Eczacı olan eşinin, koronavirüse yakalanarak yaşamını yitirmesi nedeniyle meslek şehidi sayılmasını isteyen Seda Özkan Durmuş, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) verdiği ret yanıtını eleştirerek, “34 yaşında eczanesinde bir fiil çalışırken kaybettiğim eşim için SGK tarafımdan başvuru isteyip dün reddetti. 1,5 yaşında oğlumuz mevcut. Benim eşim meslek şehidi değil de ne?” dedi.

Koronavirüs nedeniyle 11 Nisan 2020’de hayatını kaybeden eczacıİsmail Durmuş’un eşi Seda Özkan Durmuş, 34 yaşında koronavirüs nedeniyle yaşamını yitiren eşinin meslek şehidi sayılması için yaptığı başvurunun SGK tarafından reddedildiğini duyurdu. Seda Özkan Durmuş, eşinin mesleğini yaparken koronavirüse yakalanıp yaşamını yitirdiği için meslek şehidi sayılması gerektiğini belirtirken, sosyal medya hesabından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’yı, parti liderlerini, belediye başkanlarını, futbol kulüplerini etiketleyerek sesini duyurmaya çalıştı. Durmuş’un sosyal medya paylaşımışöyle:

“11 nisanda covid-19 nedeniyle vefat eden Ecz. İsmail Durmuşun eşiyim. 34 yaşında eczanesinde bir fiil çalışırken kaybettiğim eşim için SGK tarafımdan başvuru isteyip dün reddetti. 1,5 yaşında oğlumuz mevcut. Benim eşim meslek şehidi değil de ne?”

“ ‘BİZ MESLEK HASTALIĞI OLARAK KABUL ETMİYORUZ’ DEMENİN BAŞKA YOLU”

Daha önce Adana Eczacılar Odası Başkanlığı da yapan CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, tüm sağlık çalışanları için bir kez daha yetkililere seslenerek şu çağrıyı yaptı:

“Sağlık emekçileri bir bütündür. İçerisinde doktoru, hemşiresi, sağlık teknisyenleri, diş hekimleri, eczacısı bu bütünün parçalarıdır. Pandemi mücadelesinde bu kesimler, savaşın en ön cephesinde yer aldı. O nedenle en fazla bulaş, sağlık camiasında gerçekleşti. 10 katı daha fazla diğer kesimlere göre. 400’e yakın sağlık emekçisi vefat etti. Bu nedenle biz, sağlık emekçileri için Covid-19’un bir meslek hastalığı olması gerektiğini ifade ettik. Yetkililer de başvurularda ‘Biz zaten bunu yerine getiriyoruz’ diye ifade ettiler. Ancak son örnekte olduğu gibi, bir eczacının vefatı sonrası, ailesinin başvurusunda eczacının Covid-19’u eczanesinde mi yoksa başka bir yerde mi kaptığına ilişkin bir belge istenmektedir. Yani illiyet bağı istenmektedir. Bunun karşılanması mümkün değildir. Ne hekim için ne hemşire için ne de diğer sağlık çalışanları için. Bu ‘biz meslek hastalığı olarak kabul etmiyoruz’ demenin bir başka yoludur. Bu büyük bir vicdansızlıktır. Hani sağlıkçıların hakkıödenmezdi? Buyurun size bir fırsat… Meslek hastalığını kabul edin. İlliyet bağı gibi vicdansızca bir kural ortaya koymayın.”

“İLLİYET BAĞI ARAMAK VİCDANSIZLIK”

Bulut, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na soru önergesi de verdi. İlliyet bağı aramanın vicdansızlık olduğunu belirtenn Bulut, bir yılı aşan pandemi süreci boyunca 30 bine yakın sağlık çalışanının enfekte olduğunu, 400’e yakın sağlık çalışanın da hayatını kaybettiğini belirtti. Sağlık Bakanlığı tarafından Covid-19’un meslek hastalığı olarak kabul edilmesi için illiyet bağı-yani virüsün görev başında mı yoksa dışarıdan veya aile arasında mı kapıldığı- aranmasışartı getirildiğine dikkat çeken Bulut, Bakan Koca’ya şu soruları yöneltti:

-Covid-19 nedeniyle iş göremez hale gelen ya da yaşamını yitiren kaç sağlık emekçisi vardır? Mesleklerine göre dağılımı nedir?

– Covid-19 meslek hastalığı kabul edilerek bu sağlık emekçilerinden kaçının özlük hakları sağlanmış ve kaçının maaşları bağlanmıştır?

-Başvurduğu halde maaş bağlanmayan sağlık çalışanı sayısı kaçtır? Maaş bağlanmama gerekçesi nedir?

-Pandemide hayatını kaybeden ya da iş göremez hale gelen kaç eczacı ve çalışanının özlük hakları sağlanmış ve kaçına maaş bağlanmıştır?

-Başvurduğu halde maaş bağlanmayan eczacı ve çalışanı sayısı kaçtır? Maaş bağlanmama gerekçesi nedir?

-Koronavirüsün illiyet bağı aranmaksızın doğrudan meslek hastalığı sayılması için herhangi bir girişimde bulunacak mısınız?”