KAFTANCIOĞLU: MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI'NA SORMAMIZ LAZIM YÜZ YÜZE EĞİTİM İÇİN EK BÜTÇE NE KADAR AYIRDINIZ, ÇARESİZLİKTEN AĞLAYAN OKUL MÜDÜRLERİMİZ VAR
CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu; Millî Eğitim Bakanlığı'na, pandemi koşullarında yüz yüze eğitimin gerçekleştirilebilmesi için okullarda gerekli koşulların sağlanması...
Haber: EDDA SÖNMEZ / KAMERA: ADEM KARABAYIR
CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu; Millî Eğitim Bakanlığı'na, pandemi koşullarında yüz yüze eğitimin gerçekleştirilebilmesi için okullarda gerekli koşulların sağlanması için ne kadar bütçe ayırdığının sormak gerektiğini belirterek, "Çaresizlikten, ne yapacağını bilememekten ve elbette iyi niyetten hüngür hüngür ağlayan okul müdürlerimiz var. Pandemi gerçekliğinde sen ek bütçeyi oluşturmak zorundasın. Ek bütçeyi kullanıp okullarımızda yüz yüze eğitimle ilgili gerekli koşuları sağlamak durumundasın. Yöneticilerimizi, velilerimizi ve elbette öğrencilerimizi bu çaresizlik ve yalnızlık duygusundan kurtarmak zorundasın" dedi.
CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu, Bayrampaşa Cevatpaşa Ortaokulu önünde “İstanbul’da Eğitimde İdealler ve Gerçekler” adını verdiği bir basın açıklaması yaptı. Kaftancıoğlu'na CHP İstanbul milletvekilleri Zeynel Emre, Yüksel Mansur Kılınç, Turan Aydoğan, Sibel Özdemir, Sezgin Tanrukulu ile 39 ilçe başkanı ve ilçe eğitim sekreterleri eşlik etti.
Yüz yüze eğitimin başlamasıyla birlikte İstanbul'da 7 bin okulun açılacağını ve burada 3 milyonun üzerinde öğrencinin 170 bin öğretmenden ders almaya başlayacağını belirten Kaftancıoğlu, ancak pandemi koşullarına göre gerekli düzenlemelerin alınmadığını savundu. Okullardaki sınıf mevcudiyetinin ortalama 30 kişinin üzerinde olduğunu, büyük bölümünde ise sınıflardaki öğrenci sayısının 40'ın üzerine çıktığını vurgulayan Kaftancıoğlu, bu durumda mesafe koşulunun nasıl sağlanacağını sordu. Millî Eğitim Bakanlığı'nın şeffaf biçimde verileri paylaşmadığına işaret eden Canan Kaftancıoğlu, kentte üç aylık bir çalışma yürüterek, gerçek tabloyu tespit etmeye çalıştıklarını söyledi. Kaftancıoğlu'nun açıklamasındaki satır başlarışöyle:
"OKULLARI AÇIK TUTMAK İÇİN GEREKLİ KOŞULLAR SAĞLANMALIDIR: Pandemiye rağmen yüz yüze eğitimin bir tercih değil aslında bir zorunluluk olduğuna ve 6 Eylül'de başlayacak olan yüze eğitim gerçekliğine dikkat çekmek için bir aradayız. Değerli arkadaşlar eğitim temel insan haklarından biri olarak kabul edilen sosyal bir haktır. Anayasa’da eğitim hepimizin bildiği gibi bir hak olarak düzenlenmiştir. Devletin ve yönetenlerin bu hakkın gerçekleşmesi için yükümlülükleri vardır. Eğitim hakkının tanınması ve teminat altına alınması yetmez. Devletin bu hakkın kullanımını garanti edecek diğer koşulları sağlamakla da yükümlülükleri vardır. Online eğitimin yüz yüze eğitiminin yerini tutmadığı gerçeğinden yola çıkarsak okullar açılmalı ki pazartesi günü açılıyor. Bundan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ve açık kalmasını sürekli kılmak için gerekli koşullar sağlanmalıdır. Yüz yüze eğitimi sürdürülebilir olması için hijyen başta olmak üzere birçok okulun koşullarının sağlanmış olması gerekli. Bütün öğrencilerimizin eğitime erişimlerini eşit sağlanmasıyla eğitimdeki fırsat eşitsizliğinin de önüne geçilebilir.
