Haber : OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, İstanbul Taksiciler Esnaf Odası'nın 750 minibüsün taksiye çevrilmesi kararı ile ilgili açtığı davada mahkemenin, eksik belgelerin tamamlanması için ara bir karar vererek yürütmeyi durduğunu söyledi. Henüz esas kararın çıkmadığına vurgu yapan Demir, "Mahkemenin ara kararını esas karar gibi göstermeye çalışıyorlar” dedi.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir, yeni taksi sistemi ve 5 bin taksi teklifini 11 kez reddeden Ulaşım Koordinasyon Merkezi'nin (UKOME) uzun müzakerelerin ardından âtıl durumdaki 750 minibüsün taksiye çevrilmesi ile kararın da yargıya taşındığını belirterek, Yargı süreciyle ilgili olarak ANKA Haber Ajansı'na konuştu.

Orhan Demir, mahkemenin, İstanbul Taksiciler Esnaf Odası’nın açtığı dava ile ilgili olarak eksik belgelerin tamamlanması için geçici olarak yürütmeyi durdurma kararı verdiğini, ancak bu kararın esasa ilişkin bir karar olmadığını söyledi. Demir, buna rağmen, kararın esas kararmış gibi lanse edilmeye çalışıldığını belirtti.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Demir, İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu'nun, odaya mensup taksicilere attığı "Değerli meslektaşlarımız, M plakalı hatlı minibüslerin ticari taksiye dönüşümü ile alakalı açtığımız davalarla ilgili mahkemeler tarafından yürütmenin durdurulmasına kararı verilmiştir” şeklindeki açıklamasına ilişkin şunları söyledi:

"YÜRÜTMEYİ DURDURMA GEÇİCİ BİR KARAR"

"Odanın açtığı iki dava var. Bu iki dava da bu taksi sorunu ile ilgili. İlk olarak, biliyorsunuz minibüsçülerin azalan yolculuklar karşısında minibüs esnafının durumunu biraz düzeltmek için 750 minibüsü taksiye dönüşümü için UKOME bir karar almıştı. Bu karara karşı açtıkları bir dava var. Daha doğrusu bir dava değil, üç ayrı idare mahkemesinde toplam 44 dava var. Minibüslerin yolcusunun artacağı, buna karşılık taksi yolculuklarının önümüzdeki dönemde azalacağı, hatta 2021 yılında taksi yolcu sayılarının düştüğü iddiasıyla açılan bir dava var. Bu davada 10. İdare Mahkemesi geçici olarak bir yürütmeyi durdurma kararı verdi. Bunun nedeni de şu: Bazı belgelere ihtiyacı var mahkemenin. O belgeleri istedi ve bu sürede aracını taksiye döndürenler eğer olursa ve mahkeme sonucunda aksi bir karar çıkarsa mağdur olmalarını engellemek için geçici bir yürütmeyi durdurma kararı verdi. Maalesef bu kararın oda tarafından sanki esastan verilmiş bir kararmış ve kesinleşmiş gibi lanse edildiği duyumlarını alıyoruz. Böyle bir şey yok. Bu konuda şimdilik daha mahkeme sürüyor.

"MAHKEME BELGELER İÇİN 15 GÜNLÜK SÜRE VERDİ"

Mahkemenin sonucunda da UKOME'nin verdiği karar yönünde karar çıkacağını umuyoruz. Zira, UKOME’de biliyorsunuz 27 üye var. Bu 27 üyenin bir üyesi sadece esnaf odası temsilcisi. Geri kalan 26 üye İBB temsilcileri, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının toplu taşımayla ilişkili işletmecilerinden oluşuyor. Ve gene UKOME İstanbul’da, daha doğrusu bütün büyük şehirlerde toplu taşımayla ilgili tüm kararları vermek için kanunla kurulmuş bir kurul. Dolayısıyla mahkemenin de doğru yönde karar vereceğini umuyorum. 15 günlük bir süre verildi bize. 15 günlük süre içerisinde bu dönüşümün ne şekilde yapılacağına ilişkin bazı sorular soruldu. O soruları cevaplayacağız ve yargılama yeniden devam edecek. Nihai karar, tabii ki en son esastan verilecek kararla belli olacak. Dolayısıyla şu anda kesinleşmiş bir şey yok ama maalesef bunu sanki kesilmiş gibi lanse edildiğini, duyurulduğunu duyuyoruz."

"PLAKA SAHİBİNİN, ARACINI KİME EMANET ETTİĞİNE BİRAZ DİKKAT ETMESİNİ İSTİYORUZ"

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Demir, İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası'nın, yargıya taşıdığı ancak mahkeme tarafından reddedilen diğer konunun ise taksicilerin "tecavüz, dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı" davranışlarda bulunması durumunda Toplu Taşıma Aracı Kullanım Belgesi'nin süresiz iptal edilmesi kararıyla ilgili olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin daha doğrusu bütün büyük bir şehir belediyelerinin toplu taşımayı denetleme yetkisi var. Bu denetleme yetkisini yaparken taksilerde iki tip ceza var. Eğer bir usulsüzlük görülürse hem aracı kullanan hem de plaka sahibine yaptırım uygulanıyor. Bunun nedeni de şu: Plaka sahibinin, aracını bir şoföre emanet ederken, kime emanet ettiğine biraz dikkat etmesini istiyoruz açıkçası. Bunların ikisi birbirinden ayrılacak, koparılacak şeyler değil. Esnaf odası, özellikle bazı maddelerin iptali için dava açtı. Bu dava maddelerin içerisinde taciz, darp gibi suçları işleyen şoförlere uygulanacak yaptırımların da iptal edilmesini istiyorlar diğer maddelerle birlikte. Tabii şunu unutmamak lazım esnaf odası, sadece plaka sahiplerinin üye olabildikleri bir oda. Oysaki taksici camiası içerisinde, plaka sahiplerinin yanı sıra daha çok sayıda 40 – 50 bin civarında bu işten ekmeğini kazanan esnafımız da var. Dolayısıyla esnaf odasının aldığı karar sadece plaka sahiplerini korumak, kollamak adına alınmış bir karardır. Yoksa bu kararın ya da bu iddianın ya da bu mahkemenin araçlı kullanan, ekmeğini taksicilikten kazanan esnafla hiçbir ilgisi yok diye düşünüyorum."