DAVUTOĞLU'NDAN SOYLU İÇİN SAVCILARA ÇAĞRI: "ÇAĞIRACAKSINIZ, SORACAKSINIZ. AÇIK BİR ŞEKİLDE SUÇ TESPİTİİLANIDIR"

DAVUTOĞLU'NDAN SOYLU İÇİN SAVCILARA ÇAĞRI: "ÇAĞIRACAKSINIZ, SORACAKSINIZ. AÇIK BİR ŞEKİLDE SUÇ TESPİTİİLANIDIR"

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “10 bin lira çetelerden maaş alan bir milletvekilinden bahsediliyor. Ve İçişleri Bakanı diyor ki; ‘Ben bu milletvekilini biliyorum, savcılar...

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “10 bin lira çetelerden maaş alan bir milletvekilinden bahsediliyor. Ve İçişleri Bakanı diyor ki; ‘Ben bu milletvekilini biliyorum, savcılar sorarsa söylerim.’ İşte buradan adlarıyla Cumhuriyeti temsil eden Cumhuriyet Savcılarına sesleniyorum; siz 10 bin dolar alan bir milletvekilinin hukukunu değil, Cumhuriyet çocuklarının hukukunu korumak zorundasınız. Madem ki İçişleri Bakanı böyle diyor, çağıracaksınız, soracaksınız. Açık bir şekilde suç tespiti ilanıdır bu" dedi. 

Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, Tekirdağ’da partisinin Çerkezköy ilçe kongresinde konuştu. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Davutoğlu, özetle şunları söyledi:

"AÇIK BİR ŞEKİLDE SUÇ TESPİTİİLANIDIR"

"10 bin lira çetelerden maaş alan bir milletvekilinden bahsediliyor. Ve İçişleri Bakanı diyor ki; ‘Ben bu milletvekilini biliyorum, savcılar sorarsa söylerim.’ İşte buradan adlarıyla Cumhuriyeti temsil eden Cumhuriyet Savcılarına sesleniyorum; siz 10 bin dolar alan bir milletvekilinin hukukunu değil, Cumhuriyet çocuklarının hukukunu korumak zorundasınız. Mademki İçişleri Bakanı böyle diyor, çağıracaksınız, soracaksınız. Açık bir şekilde suç tespiti ilanıdır bu. Bir milletvekili bir çeteden 10 bin dolar maaş almaz. Ve Sedat Peker, ‘10 bin dolar ne ki ben nice 100 binler, milyonlar verdim’ dedi.

"ÇETELERDEN RÜŞVET ALAN MİLLETVEKİLLERİ VARSA MECLİS’TEN ÇIKARACAĞIZ"

Şimdi bir tarafta bakın; bin dolar bile değil, yani 2 bin lirayı, bin 500 lirayı düşünün; 200-250 dolarla hayatını geçirmek durumunda olan onurlu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları emeklisiyle genciyle dükkanını kapatıp siftahsız bir şekilde evine giden ve intihara yönelen onurlu esnafıyla olanlar var; diğer taraftan bu milleti temsil etme makamında olmakla birlikte çetelerden rüşvet alan milletvekilleri varsa bu millete söz veriyoruz; o milletvekillerini o Meclis’ten çıkaracağız ve milletin gerçek temsilcilerini o Meclis’e sokacağız.

"ESKİ BAŞBAKAN BENİM DE HALEFİM, ONUN ADINA DA ÜZÜLÜYORUM"

"Diğer taraftan bir gazeteci 10 milyon Euro aldığı tescil ediliyor. Ses kayıtlarıyla birlikte. Bu 10 milyon Euro’yla kaç çiftçi kaç esnaf desteklenirdi? Bu tabi bilinen rakam acaba bilinmeyenler ne? 4,5 ton kokainden bahsediliyor. Ve ağır bir itham karşısında, eski Başbakan benim de halefim, onun adına da üzülüyorum. Bu iddialar karşısında soğuk kanlı bir basın toplantısı yapıp, her soruya cevap vermek yerine ‘Benim oğlum maske ve test kiti götürdü’ diyor. O sırada Venezuela’da daha korona bile Türkiye kadar görülmüş değil.

"EN BAŞTA CUMHURBAŞKANI OLMAK ÜZERE HER YETKİLİNİN AÇIKLAMA YAPMA ZORUNLUĞU VARDIR"

"İçişleri Bakanı, bir iş adamı aranacak, bir gün sonra tutuklanması muhtemel bir iş adımını, makamında ağırlayıp o gece onun ertesi gün yakalanmadan önce gitmesine aracılık ettiği, onu gönderdiği yani adam kaçırdığı iddiasıyla muhatap oluyor ve susuyor. Ama Allah için bir konuda susmadı. Bana saldırmakta hiç susmuyorlar. Hemen sorulara cevap vermek yerine bana saldırmayı tercih etti. Buradan sesleniyorum; biz bu olaylar başladığı andan itibaren neler yapılması gerektiğini söyledik. Bütün bu olaylar yaşanırken, Sayın Cumhurbaşkanı susuyor. Sayın Cumhurbaşkanıçıkıp daha olayın ilk gününde İçişleri Bakanı’nı ve eski Başbakanı yanına alıp, ‘Benim İçişleri Bakanım ve Başbakanım, Genel Başkanvekilim ben onların arkasındayım’ deyip tek tek maddelerle onları savunmadı. 25 gün sustu, sonra İçişleri Bakanı’nı sahiplendiğini söyledi. Ama hala iddialar konusunda tek bir söz sarf etmedi. Eğer bir sistem bozulmuşsa, eğer bir sistemde her türlü hukuksuzluk, adaletsizlik, yolsuzluk egemen olmuşsa en başta Cumhurbaşkanı olmak üzere; her yetkilinin çıkıp açıklama yapma zorunluğu, millete hesap verme yükümlülüğü vardır.