BU KADAR ÖĞRENCİ HANGİ KOŞULLARDA YÜZ YÜZE EĞİTİME BAŞLAYACAK?: Bilindiği üzere eğitim çağındaki öğrencilerimizin en fazla sayıda bulunduğu ilimiz İstanbul’da ilk ve orta öğretim düzeyinde 3 milyonun üzerinde öğrencimizin 7 binin üzerinde okulda, 170 bin civarında öğretmen tarafından eğitim aldığını söyleyebiliriz. Ve bu kadar öğrenci hangi koşullarda yüz yüze eğitime başlayacak? Değerli basın emekçileri bildiğiniz üzere 19 Temmuz 2021 Bakanlar Kurulu kararı sonrasında Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Birliği iş birliğinde Covid-19 ile ilgili alınması gereken önlemler rehberi hazırlandı. İşte biz bugün size bakanlığın bu rehberde tarif ettiği idealler ve oku içinde bulunduğu gerçekler arasındaki uçurum anlatmak üzere bir aradayız.
YÜZ YÜZE EĞİTİM İÇİN EK BÜTÇE NE KADAR AYIRDINIZ: Pandemin etkisinin süreceği, son derece belliyken iktidarın bu sürece dair aldığı en büyük önlemin bakanın istifasını alıp yeni bakan atamaktan ibaret oldu. Bugün itibariyle ihtiyaç olan ek öğretmen, ek temizlik görevlisi ihtiyacı bir yıl öncesinden belliydi. Mesaisini, zihnini, kent rantına dayalıçılgın projeye ayıran, çocuklarımızın geleceği için hiçbir somut adım atmayan iktidar ne yazık ki bakanın af talebini kabul etmek ve Meclis'te vekillerimizin sorduğu soruları yanıtsız bırakmak dışında hiçbir şey yapmadı. Bu sorumsuzluğun sonucunda iktidarın, hükümetin okullara gönderdiği idealler metniyle okulların içinde bulunduğu gerçekler arasındaki farkı gelip hızlıca birlikte göz atalım. Bir, pandemi gerçekliğinde uzmanlar ne demişti? Çocuklarımızın geleceği, bir neslin geleceğini kurtarmak için yüz yüze eğitim yapılmak zorunda. Yüz yüze eğitim, online eğitime alternatif değilken pandemi gerçekliğinde yüz yüze eğitim koşullarını hazırlamak için bir planlama, programlama ve takdir edersiniz ki bir ek bütçe şart. Millî Eğitim Bakanlığı'na sormamız lazım, yüz yüze eğitim için ne kadar ek bütçe ayırdınız, okullarımıza iletilmek üzere. Biz bilmiyoruz. Madem bize söylemiyorsunuz ama bunu en azından müdürlerimize, okul yöneticilerimize söyleyin ki, çaresiz, bir şey yapmak için çabalayan müdürlerimiz kendilerini yalnız hissetmesinler.
HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLAYAN MÜDÜRLERİMİZ VAR: Değerli arkadaşlar bu görüşmeler sırasında, çaresizlikten, ne yapacağını bilememekten ve elbette iyi niyetten ağlayan okul müdürlerimiz var. Ağlayandan kastım sızlanan gibi algılanmasın. Gerçekten çocuklarına, öğrencilerine gerektiği gibi koşulları sağlayamadığı için hüngür hüngür ağlayan müdürlerimiz var. Pandemi gerçekliğinde sen ek bütçeyi oluşturmak zorundasın. Ek bütçeyi kullanıp okullarımızda olması gerekli koşullar, yüz yüze eğitimle ilgili gerekli koşuları sağlamak durumundasın. Yöneticilerimizi, velilerimizi ve elbette öğrencilerimizi bu çaresizlik ve yalnızlık duygusundan kurtarmak zorundasın.
İSTANBUL’DAKİ VELİLERİN YÜZDE 82,6’SI ÇOCUKLARINA OKULDA VİRÜS BULAŞMASINDAN ENDİŞELİ: Araştırmamıza göre İstanbul’daki velilerin yüzde 82,6’sıçocuklarına okulda virüs bulaşmasından endişelidir. Velilerin yüzde 78,7’si alınan önlemleri yeterli görmediğini belirtmektedir. Çocuklarımızın sağlık hakkını, eğitim hakkını kimsenin plansız yönetimine, tesadüflere veya beylik cümleler ile açıkladıkları temennilerine bırakmayacağız. Çocuklarımıza, gençlerimize karşı sorumluluğumuz var. Ve bu sorumlulukla aylık periyotlar halinde bu çalışmayı yapacak iktidara sorumluluklarını hatırlatacak ve yüz yüze eğitimin sürekli hale getirilip tamamlanması için sürekli gündemde tutacağız.”
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.