkiye bilindiği gibi çok zengin bir ülke. Tarihsel, kültürel, doğal varlıkları ile değerleri ile kentsel, kırsal ve kültürel çevresi ile çok zengin bir ülke. Fakat o ölçüde de gözlerin üzerinde olduğu ve adeta yağmalanan bir ülke konumunda. Turizm çok önemli kuşkusuz. Ama Turizm sadece para değildir. Turizm kültürdür, turizm doğadır. Turizm aynı zamanda uluslararası etkileşimdir. Ve turizmi desteklerken ki desteklememiz gerekiyor. Sürdürülebilir turizm kavramına kullanmamız gerekir. Yani sadece bugünü değil 10 yıl sonrasını, 100 yıl sonrasını düşünmemiz gerekir. Bunun içinde sürdürülebilir ülke kavramını aynı zamanda öne çıkarmamız gerekiyor. İşte biz Meclis’te bu yönde mücadele veriyoruz. Yani kırsal, kentsel ve kültürel çevre bütünleşik bakış açısı. Tarihsel, doğal ve kültürel varlıkların birlikte değerlendirilmesi. İşte bu her iki üçlüyü birlikte değerlendirdiğimiz zaman bir Türkiye çevresi, Türkiye ülkesi, dünü, bugünü ve yarını; biz yasama çalışmalarına bu açıdan bakıyoruz. Ve bu ilkelere aykırı olan yasal düzenlemelere hayır diyoruz. Tıpkı geçen temmuz ayında oynadığımız turizmi teşvik kanununda olduğu gibi."
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.