İzmir'de 1959 yılında açılan, geçmişte filmlere de sahne olan Buca Cezaevi, şehir merkezinde kalması, bina yaşı ve ihtiyaca cevap verememesi nedeniyle kapatıldı. Cezaevi, "Ben Doğarken Ölmüşüm" ve "Susuz Yaz" gibi filmlere de sahne olmuştu.
İzmir Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu (Buca Cezaevi), 62 yıllık hizmetin ardından kapatıldı. 1959 yılında bin 300 kişilik açılıp daha sonra kapasitesi 3 bin 200'e çıkarılan cezaevi, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç'ın çabaları ve İzmirliler'in talebiyle bina yaşı, şehir merkezinde oluşu ve ihtiyaca cevap verememesi nedeniyle kapatıldı.
Buca Cezaevi 30 Ekim depremi sonrası Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün imzasıyla hükümlülerin başka ceza infaz kurumlarına nakledilmesi ile boşaltılmıştı. Bakan Gül, 12 Temmuz'da İzmir ziyaretinde, "Buca Cezaevi alanınıİzmir'e yakışır bir şekilde değerlendireceğiz" açıklamasını yapmıştı.
Hizmete girdiği dönemde terör, çocuk, adli ve kadın suçluların da kabul edildiği Buca Cezaevi daha sonra sadece adli yetişkin hükümlüleri barındırdı.
Yeşilçam sinemasında "Ben Doğarken Ölmüşüm" ile "Susuz Yaz" gibi filmlere de sahne olan cezaevinin yerine konut ve yeşil alanların yer alacağı bir proje hazırlandığıöğrenildi.