MİTHAT SANCAR: "HDP OLMADAN HALKÇI BİR YÖNETİMİN KURULMA ŞANSI YOK"
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Artık sadece kaybettirme değil kazanma hedefini de herkesin önüne açık ve net koyması gerekiyor. Biz, seçimlerde tüm ülkeye, tüm topluma, tüm halklara...
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, "Artık sadece kaybettirme değil kazanma hedefini de herkesin önüne açık ve net koyması gerekiyor. Biz, seçimlerde tüm ülkeye, tüm topluma, tüm halklara ve özel olarak Kürt halkına kazandıracak yolları inşa edeceğiz” dedi. “HDP olmadan halkçı bir yönetimin kurulma şansı ve imkanı olmadığını da aklı başında herkes görüyor" diyen Sancar, eylül ayında, yol haritalarını ortaya koyan bir deklarasyon yayınlayacaklarını açıkladı.
HDP’nin eş genel başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, il başkanları ile Ankara’da bir toplantı yaptı. HDP Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda konuşan Sancar, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Mithat Sancar'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
MORALİMİZİ HALKIN DESTEĞİNDEN ALIYORUZ: “Bundan yaklaşık 2 ay önce yeni programı uygulamaya başlamıştık. Sahaya çıkarken belli hedeflerimiz vardı. HDP’nin yeni dönemde nasıl bir yol izleyeceğine dair bizi dahil etmeyen tartışmaları, her kesim her platformda yürütüyor. Bizim asıl zeminimiz halktır ve halkımızla tartışmak, halkımızla istişare etmek ve onların görüş ve önerilerini almak için yola çıktık. Gördük ki halkımız, HDP’ye yönelik bütün insafsız baskılara rağmen partisine inançla ve kararlılıkla sahip çıkıyor. Moral yüksek, kararlılık sağlam. Biz moralimizi de inancımızı da halkın bu desteğinden ve cesaretinden alıyoruz. Her gün yeni operasyonlarla uyandığımız böyle bir dönemde il ve ilçe teşkilatlarımız dimdik ayakta.
SEÇİMLERLE İLGİLİ TUTUM: Biliyorsunuz HDP’nin seçimlerde ne yapacağı merak ediliyor, konuşuluyor. Seçimlerle ilgili tutumumuzun temelinde yeni bir başlangıç yapma hedefi yatıyor. Biz, seçimleri önemsiyoruz elbette. Bu seçimlerin ülkenin geleceği açısından çok önemli bir rol oynayacağını, etki yaratacağını sahadaki buluşmalarımızdan büyük bir memnuniyetle gördük. Halkımız, seçim ne zaman yapılırsa yapılsın, seçim hangi şartlar altında gerçekleşirse gerçekleşsin buna hazırdır. Kapatma davası, gündemimizde bu açıdan yoktur. Yani kapatma davasının, siyasi gücümüzü Türkiye’nin geleceğini belirleme konusunda kullanmamıza engel olması söz konusu değildir.
EYLÜL AYINDA DEKLARASYON YAYINLAYACAĞIZ: Yine gördük ki halkımız, HDP'nin her türlü imkanı kullanarak siyasi gücünü ülkenin geleceğini belirleme noktasında kullanacağına tamamen güveniyor. Bu güveni boşa çıkarmayacağız. Bundan sonra diğer kurullarımızla toplantılar yapacağız. Parti Meclisi’mizi, Kadın Meclisi’mizi toplayacağız. Elbette MYK toplantımız olacak. Elbette Meclis grubumuz ile de bir araya geleceğiz. Böylece istişareleri tamamlayıp kararlılığımızı, bu başlıklarla ilgili temel yaklaşımımızı bir metne dökeceğiz, bir deklarasyon yayınlayacağız. Deyim yerindeyse yol haritamızı ortaya koyan deklarasyonu eylül ayı içinde tamamlayıp halkımızla paylaşacağız.
SADECE KAYBETTİRME DEĞİL KAZANMA HEDEFİ: HDP’nin siyasi olarak kilit güç olduğunun farkında sadece biz değiliz, herkes bunun farkında. Bu seçimleri, ülkeye, ülkenin halklarına ve topluma kazandırmanın önemli bir imkanı olarak değerlendiriyoruz. Evet, iktidara kaybettirme hedefimiz devam ediyor. Artık sadece kaybettirme değil kazanma hedefini de herkesin önüne açık ve net koyması gerekiyor. Biz, seçimlerde tüm ülkeye, tüm topluma, tüm halklara ve özel olarak Kürt halkına kazandıracak yolları inşa edeceğiz. Bunu, sizden aldığımız fikir ve destekle mutlaka da başaracağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Gerçek demokrasi, güçlendirilmiş parlamenter sistemi içeriyor; katılımcılığı güçlendirmeyi, denetim mekanizmalarını sağlamlaştırmayı gerektiriyor. Ama gerçek demokrasi, aynı zamanda işleyen bir güvenceli yerel demokrasiyi de gerektiriyor. Buna bütün ülkenin ihtiyacı vardır.
DEVLETÇİ RESTORASYON DEĞİL HALKÇI YÖNETİM: Muhalefet dediğimiz zaman, mevcuttan canı yanan, mevcut iktidardan rahatsız olan, bu düzenden acıçeken bütün kesimleri kastediyoruz. Demokrasi ittifakı, ancak toplumun en geniş kesimlerini kapsamakla anlam kazanabilir. Bizim, devletçi bir yenilenmeye değil halkçı bir yönetimin inşasına ihtiyacımız var. HDP, halkçı bir yönetimin inşasında temel güç olarak her türlü görev ve sorumluluğu üstlenmeye hazırdır. Evet, devletçi restorasyon değil, halkçı yönetim istiyoruz. Bu seçimler de bunun için ciddi bir imkandır. HDP olmadan halkçı bir yönetimin kurulma şansı ve imkanı olmadığını da aklı başında herkes görüyor.
İSTİŞARELERİMİZ DEVAM EDİYOR: İşte biz bu yeni dönemde yeni başlangıcı Türkiye’nin yönetimine ortak olarak gerçekleştirmek istiyoruz. Başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halkları için Türkiye’de yeni kurucu aklın parçası olmaya hazırız. Değişimde etkili olacak her çevreye, sorunların çözümünde rol alacak her aktöre çağrımız olacaktır. İstişarelerimiz devam ediyor. Biz, bunu oturup parti genel merkezinde belirleyecek değiliz. ‘Önce sokakta halkla istişare edeceğiz’ dedik bunu yaptık."
PERVİN BULDAN: 1 EYLÜL'DE ÇAĞRI YAPACAĞIZ
Toplantının basına kapalı kısmında konuşan Eş Genel Başkan Pervin Buldan’ın ise 1 Eylül buluşmalarının önemine işaret ederek, “Kürt sorununa ilişkin 1 Eylül’de yapacağımız çağrılar ve daha sonraki çalışmalarımızda Kürt sorunuyla ilgili görüşlerimizi ve çözüm önerilerimizi kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz. Bu dönem, gerçekten artık Kürt halkının ve Türkiye halklarının AKP’yi yeneceği dönem olacaktır. Bir erken seçim gündemi hep vardır. Kazanacağımız günlere az kaldı” dediği öğrenildi.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.