Haber: TAMER ARDA ERŞİN- Kamera: ÜNAL AYDIN

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Merkez Bankası’nın faiz indirim kararı ve TL’nin değer kaybetmesinin çiftçi için anlamını "Çiftçinin girdisi nedir, mazot, ilaç, gübre, yem. Zam gelecek demektir. Çünkü çiftçi bütün bu girdileri dolar bazında almaktadır” sözleriyle açıkladı.

CHP Genel Başkan Başdanışmanı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Ekonomi Masası ile birlikte geldiği Kütahya’da, Merkez Bankası’nın faizi yüzde 15’e düşürmesinin çiftçi için ne anlama geldiğini anlattı. Sarıbal, çiftçi için indirimin olumlu bir sonuç verme imkanı olmadığını ve çiftçinin girdilerinin dolarla satıldığını vurguladı. Sarıbal, “Dolar yükseldikçe, 10 lira 90 kuruşa çıktı, kapatıldığı söyleniyor Tahtakale’de masaların. Bu daha da yukarıya çıkacak. Yukarıya çıkması ne demek? Çiftçinin girdisi nedir, mazot, ilaç, gübre, yem. Zam gelecek demektir. Çünkü çiftçi bütün bu girdileri dolar bazında almaktadır. Ülkeyi yönetenlerin, iktidarın çiftçinin üretim maliyetlerinde kullandığı mazot, gübre, ilaç, yem gibi girdilerin hiçbirine müdahale etme gücü yok. Fiyatları stabil etmesi lazım, buna gücü yetmiyor” diye konuştu.

Sarıbal, ekmeklik buğdayın dünya piyasasında 4 bin lirayı, makarnalık buğdayın 4 bin 800 lirayı bulduğunu aktararak, “Oysa bizim çiftçimizden iktidar buğdayı 2 bin 225 liraya aldı. Halen Toprak Mahsulleri Ofisi, varsa buğdayınız, Toprak Mahsulleri Ofisine vermeniz gerekirse, Toprak Mahsulleri Ofisi 2 bin 250 liradan alacak. Aynı Toprak Mahsulleri Ofisi dışarıdan 4 bin lira buğdayı alıp, içeriye ucuz vererek, ekmek fiyatlarına zam gelmesin diye uğraşacak. Yani öyle bir sistem var ki şu anda. Çiftçisiyle rekabet eden, zarar etmesi için çaba sarf eden, ürününe düşük para verip, ithalatı teşvik eden bir yönetim modeliyle karşı karşıyayız. Faizin düşmesi çiftçiye hiçbir avantaj sağlamıyor” diye vurguladı.

Sarıbal çiftçinin faiz indiriminde yararlanabilmesi için faiz indirimini ardından doların da stabil kalması gerektiğini anlatarak, şunları söyledi:

“Çiftçi zaten borç yükü altında ezilmiş. 2002’de 2,4 milyar olan çiftçinin borcu ki 2 milyon 780 bin çiftçi vardı. 2 milyon çiftçiye düştük, 780 bin çiftçi sistemden çıktı.  Çiftçinin şu anda sadece bankalara borcu 152 milyar. 10 milyar da Tarım Krediye var, 162 milyar. Özel sektör yani gübre, tohum bayine yaptığı borçlanmalarla 200 milyar çiftçinin borcu var. Son 1 yılda çiftçinin kullandığı kredi 27 milyar artmış. Dolayısıyla faizin düşmesinin olumlu sonuç vermesi lazım. 1 puan düşerken faiz, dövizin artmasından dolayı artan maliyet çok daha fazla. Siz faizi düşürürken dolar da stabil kalıyorsa bunu razıyız.”