ERDOĞAN: "İHRACATIMIZ YÜZDE 32,9 ARTIŞLA 225,4 MİLYAR DOLAR OLDU. HAMDOLSUN BU BİR REKORDUR"

ERDOĞAN: "İHRACATIMIZ YÜZDE 32,9 ARTIŞLA 225,4 MİLYAR DOLAR OLDU. HAMDOLSUN BU BİR REKORDUR"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye, ilk defa krizlerin altında ezilen değil, krizleri yöneten, hatta fırsata çeviren ülke konumuna gelmiştir. İhracatımız,...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye, ilk defa krizlerin altında ezilen değil, krizleri yöneten, hatta fırsata çeviren ülke konumuna gelmiştir. İhracatımız, tarihimizde ilk defa 200 milyar doları aşarak Orta Vadeli Plan'ın da ötesine geçmiştir. 2021 toplam ihracatımız, geçen yıla göre yüzde 32,9 artışla 225,4 milyar dolar oldu. Hamdolsun bu bir rekordur. İhracat yapılan 75 fasıl ürün grubunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat değerine ulaştık'" dedi.

Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Raffles Otel'de bugün düzenlenen toplantısında aralık ayına ilişkin ihracat rakamlarını açıkladı. Erdoğan, şöyle konuştu:

TÜRKİYE EKONOMİDE KABUK DEĞİŞTİRMEKTE ARTIK FARKLI BİR LİGE ÇIKMAKTADIR: “Türk ekonomisi, yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme ilkeleri doğrultusunda gelişimini sürdürüyor. Az sonra açıklayacağımız ihracat rakamları, hedeflerimize bağlılığımızın, doğru yolda emin adımlarla ilerlediğimizin en somut nişaneleridir. Türkiye, ekonomide kabuk değiştirmekte artık farklı bir lige çıkmaktadır. Elde ettiğimiz başarıların büyümemize sağladığı katkılarda ihracatımızın çok ciddi payı vardır. İhracatçılarımız akıncı ruhuyla çalışmış, istihdam oluşturmuş, üretmiş, ürettiklerini dünyanın hemen her ülkesine satma başarısı göstermiştir. Türk ekonomisin Alperenleri olarak gördüğüm tüm ihracatçılarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Tarihi başarımızın gizli kahramanları olan emekçi kardeşlerimizi de kutluyorum.

TÜRK EKONOMİSİNE ASLA KONTAK KAPATTIRMADIK: Maske ve tıbbi malzeme konusunda Avrupa ve dünyanın pek çok yerinde yaşanan sıkıntıları hepimiz hatırlıyoruz. Güçlü sağlık altyapımızın sağladığı avantajları etkin ve verimli şekilde kullanarak salgın sürecini en iyi şekilde yönettik. Türkiye ekonomisinin ayakta kalması, üretimin aralıksız sürmesi, istihdamın sürmesi için toplumumuzun tüm kesimlerine yönelik tedbirleri devreye aldık. Milletin felaketinden siyasi rant devşirme peşinde koşan muhalefetin abuk subuk tekliflerine rağmen Türk ekonomisine asla kontak kapattırmadık. Ülkemizin salgın yönetimine katkıda bulunan en önemli faktörlerden birisi de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Her ne kadar salgın bir sağlık krizi olarak başlasa da ekonomiden turizme, eğitimden beşerî ilişkilerimize kadar hayatın her alanını olumsuz etkiledi. Türkiye ekonomisi 2021 ekim ayı itibarıyla salgın öncesi döneme göre 2 milyon ilave istihdam oluşturmuştur. Türkiye, ilk defa krizlerin altında ezilen değil, krizleri yöneten, hatta krizleri fırsata çeviren bir ülke konumuna gelmiştir.

