TUNAKAN YILDIRIM

Karabük’ün Safranbolu ilçesine adını veren, kozmetik ve gıda sektörlerinde kullanılan coğrafi işaretli safran çiçeğinin hasadına başlandı. Her yıl ekim ayının 15’inde başlayan fakat bu yıl soğuk havaların etkisi ve yağışların fazlalığı sebebi ile erkene alınan safran çiçeği hasadı yaklaşık 45 gün sürecek. Geçen yıl kilogramı 40 bin TL olan ürünün bu yıl 50-60 bin TL olması bekleniyor.

İlçenin YukarıÇiftlik Köyü, Keten Mahallesi’ndeki 27 dönüm arazi üzerinde 6 yıldır safran üreten İsmail Yılmaz, “Bu sene biraz erken başladıçiçeklenme. Hava erken soğudu yağmur da iyi aldı bölgemiz, 1 Ekim itibari ile çiçeklenmeye başladı. İyi bir alanda, büyük bir alanda bu üretimi yapıyoruz. Daha da büyüteceğimizi umuyorum. Çünkü yerimiz müsait. 20-25 kilogram arasında ürün bekliyoruz, sezon sonunda bu rekolte belli olur. Fiyat da 50-60 bin TL gibi kilogram fiyatının olacağı görülüyor" dedi.

“YEMEKLERDE DE KİMYA SANAYİSİNDE DE KULLANILIYOR”

Yılmaz, ürettiği bitkiyi şöyle anlattı:

"Yemeklerde çok kullanılıyor. Safranbolu’nun özellikle safran çayı meşhur. 1 gram safrandan 80-100 bardak çay yapılıyor zaten. 40-50 porsiyon safranlı yemek yapabiliyorsunuz. Pilavlarda, çorbalarda, et yemeklerinde, tavuk soslarında, makarnada, balıkta buna benzer şekerlemelerde safran kullanılıyor. Kimya sanayisinde kumaş boyasında da kullanılıyor.

“İLÇEMİZ, İSMİNİ BU BİTKİDEN ALIYOR”

Biz ilk 3 yıl Amerika’ya verdik, bir firmaya vermiştik aracı kurumla. 2. Yıl Endonezya’ya gönderdik, genellikle oradan çok gelmeye başlamışlardı, Safranbolu’ya uzak doğulular çok geliyordu bir sonraki yıl onlara iyi safran sattık. Ama bu 2 yıldır Pandemi döneminde sürekli Arap ülkelerine, Kuveyt, Katar, Dubai bunlar ağırlıklı geliyorlar. Safranbolu ismini safrandan alıyor, böyle bir şehirde Dünya’da yok. Bu safranın buradaki üretimini hem de tüketimini çok tetikliyor. Türkiye’de safran üreten yerler var tabi soğanı zaten biz veriyoruz ama üreten herkes Safranbolu’ya ürününü pazarlıyor, satıyor. Almak isteyen de Türkiye’den ve Dünya’dan Safranbolu’ya geliyorlar. Bu bizim açımızdan iyi, bölgenin nabzını tutabiliyoruz.”