EV İŞÇİSİ İNAL: “BİZ O EVİN İŞİNİ YAPMASAK PATRONLARIN İŞİ YÜRÜMEZ, AMA STANDARDIMIZ YOK”

EV İŞÇİSİ İNAL: “BİZ O EVİN İŞİNİ YAPMASAK PATRONLARIN İŞİ YÜRÜMEZ, AMA STANDARDIMIZ YOK”

İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı Minire İnal, ev işçilerinin İş Yasası kapsamına alınmasını talep etti. İnal, “Biz o evin işini yapmasak...

CANSU TİMUR

İMECE Ev İşçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı Minire İnal, ev işçilerinin İş Yasası kapsamına alınmasını talep etti. İnal, “Biz o evin işini yapmasak o patronların da işleri yürümez. Onlar rahat çalışabilsin diye biz o kadar emek veriyoruz. Ama bizim bir standardımız yok o evde ne iş varsa yapılması gerekiyor” dedi.

İMECE Ev İşçileri Sendikası kurucu üyesi ve Antalya Şube Başkanı Minire İnal, ev işçilerinin güvenceli iş talebini yineledi.

İnal, ev işçilerinin İş Yasası kapsamına alınmasını ve Uluslararası Çalışma Örgütü C189 – Ev İşçileri İş Sözleşmesi’nin Türkiye tarafından imzalanması gerektiğini vurguladı. İnal, böylece iş kazalarında hak kayıplarının önlenebileceğini ve mesleklerinin itibar kazanacağını belirtti. 

İnal, 5 Mart 2009’da Antalya’da çalıştığı evde üçüncü kattan düşmüştü. Kaza sonrası, iç kanama, omurga ve kaburga kırılması gibi sorunlarla karşılaştı. 4 kez ameliyat olan İnal, bir yıl bakıma muhtaç kaldığını ve sorunlarının sürdüğünü söyledi.

İnal, kazanın ardından; 2013'te, “iş kazasının tespiti” ve “maddi tazminat” davası açmıştı. Antalya 1. İş Mahkemesi yedi yıl süren yargılamayı, 2020'de karara bağladı. Mahkeme, haftada dört günden az çalıştığı gerekçesiyle İnal'ın taleplerini reddetmişti.

İnal’ın ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklama şöyle:

“HEM TOPLUMDA İTİBARSIZ GÖRÜNÜYORUZ HEM YAPTIĞIMIZ İŞ DEĞERSİZ KILINIYOR”

“İMECE, ev işçilerinin sosyal haklarına kavuşabilmeleri için mücadele eden bir sendika. Hepimiz biliyoruz ev işçileri İş Yasası’nda değiller. Bu nedenle de hem toplumda itibarsız görünüyoruz hem yaptığımız iş değersiz kılınıyor. Oysa biz o kadar büyük iş yapıyoruz ki bana göre birçok kişinin yapamadığı şeyleri yapıyoruz. Çünkü biz o evin işini yapmasak, o temizlik, çamaşır yıkanmasa, ütü yapılmasa, ev temizlenmese, çocuklar bakılmasa o patronların da işleri yürümez. Onlar rahat çalışabilsin diye biz o kadar emek veriyoruz emeğimiz de görülmüyor.

“BİR STANDARDIMIZ YOK, EVDE NE İŞ VARSA YAPILMASI GEREKİYOR”

Sömürüdeyiz hem evde hem iş yerinde. Geliyoruz bir de aynı işleri evde yapıyoruz. İki kat sömürülüyoruz. Zor çalışma şartlarımız, bir standardımız yok. Bir fabrikada, tekstilde çalışsak bir şey dikersin; bir restoranda çalışsan ya bulaşık yıkarsın ya yemek yaparsın. Ama bizim bir standardımız yok o evde ne iş varsa yapılması gerekiyor çamaşırı, ütüsü, bulaşığı, temizliği. Mesai saatimiz yok, iznimiz yok. Ne haftalık izin ne aylık, yıllık izin. Hiçbir sıfatımız yok.

"EV İŞÇİLERİ BİR AN ÖNCE İŞ YASASINA ALINSIN"

Talebimiz güvence. Güvenceli iş, güvenceli gelecek bizim de hakkımız diyoruz. Ev işçileri bir an önce iş yasasına alınsın, ILO-C 189 imzalansın. Ev işçilerine, insana yakışır iş sözleşmesi. Türkiye’de ILO’ya üye ancak C-189’u bir türlü imzalamıyor. Bir an önce bunun imzalanması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü çok fazla ev işçisi var artık istatistiklerde Türkiye’de de 1 milyonu aşkın ev işçisi olduğu söyleniyor.

“HAFTADA 2 GÜN DÜZENLİ İŞE GİDİYORDUM AMA İŞ KAZASI OLARAK SAYILMIYOR”

Ben kendim iş kazası geçirdim cam silerken üçüncü kattan düştüm. Ben yaralı kurtuldum ama birçok ölen arkadaşlarımız var hayatını kaybeden arkadaşlarımız var. Biz sendika olarak davaları takip ediyoruz. Benim davamı örnek verirsem, hâkim ‘Siz iş yasasında değilsiniz bu kazayı da iş kazası olarak tanımlayamayız’ dedi. Ben oraya çalışmaya gittim ve çalışırken iş kazası geçirdim. SGK, ‘Bir kişiyi bir gün bile sigortasız çalıştıramazsın’ diyor. Ben haftada iki gün düzenli olarak gidiyordum, bu iş kazası olarak sayılmıyor.”

 

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.