CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “Enerjide Avrupa ne alemde, dünya ne alemde, görmüyor musunuz?" açıklamasıyla ilgili olarak, "Erdoğan, çıkmış milletin karşısına toz pembe tabloyu bir kenara bırakarak, çünkü gerçeği görmeye başladı, ‘Dünyada her şey çok kötüye gidiyor, dolayısıyla bizde de kötüye gidecek’, şimdi bunun altyapısını oluşturmaya çalışıyor. Erdoğan bir altlık oluşturuyor şimdiden, ‘Dünya kötüye gidiyor, biz de kötüye gidebiliriz, vatandaş buna hazırlıklı olsun’ diye. Saray kötüye gitmiyor, vatandaş kötüye gidiyor, ekonomi kötüye gidiyor, pek çok sorun var. Biz bu sorunları hatırlatmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Partisinin İstanbul'da düzenlediği "Türkiye Kültür Stratejisi Forumu"na katılan CHP lideri Kılıçdaroğlu, çalışmalara verilen arada basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

"İKTİDAR KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİL"

Kılıçdaroğlu, "Konuşmanıza "İktidara geldiğimizde" mesajı ile başladınız. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın il toplantısında bununla ilgili bir açıklaması var, "Ülke yönetimine talip olduklarını söylemekten vazgeçmeleri kendileri için daha iyi" dedi. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine, "İktidar kimsenin tekelinde değil. Orada oturuyorsa halkın sayesinde oturuyor, milletin sayesinde oturuyor. Her siyasi partinin kuruluş nedeni iktidara talip olmaktır. Eğer demokrasi kültürü bu kadar geriye gitmişse bir kişinin zaten o kişinin Türkiye’yi de yönetemeyeceği açıktır. Nitekim de yönetilmiyor Türkiye, savruluyor" diye konuştu.

"ERDOĞAN PAZARDA ALIŞVERİŞ YAPANLARI DEĞİL SARAYDAKİLERİ GÖRÜYOR"

Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "3600 ek göstergeyi getireceğiz" açıklaması ve bunu söylerken işçinin halinden memnun olduğu yolundaki söylemi ile ilgili de şu değerlendirmeyi yaptı:

"Saraydakiler bir yerden, üç yerden, beş yerden aylık alanların hepsinin durumu iyi. Onlar memnunlar, çünkü Erdoğan, sadece onları görüyor. Erdoğan, pazarda alışveriş yapan işçiyi de görmüyor, emekliyi de görmüyor, ev kadınını da görmüyor. Onun gördüğü sadece Saray. Bakıyor saraydakilerin sorunu yok, o zaman diyor herhalde "Türkiye’de hiç kimsenin sorunu yok." Saray ayrı Türkiye ayrı. Bu ayrımı Erdoğan’ın çok net görmesi lazım.

“BEN SÖKE SÖKE 3600 EK GÖSTERGEYİ GETİRTECEĞİM. ERDOĞAN, GETİRMEYE MECBUR OLACAK”

3600 ek göstergeyi ilk dillendiren benim. Erdoğan'ın hazırladığı seçim bildirgesinde onlar da 3600 ek gösterge vereceklerini ifade ettiler. Yıl 2018, hangi yıldayız 2021. Hala getirmiyor. Kaç yıl oldu, neden getirmiyor? Ben söyledim, getireceğini söylüyor. Ben söke söke 3600 ek göstergeyi getirteceğim. Erdoğan, getirmeye mecbur olacak. Getirmezse biz getireceğiz, bu kadar açık."

"ERDOĞAN, GERÇEĞİ GÖRMEYE BAŞLADI"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, “Enerjide Avrupa ne alemde, dünya ne alemde, görmüyor musunuz?" açıklamasıyla ilgili bir soruya da yanıt veren Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın "Dünyada her şey çok kötüye gidiyor, dolayısıyla bizde de kötüye gidecek" şeklindeki bir düşüncenin altyapısını oluşturmaya çalıştığını vurguladı.

“ERDOĞAN BİR ALTLIK OLUŞTURUYOR ŞİMDİDEN”

Kılıçdaroğlu, sorunları hatırlatmaya devam edeceklerini belirterek şöyle konuştu:

"Erdoğan, Türkiye’yi yönetemiyor. Buradan bütün vatandaşlarıma açık ve net ifade etmek istiyorum, yönetemiyor. Kara kışa gireceğiz, kara kış ekonomisini yaşayacak bu ülkenin insanları. Elektrik parasını, doğal gaz parasını, su parasınıödeyemeyecek duruma gelecek. Erdoğan, çıkmış milletin karşısına toz pembe tabloyu bir kenara bırakarak, çünkü gerçeği görmeye başladı, ‘Dünyada her şey çok kötüye gidiyor, dolayısıyla bizde de kötüye gidecek’, şimdi bunun altyapısını oluşturmaya çalışıyor. Hiçbir ülke, hiç kimse bizim halkımızın çektiği kadar zulüm çekmemiştir. Dolayısıyla Erdoğan bir altlık oluşturuyor şimdiden, ‘Dünya kötüye gidiyor, biz de kötüye gidebiliriz, vatandaş buna hazırlıklı olsun’ diye. Saray kötüye gitmiyor, vatandaş kötüye gidiyor, ekonomi kötüye gidiyor, pek çok sorun var. Biz bu sorunları hatırlatmaya devam edeceğiz.

Şu gerçek, kötü yönetiliyoruz evet ama hiç kimsenin umutsuz olmasını istemiyorum. Herkes şunu kafasının bir yerinde tutsun: Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yok. Bütün sorunları kararlılıkla inançla, halktan yana ve halktan güç alarak çözeceğiz."