"CUMHURİYET SAVCILARININ ELİNİ KOLUNU SERBEST BIRAKMALISINIZ"

Cumhurbaşkanı’na çağrıda bulunan Davutoğlu, iddialar karşısında yapılması gerekenleri anlattı:

"Susarak bu dosyaları kapatamazsınız. Susarak suçunun bir kısmını neredeyse kabul etmiş olan İçişleri Bakanı’na 10 bin dolar meselesi gibi ya da diğer çalışma arkadaşlarınıza göğüs geremezsiniz. Yapmanız gereken açıktır. TBMM’nde derhal araştırma ve soruşturma komisyonları kurun ve ucu kime uzanırsa uzansın, o soruşturma komisyonunun görev yapmasına izin verin. Cumhuriyet Savcılarına sesleniyorum; siz talimatla değil, vicdanınızla hareket etmek durumundasınız. Bu iddialar karşısında derhal hukuki işlem başlatmalısınız. Ve iktidardaki Adalet Bakanı da dahil, bütün yetkililere sesleniyorum, Cumhuriyet Savcılarının elini kolunu serbest bırakmalısınız. Ve onlara hâkim teminatı vererek ‘Her türlü konuyu araştırın’ demelisiniz.

Başta İçişleri Bakanı olmak üzere, hakkında iddia olan herkes, aktif görevdeki herkes soruşturmaların selameti açısından derhal istifa etmelidir. Cumhurbaşkanı, yürütmenin başı olarak derhal ucu kime uzanırsa uzansın bir temiz eller operasyonu başlatmalıdır. Mutlaka, geçmiş devlet görevlerinde şaibesiz şekilde görev yapmış yetkin insanlardan oluşan bir inceleme heyeti oluşturulmalı ve bu konuda siyaset, mafya, medya iç dünyası konusunda tam bir kapsamlı bir rapor hazırlanmalıdır. Bu süreç içinde el değiştirmiş bütün mülklerle ilgili, FETÖ Borsası diye ilan edilen bütün mülk değişimleriyle ilgili, gerçekten suç işleyen FETÖ mensubu varsa işte burada söylüyorum; eğer onların mülküne el konulacaksa, o mülkün tamamı hazineye intikal ettirilmelidir. Siyasi Ahlak Yasasıçıkarılmalıdır. İmar Yasasıçıkarılmalı ve imar rantları tümüyle halka verilmeli, hazineye intikal etmelidir.”

DAVUTOĞLU'NDAN MHP LİDERİ BAHÇELİ'YE ÇAĞRI: "GEREĞİNİ YAPIN"

Davutoğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Siyasi ahlak yasası” çağrısını hatırlatarak şöyle konuştu:

"Peki Sayın Bahçeli beş yıldır bu siyasi ahlak yasasıçağrısında bulunan bizleri, neden en ağır hakaretlerle hakarete muhatap kıldınız. Neden o zaman bir koalisyon hükümeti kurma teklifimize ‘Hayır’ dediniz de birlikte temiz siyaset kurmadık da şimdi sizin desteğinizle ve sizin de içinde olduğunuz şekliyle ve arkasında durarak savunduğunuz İçişleri Bakanı’nın da bulunduğu bu ithamlar ve iddialar karşısında hangi yüzle temiz siyaset veya siyasi ahlaktan bahsediyorsunuz? Gereğini yapın."

“BU, ULUSAL EGEMENLİĞİMİZİN AYAKLAR ALTINA ALINDIĞI GÜNDÜR”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesine ve "Hamdolsun" açıklamasına ilişkin, Davutoğlu şunları söyledi:

"Görevde bulunduğum dönemde onlarca Türk-Amerikan zirvesine şahit oldum. Ama bu derece; Türkiye’nin onurunun zedelendiği herhangi bir zirve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiştir. Bir Amerikan Başkanı altı ay Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı telefon için bekletiyor. Her dakika acaba telefon gelir mi diye Cumhurbaşkanı köşesinde büyük bir heyecanla bekliyor. Altı ay sonra 24 Nisan’dan Ermeni Soykırımı iddialarının olduğu tarihten bir gün önce 23 Nisan’da Ulusal Egemenli Bayramı’nda bizi arıyor ve Ulusal Egemenli Bayramı’nda Cumhurbaşkanı’na soykırımı tanıyacağını söylüyor. Bu Ulusal egemenliğimizin ayaklar altına alındığı gündür."

“SİZİN MAKAMINIZ BU MİLLETİN ONURUNU KORUMA MAKAMIDIR”

Buradan Sayın Cumhurbaşkanı’na sesleniyorum; bu milletin onurunu korumak gerektiğinde şahsi veya belli bir kesimin şu veya bu çıkar hesabını asla düşünmeyin. Sizin makamınız bu milletin onurunu koruma makamıdır. Hepimiz büyük bir hicap duyduk."

 

 

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.