SON İKİ YILA AİT EKONOMİK VERİLER TÜRKİYE'NİN BAŞARISINI AÇIKÇA İSPAT EDİYOR: Sağlık hizmetlerinin yanı sıra ekonomide kamu güvenliğinde de hamdolsun ciddi hiçbir zafiyetle karşılaşmadık. Son iki yıla ait ekonomik veriler Türkiye'nin başarısını açıkça ispat ediyor. Mesela küresel ticaret, korumacı politikalar, salgının ticaret zincirlerinde yol açtığı kırılmalar nedeniyle çeşitli aksaklıklara maruz kalmıştır. Dünya Ticaret Örgütü'ne göre küresel mal ticareti hacmi itibarıyla bizler burada hiçbir zaman yalnız kalmadık ve muhataplarımızı da yalnız koymadık. Türkiye'nin, salgın döneminde ekonomisini en hızlı toparlayan G20 ülkesi olması bekleniyor. Yılın üçüncü çeyreğinde, büyüme oranında itici gücün mal ve hizmet ihracatı olduğunu görüyoruz. Yüksek oranlı büyümenin yüzde 92'si net mal ve hizmet ihracatından kaynaklanmıştır.

TÜRKİYE EKONOMİSİ, SALGIN ÖNCESİ DÖNEME GÖRE 2 MİLYON İLAVE İSTİHDAM OLUŞTURMUŞTUR: İhracat artışının büyümedeki yansımaları bilhassa sanayi üretimi, kapasite kullanımı, istihdam gibi göstergelerde daha net görülüyor. Sanayi üretim endeksi ekim ayında yıllık bazda yüzde 8,5'lik artışla 143,6 seviyesine yükselerek rekor bir değere ulaşmıştır. İmalat sanayi kapasite kullanım oranı ise salgın öncesini aşarak aralık ayı itibarıyla yüzde 78,7 seviyesine çıkmıştır. Bu ivme istihdama da olumlu aksetmiş, Türkiye ekonomisi 2021 Ekim ayı itibarıyla salgın öncesi döneme göre 2 milyon ilave istihdam oluşturmuştur. OECD üyesi ülkelerin istihdam açısından 2022'nin 3'üncü çeyreğinde toparlanması öngörülürken Türk ekonomisi salgın öncesi seviyelere hızla ulaşmayı başarmıştır. Her kriz beraberinde birçok fırsatı da getirir. Tarih boyunca küresel kriz dönemlerini iyi değerlendiren ülkeler çok büyük sıçrama yapma imkanına kavuştular. 

TÜRK EKONOMİSİNİ PRANGALARINDAN KURTARMAYI BAŞARDIK: Küresel ekonomiye yön veren ülkelerin serencamına baktığımızda bu gerçeği görürsünüz. Ülkemiz, siyasi istikrarsızlık ve iç sorunları nedeniyle çok uzun yıllar kriz dönemlerinde önüne açılan pencereleri kullanamadı. Millet kaybederken; memur, emekli, işçi, esnaf kaybederken krizden nemalanan bu seçkin azınlık kazanmaya, palazlanmaya, servetini artırmaya devam etti. Türkiye'nin içine hapsedildiği bu daireyi 2002 yılında bozan biz olduk. Türk ekonomisini prangalarından kurtarmayı başardık. Serbest piyasa ekonomisi anlayışıyla rekabeti esas alan politikalarla ülkemizi kalkındırdık, güçlendirdik.

2021 TOPLAM İHRACATIMIZ GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 32,9 ARTIŞLA 225,4 MİLYAR DOLAR OLDU: Türkiye ilk, defa krizlerin altında ezilen değil, krizleri yöneten, hatta fırsata çeviren ülke konumuna gelmiştir. Salgın nedeniyle ortaya çıkan alternatif tedarikçi arama eğilimleri ülkemizin küresel tedarik zincirlerindeki coğrafi avantajını öne çıkarmış ve ihracatımızın önünü daha da açmıştır. Geçen yılın 3. çeyreği itibarıyla ülkemizin küresel ihracattan aldığı pay, ilk kez yüzde 1'in üzerine çıkmıştır. İhracatımız, tarihimizde ilk defa 200 milyar doları aşarak Orta Vadeli Plan'ın da ötesine geçmiştir. 2021 toplam ihracatımız, geçen yıla göre yüzde 32,9 artışla 225,4 milyar dolar oldu. Bu bir rekordur. 

