Haber: ABDULLAH ÇELEBİ - Kamera: KERİM UĞUR

CHP heyeti, İzmir'deki Ayakkabıcılar Sitesi ile Kara Nakliyeciler Sitesi'nde esnafın sorunlarını dinledi. Bir nakliyeci, "Bir gecede dolar ve euro yüzde 100 yükseldi. Bir gecede evimi, arabamı kaybettim" derken bir başkası, "Ankara'dan 2 bin 500 liraya geldim, uyku uyumadım. 2 bin 500 liradan kazanacağım para 100 lira" diye konuştu. Kayıt dışı çalışan Suriyeli göçmenlerle rekabet edemediklerini söyleyen Ayakkabıcılar Odası Başkanı Yalçın Ata ise Suriyelilere ait kaçak işyerlerinin denetlenmediğini ve ceza kesilmediğini öne sürdü. Ayakkabıcılar Sitesi Başkanı Süleyman Özcan, "16 liraya aldığımız deri 52 liraya çıktı. Fırsatçılık var" dedi.

CHP İzmir milletvekilleri Atila Sertel ve Bedri Serter, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ ve CHP Bornova İlçe Başkanı Ertürk Çapın ile birlikte Bornova'da Ayakkabıcılar Sitesi ile Kara Nakliyeciler Sitesi'nde esnafla dertleşti.

"LASTİK, MAZOT, VERGİ, VİZE PAHALI"

CHP heyetinin ilk olarak dinlediği nakliye esnafı, mazot fiyatlarına gelen zamlardan dert yandı. Nakliyeciler, "Vergi pahalı, mazot pahalı, vize pahalı, sigorta pahalı, lastik pahalı. Fatura kesiyoruz, vergi alıyorlar. KDV'den vergi, gelir vergisi, damga vergisi" diyerek AKP hükümetine tepki gösterdi. Bir nakliyeci, "Buradan İstanbul kaç lira yazıyor. 2 bin lira mazot yakıyorum, 800 lira kalıyor" dedi. Başka bir nakliyeci ise "Ankara'dan 2 bin 500 liraya geldim, uyku uyumadım. 2 bin 500 liradan kazanacağım para 100 lira" diye konuştu. Bir başka nakliyeci de "Bir gecede dolar ve euro yüzde 100 yükseldi. Bir gecede evimi, arabamı kaybettim" dedi.

SERTER: "YAZIK BU MEMLEKETİN HALİNE"

CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, nakliyecilere seslenirken şöyle konuştu:

"Dolar 7,5'tan 18'e çıktı, şimdi geldi 12 liraya. Bunların yaptığı kasabı geçti, hepinizi doğruyor. Gerekeni yapacağız, çalışmalarız var. Kilometre hesabı önemli. Özel çalışmalar var. Ekonomi masasında beraberiz. Önlem alacağız. Ankara'ya giderken yollarda sizin lastiklerinizi çektim. Yemin ediyorum yüzde 90'ı kabak. Böyle iş mi olur, facia yani. Göstermelik Allah, kitap yok bizde, kalbin yeter. Akıllanacağız ya. 20 yıldır köhneleştik be kardeşim. 20 yıldır buraya getirdiler bizi ya. Buna halen eyvallah mı diyeceğiz ya. Biz de gerildik artık, bildiğiniz gibi değil, bittik. 20 yıl önce doğan çocuk şimdi aranızda şoför oldu. Yazık bu memleketin haline. Arkadaşlar bu iş değişmek mecburiyetinde."

"SURİYELİLERE CEZA KESİLMİYOR"

CHP heyeti, nakliye esnafının ardından Ayakkabıcılar Sitesi'ne geçti. İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanı Yalçın Ata, en büyük sıkıntılarının Suriyeli mülteciler olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Türkiye 10 milyona yakın mülteci bakıyor. Bunun da 5-5 buçuk milyonu Suriyeli. Göç İdaresi'nin açıkladığı rakamlara göre Işıkkent'te 5 bin 126 Suriyeli var. Bu sadece kayıtlı olan çalışan Suriyeli. En büyük problemimiz kayıt dışı. Vatandaşımız iş yeri açıyor; sigortası, stopajı, vergisi var. Bütün vergilerini ödüyor bizim vatandaşımız. Ama diğer taraftan Suriyeli arkadaşlar burada iş yeri açıyorlar, gelen denetim memurları da bunları denetleyemiyor. Arkadaşlar şikayet ediyorlar. Genelde Suriyelilere ceza kesilmiyor. Kaçak çalışıyor adamlar. Ben ayakkabıyı 40 liraya mal ediyorum. O adam 35 liraya mal ediyor. Dolayısıyla rekabet edemez durumdayız. Aşağıya ineceğiz, göreceksiniz çalışan yok. Dövizdeki artış etkiledi. Fiyatlarda bir anormallik söz konusu. Maliyet yapmamız lazım. İki ay önce fuarımız vardı. Liste almıştık, şimdi liste yapamıyoruz."

"FIRSATÇILIK YAPIYORLAR"

Ayakkabıcılar Sitesi Başkanı ve Bornova Belediyesi Meclis üyesi Süleyman Özcan da artan girdi maliyetlerini anlattı. Özcan şöyle konuştu:

"18 liraya aldığım taban 48,50'ye, 16 liraya aldığım deri 52 liraya çıktı. 40 liraya aldığım yapıştırıcı 120 liraya çıktı, şimdi 160 lira. Bunlar çıkarken uçarak çıktı, ama inme yok. Öyle bir duruma geldi ki fırsatçılık var. Derdimiz fırsatçılarla. Başka hiçbir derdimiz yok. Normal bir vatandaş olarak gidelim. 15-16'yla çarpıyorlar bize doları. Yüzde 50 asgari ücrete zam yaptın değil mi? Ben veriyorum abi o parayı. Yanlış anlamayın, ben kazanamazsam yanımdaki adamları nasıl çalıştıracağım. Hangi parayla alıp yapacağım. Benim üretmem lazım. İhracat yapıyorum, döviz getiriyorum. Biz tüccarız, iş yapamazsak kimse oturamaz. Herkes inmek zorunda. Şu anda gezelim siteyi; bir dokun, bin ah işitirsin. Herkesin yanında çalışan var. Benim de dükkanım var. Kiralar arttı. Her şey arttı, kazancımız nerde? Ben iş üretmezsem para kazanamam. İşçimin parasını veremem. Üretebilmek için almam lazım. Hammadde almaya gittiğimde satmıyorlar. "Sayım var" diyorlar, tezgah yapıyorlar. Deri siparişi verdim, gelmedi mal. Hep top taçta."