İYİ Parti; 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ne ilişkin, “Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmekle birlikte hem hukuksal zeminde hem de şiddet yanlısı erkeklerin nezdinde açık hedef haline getirilmiş; bu da sokakta, evde, işyerinde, kamusal veya özel alanda kendilerini güvende hissedememelerine sebep olmuştur. Kadınların hukuk ve adalete olan inançları yıkılmıştır” açıklaması yaptı.

İYİ Parti; 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yazılı açıklama yaptı. Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin değerlendirildiği açıklamada; “İYİ Parti iktidarında kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans gösterilecek ve sadece Avrupa’da değil, Dünya genelinde ‘altın standart’ olarak gösterilen İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe konacaktır. Biz İYİ Parti olarak şiddetsiz bir dünya için mücadelemize devam edeceğiz. Kadınlar olarak dokunulmaz, devredilmez temel hak ve özgürlüklerimizden vazgeçmeyeceğiz” denildi.

İYİ Parti’nin açıklaması şöyle:

“Türkiye’de ne yazık ki kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet giderek artmaktadır. Mevcut iktidar kadın cinayetlerini ve şiddeti önlemek, faillerin hak ettikleri cezayı almalarını sağlamak için çaba göstermek yerine; kadınların büyük mücadelelerle elde ettiği kazanılmış haklarını ellerinden almaya çalışmaktadır.

Bu geri gidişin en çarpıcı örneklerinden biri; Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı keyfi olarak çekilmesidir. Türkiye; 20 Mart 2021 tarihinde, Cumhurbaşkanı Kararı ile "İmza törenine ev sahipliği yapmaktan ve ilk imzacısı olmaktan gurur duyulduğu" açıklanmış olan İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmiştir. Kuşkusuz ki bu çekilme kararı Anayasa’ya ve uluslararası hukuka tamamen aykırıdır. Karar; Anayasa’nın başlangıç ilkelerinin, değiştirilemez hükümlerinin ve temel hak ve özgürlüklere ilişkin düzenlemelerin ihlali, Devletin yetkisinin de açıkça kötüye kullanımıdır. Ayrıca; Anayasa’nın 90. Maddesine göre, TBMM tarafından usulüne uygun bir şekilde onaylanmış uluslararası bir sözleşmenin usulde paralellik ilkesi gereğince aynı usulle feshedilmesi gerekirken, bu usule de aykırı davranılmıştır.

“İYİ PARTİ OLARAK ŞİDDETSİZ BİR DÜNYA İÇİN MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ”

İktidar bu keyfi kararı ile kadınları her türlü şiddete karşı korumaktan vazgeçtiğini ilan etmekle kalmamış; kadın katillerini, tacizcileri, tecavüzcüleri daha da cesaretlendirmiştir.  Kadınlar İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmekle birlikte hem hukuksal zeminde hem de şiddet yanlısı erkeklerin nezdinde açık hedef haline getirilmiş; bu da sokakta, evde, işyerinde, kamusal veya özel alanda kendilerini güvende hissedememelerine sebep olmuştur. Kadınların hukuk ve adalete olan inançları yıkılmıştır.

İYİ Parti iktidarında kadına yönelik şiddete karşı sıfır tolerans gösterilecek ve sadece Avrupa’da değil, Dünya genelinde ‘altın standart’ olarak gösterilen İstanbul Sözleşmesi yeniden yürürlüğe konacaktır. Biz İYİ Parti olarak şiddetsiz bir dünya için mücadelemize devam edeceğiz. Kadınlar olarak dokunulmaz, devredilmez temel hak ve özgürlüklerimizden vazgeçmeyeceğiz.

İstanbul Sözleşmesi Yaşatır, İstanbul Sözleşmesi’ni Yaşatacağız"