ONLARIN DERDİ BAŞKA. BİZİM DERDİMİZ AŞK: 2021 yılında dış ticaret açığı, yüzde 7,8 azalışla 45,9 milyar dolara geriledi, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 83,1'e yükseldi. Bu oranın 2000 yılında sadece yüzde 51 olduğu dikkate alındığında, Türkiye ekonomisinin bizim dönemimizde kaydettiği ilerleme çok daha iyi anlaşılacaktır. Ama muhalefet bu işten anlamaz. Onların derdi başka. Bizim derdimiz aşk. İhracat, ihracat, ihracat.

ŞU ANDA DÜNYA İLE YARIŞIYORUZ SON 12 AYIN 11'İNDE İHRACAT REKORU KIRDIK: Şu anda dünya ile yarışıyoruz. Son 12 ayın 11'inde ihracat rekoru kırdık. 2021 yılı sonu itibarıyla ihracatçı firmalarımızın sayısı 101 bin 386'ya çıktı. Nereden nereye... 2021 yılında ihracat ailemize katılan yeni firma sayısı 32 bini aştı. Daha önce 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan il sayımız, 5'ten 21'e yükseldi. Konuşuyorlar; şöyle, böyle. Sen konuşmaktan anlarsın. Benim Anadolu'daki vatandaşım durmuyor. Devamlı dünyanın neresinde bir pazar varsa bu pazarları dolaşıyor. 2021 yılında 81 ilimizin tamamı ihracat yaparken 78 ilimiz ihracatını artırmayı başardı. En fazla ihracat artışı ABD'ye. En önemli ticari ortak AB'ye ihracatımız, yüzde 33 oranında artarak 93,1 milyar dolara çıktı. AB'ye karşı net 7,7 milyar dolar ticaret fazlası verdik. 2021 yılında dış ticaret hacmimiz 496,7 milyar dolara ulaştı.

‘TÜRK LİRASI’ DEYİP GEÇMEYİN: Daha güzel olacak, hiç endişem yok. İhracatımızı değer bazında en fazla artırdığımız ülkelere bakacak olursak ABD'ye 14,7 milyar dolara, BAE'ye yüzde 94,3 artışla 5,5 milyar dolara, İngiltere'ye yüzde 22 artışla 13,7 milyar dolara ulaştık. Değer bazında en çok arttığı sektörlere baktığımızda; demir-çelikte yüzde 70,9 artışla 25,9 milyar doları, motorlu kara taşıtlarında yüzde 13,3 oranında artışla 25 milyar doları, makinede yüzde 23,7 artışla 20,8 milyar doları, hazır giyimde yüzde 22,2 oranında artışla 18,3 milyar doları yakaladık. Miktar yanında katma değer olarak da artan ihracatımızın kilogram birim değeri yüzde 17 yükselişle 1,29 dolara çıkmıştır. Ayrıca Türk lirası ile ticaret gerçekleştirdiğimiz ülke sayısını her geçen gün daha yukarı taşıyoruz. Ne olur ‘TL’ deyip geçmeyin, bizim paramız çok önemli. İnşallah paramız belirleyici olacak, hiç endişe etmeyin. 2021 yılı itibarıyla 205 ülke ve bölgeye ihracat işlemlerimizi milli paramız ile gerçekleştirdik. Türk lirası ile yaptığımız dış ticaret hacmi 183 milyar liraya ulaşmıştır. Mal ticaretindeki güçlü performansın hizmet ticareti rakamlarımıza müspet yansıdığını görüyoruz. Hizmet ihracatımızın, bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 60'a yakın artışla 53 milyar dolara ulaşmasını ve cari işlemler dengesine 23 milyar dolarlık katkı yapmasını bekliyoruz. 

2022 İHRACAT HEDEFİMİZİ 250 MİLYAR DOLAR OLARAK REVİZE EDİYORUZ: Orta Vadeli Planı'nın geçtiğimiz yılki hedefini zaten aşmıştık. Bu programda önümüzdeki sene için yaklaşık 231 milyar dolarlık ihracat belirlemiştik. Gelecek yıl da bu rakamın üzerine çıkacağına inanıyorum. Bakan Bey sen de inanıyor musun? Bütün buradaki kardeşlerimiz de buna inandıktan sonra biz bunu aşarız. 2022 ihracat hedefimizi 250 milyar dolar olarak revize ediyoruz.”

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.