CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, TBMM’de görüşülmeye başlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifine ilişkin, "Bütün meseleyi öğretmenleri bu şekilde kategorize ederek çözecekseniz. Milli eğitimin bütün sorununu, yani bu şekilde alttan yukarıya üç basamak koymuşsunuz… Kim başöğretmen olacak, kim uzman olacak? Bu alanda da düzenlemenin nasıl yapılacağı belli değil. Burada da birtakım liyakat, birtakım başka işler devreye girecek; bazı yandaş vakıf ve cemaat önermeleri girecek" dedi.
Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda bugün görüşülüyor. Mustafa Adıgüzel, Komisyon’da söz alarak şunları söyledi:
SAYIN ERDOĞAN NEREYE BAKTINIZ MERAK EDİYORUM: “Tarih 3 Aralık 2021, Sayın Erdoğan diyor ki "Öğretmenlerimizi ülkemiz tarihinde ilk kez kapsamlı -altını çiziyorum- yenilikçi, bütüncül -yine altını çiziyorum- bir meslek kanununa kavuşturacağız. Öğretmen camiamızın şimdiden büyük bir hüsnükabul ve sevinçle karşıladığını görüyoruz’. ‘Öğretmen camiamız’ derken kimi kastediyor, kimin sevindiğini merak ediyorum. Neden? Çünkü öğretmen camiası burada. Bakın, bütün sendikaları size söylüyorum: Bütün öğretmen sendikaları burada, bütün öğretmenler burada. Sayın Erdoğan'ın "büyük bir hüsnükabulle, sevinçle karşıladı öğretmenler" dediği öğretmenler kim, ben merak ediyorum. Ve "sevinçle karşılandığını görüyorum" demiş. Yani ne gösterdiniz Sayın Erdoğan, nereye baktınız, bakıttınız merak ediyorum.
BUNDAN HERKES PİŞMAN OLACAK: Ben size birkaç meslek kanununun örneklerini vermek istiyorum. Türk Tabipleri Birliği Kanunu 74 madde, Türk Diş Hekimleri Birliği Kanunu 66 madde, Veteriner Hekimler Kanunu 87 madde, Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun 51 madde, Avukatlık Kanunu tam 232 madde. Öğretmenlik Meslek Kanunu diye getirdiğiniz tasarının yürürlük ve geçici maddelerini çıkarırsanız 9 madde. Yani kendinizle çelişiyorsunuz, Allah'ınızı severseniz. Yani burada bu beklentiyi karşılıyor mu getirilen şey? Ya bu, sizin içinize siniyor mu? Bu, sizin içinize sinmiyor. Şu anda telefonlarınıza öğretmenlerden yüzlerce mesaj yağdığını ben biliyorum. Gelin, bakın, burada ihtisas sahibi insanlar var. Sonuçta öğretmen, hepimizin öğretmeni, hepimizin çocuklarını eğitiyor. Gelin, bu işi beraber yapalım. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu biz verdik, iki yıldır raflarda duruyor. Ondan da faydalanın. Siz getirin, siz önümüze getirin bakalım, beraber bu işi yapalım. Yani bu tek başına, oldubittiye getirerek çıkartılan şey hiçbir şey olmayacak. Sonra bundan herkes pişman olacak, siz de pişman olacaksınız. Sonra da Sayın Erdoğan, yine bir kere daha bürokratları tarafından ya da bazı çevreler tarafından kandırıldığını görecek.
BU BİR YARIŞMAYSA HER BOYU KOYALIM: Şimdi, burada bir kariyer basamağı atlamasından bahsediliyor. Zaten topu topu 9 maddenin hepsi de bu konuyla alakalı. Şimdi, bütün meseleyi, öğretmenleri bu şekilde kategorize ederek çözecekseniz. Milli eğitimin bütün sorununu, yani bu şekilde alttan yukarıya üç basamak koymuşsunuz… Bütün milli eğitimin sorunu böyle çözüldü; bunu biraz daha arttırın, şekillendirelim. İşte, "baş" koymuşsunuz. Bu bir yarışmaysa baş altı, deste, küçük, orta, tozkoparan, her boyu koyalım buraya. Ondan sonra bu işi bu şekilde çözeceksek bütün eğitimin sorunlarını çözelim. Yani bakın, kim başöğretmen olacak, kim uzman olacak? Bu alanda da düzenlemenin nasıl yapılacağı belli değil. Burada da birtakım liyakat, birtakım başka işler devreye girecek; bazı yandaş vakıf ve cemaat önermeleri girecek. Şimdi, bir de bu işin veliler tarafı var. Velileri de yarıştıracaksınız? Bakın, veliler "Benim öğrencim başöğretmende okusun, uzmanda okusun’… Orayı da parçalayacaksınız. Bu, iş barışını da iç barışı da bozacak arkadaşlar. Bunu görmeniz lazım.”