Tamer Arda ERŞİN

HDP Batman Milletvekili Avukat Mehmet Rüştü Tiryaki, HDP eş genel başkanlarının diğer siyasi parti genel başkanlarıyla yaptıkları görüşmelerinin kayıt aldığına alındığını ve bu görüşmelere ilişkin tapelerin, "suç izlemini oluşturmak" amacıyla HDP hakkında açılan kapatma davasının iddianamesine konulduğunu savundu. Tiryaki, iddianameyi hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin'i, "Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın, Cumhuriyet'in ve bu ülkenin temel değerlerini savunduğunu düşünmüyoruz" diyerek eleştirdi. 

Mehmet Rüştü Tiryaki, 52’si milletvekili olmak üzere toplam 451 HDP’li hakkında siyaset yasağı istenen kapatma davasını değerlendirdi. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ilk iddianameyi reddettiğini hatırlatan Tiryaki, “AYM, ‘siz HDP’nin kapatılmasını istiyorsunuz ama hangi gerekçeyle istiyorsunuz, bu eksik’ demişti. Bir siyasi parti hakkında kapatma davası açılıyor, ne için kapatılması istendiğinin anlaşılmadığını söylüyor, AYM” dedi.

“GENEL BAŞKANLARLA GÖRÜŞME DE DİNLENMİŞ”

İkinci iddianamenin ilk iddianameden özü itibarıyla farkı olmadığını vurgulayan ve “Daha korkunç bir iddianame” diyen Tiryaki, dokunulmazlığı olan HDP milletvekillerinin telefonlarının dinlenmesi ile oluşturulan tape kayıtlarının iddianameye konulduğunu söyledi. Tiryaki, iddianamede, yargılamalara konu olmuş pek çok konuşmanın yer aldığını kaydederek tapelere ikili konuşmaların da yansıdığınışöyle açıkladı:

“Eş genel başkanlarımızın anadilde eğitimle ilgili bir akademisyenle yaptığı görüşme, bir kentteki etkinlikle ilgili olarak bir belediye başkanı ile yaptığı görüşme veya MYK üyelerimizle, başka siyasi partilerin genel başkanları ile yaptığı görüşmeler. Milletvekiliyken dinlenen, kayıt altına alınan bu görüşmeleri sunmuşlar. Suç izlenimi oluştursun diye. İddianamede yeni ve ayrıntılı bir bölüm var: İtirafçı beyanları. Bu itirafçı beyanlarının doğruluğu, yanlışlığı yok. İtirafçıların kanaatleri ve vekillerimizin yaptıkları konuşmalar veya bir mahkumiyete karar verilmemiş soruşturma ve yargılamalar üst üste konularak, HDP’nin kapatılması isteniyor. Ben, iddianamenin, ilk iddianame kadar zayıf olduğunu düşünüyorum.”

Tiryaki, HDP’li milletvekilleri hakkında soruşturmaya dönüşmeyen fezlekelerin dahi kapatma davasına konulduğunu dile getirerek, “2012’den bu yana milletvekillerimizin, MYK üyelerimizin, eş genel başkanlarımızın hakkındaki ceza davaları, soruşturmalar arka arkaya sıralanarak bir iddianame hazırlanmış. Hatta iddianameye bağlanmamış fezlekeler bile yazılmış” dedi.

“EN ZAYIF İDDİANAME”

Türkiye’de 1961’den bu yana 25 siyasi partinin kapatıldığını; "bölücülük" ya da "laiklik ilkesine aykırılık" gibi iddialarla bu partiler hakkında kapatma kararı verildiğini anımsatan Tiryaki, “Bu, en zayıf iddianamelerden birisi” diye vurguladı.

Tiryaki, AYM’ye savunmalarını sunmak için bir hukuk komisyonu kurduklarını ve ilerleyen günlerde değişik illerde düzenleyecekleri etkinliklerle hukukçuların ve akademisyenlerin de görüşünü alacaklarını anlattı.  

“YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI CUMHURİYETİN DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMIYOR”

Milli Görüş Hareketi'nin partilerinin kapatıldığını ve AKP hakkında da kapatma davası açıldığını hatırlatan Tiryaki; MHP’nin, HDP’nin kapatılmasını açık bir şekilde savunduğunu ancak AKP’nin, kapatmaya karşı ses çıkarmayarak bu sürece dahil olduğunu dile getirdi.

Tiryaki, AKP’nin, HDP’nin kapatılmasına açık bir biçimde ‘kapatılsın’ diyemeyeceğini ancak bıyık altından gülebileceğini kaydederek şunları söyledi:

“Gerçekten siyasi partilerin kapatılmasına karşıysalar bunu açıkça deklare etmeliler. Seslerini çıkarmadıkları her an, onları bunun parçası olarak görmeye devam edeceğiz. Çünkü bu iddianameyi hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, bizzat Recep Tayyip Erdoğan tarafından bilmem kaçıncı sıradan getirilerek seçilmiş kişi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın, Cumhuriyet'in ve bu ülkenin temel değerlerini savunduğunu düşünmüyoruz. Siyasal bir kararla kapatma davası için iddianame hazırladığını düşünüyoruz.”

“SÖYLEDİKLERİNİN ARKASINDA DURSUNLAR”

Tiryaki, AYM üyelerinin tamamının da AKP’li Cumhurbaşkanları tarafından seçilmiş kişiler olduğunu söyleyerek, “Sessiz kalarak kurtulacaklarını düşünüyorlarsa yanılıyorlar. AKP hakkında kapatma davası açıldığında söylediklerinin arkasında dursunlar” dedi.

“SİYASET YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

Tiryaki, AYM’nin partilerini kapatabileceğini ancak HDP’li siyasetçilerin siyaset yapmaya devam edeceğini belirterek, şunları söyledi:

“Geçmiş yıllardaki davalardan farkı toplumsal meşruiyeti olmayan bir dava. DEP, DEHAP, HADEP, DTP hakkında açılmış kapatma davalarından çok daha fazla toplumsal bir muhalefet var, bu davaya karşı. Kapatma kararı verilmesini, AYM açısından mümkün görmüyorum. Geçmiş kararlarına bakınca bugün de bir kapatma kararı verebilir. Biz ne yapacağız. Binlerce kez söyledik. Siyasi partiler birer fikir ve düşünceyi temsil ederler. Biz de 6,5 milyon oy almış bir siyasi parti olarak fikir ve düşünceleri temsil ediyoruz. Bu fikirler ve düşünceler yaşamaya devam eder. Biz de başka bir adla, başka bir isimle, başka bir partiyle siyaset yapmaya devam edeceğiz.”

“VEKİLLİKLERİ SÜRECEK”

Tiryaki, AYM’nin siyaset yasağı kararı vermesi halinde HDP’li milletvekillerinin vekilliğinin düşmeyeceğine dikkat çekerek, “Kamuoyunda garip bir şekilde "vekillikleri düşürülecek, ara seçime gidilecek" gibi bir tartışma yürüyor. Kapatılsa ve siyasi yasak verilse bile HDP’nin milletvekilleri siyaset yapmaya devam edecek ama bu bir parti ile mümkün olmayacak” dedi.

Tiryaki, siyaset yasağı gelen isimlerin bağımsız olacağını ve önümüzdeki seçimlerde de bağımsız olarak milletvekilliğine aday olabileceklerini söyledi.