Ankara Barosu; Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu kararı ile Ankara’da iki nolu baronun kurulması için yapılan kuruluş işlemleri ile ilgili “TBB Yönetim Kurulu kararındaki ‘dilekçe ve eklerinde sunulan bilgi ve belgelerin doğruluğu ve sahihliği konusunda sorumluluğun dilekçe sahiplerine ait olduğu’ şeklindeki ibarenin dilekçe sahipleri ile birlikte cezai sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağını hatırlatırız” açıklamasını yaptı.
Ankara Barosu, çoklu baro sistemi ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklama şöyle:
“Baroları niteliksizleştirme, kimliksizleştirme ve seslerini kısma çabalarının vücut bulduğu ve internet sayfasına eklenen yeni baro kurma butonları ile Türkiye Barolar Birliği Başkanı tarafından büyük bir sevinçle karşılanan çoklu baro projesi, uzun süredir meslektaşlarımızın direnişi ile karşılaşmış ve Ankara’da tahakkümün büyük bir başarısızlığına dönüşmüştür.
14.10.2021 tarihinde oyçokluğuyla alınan TBB Yönetim Kurulu kararı ile Ankara’da iki nolu baronun kurulması için Avukatlık Kanunu’nun 77. maddesine aykırı olarak gerekli inceleme yapılmaksızın kuruluş işlemlerini yerine getirmek üzere Kurucular Kurulu’na yetki verilmesi kararı da TBB Başkanının bu konudaki iştahını bir kez daha ortaya koymuştur. TBB’ye sunulan liste, kamuoyuna yansımış ve yapılan çok basit bir inceleme ile çok sayıda ismin başka barolara kayıtlı olduğu gibi usulsüzlükler görülmüş, başvurunun bu hali ile yasal koşulları taşımaması nedeni ile Baromuzca işlemin iptali için dava açılmasına karar verilmiştir.”
“CEZAİ SORUMLULUK ORTADAN KALKMAZ”
TBB Yönetim Kurulu kararındaki ‘dilekçe ve eklerinde sunulan bilgi ve belgelerin doğruluğu ve sahihliği konusunda sorumluluğun dilekçe sahiplerine ait olduğu’ şeklindeki ibarenin dilekçe sahipleri ile birlikte cezai sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağını, hukukçu olan TBB Başkanı ve olumlu oy kullanan Yönetim Kurulu üyelerine hatırlatır, cezai ve hukuki tüm sürecin Baromuzca etkin şekilde takip edileceğini kamuoyuna arz ederiz.
“BASKIYA BOYUN EĞMEYEN AVUKATLAR CEZALANDIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Çoklu baro adı altında yürütülen baroları niteliksizleştirme ve savunma makamını itibarsızlaştırarak bağımsızlığını ortadan kaldırma çabası, sistematik bir mobbingi, tehdidi ve korkuyu kendine araç yapmış; meslektaşlarımızı işleriyle ve haliyle hayatlarıyla tehdit etmesine rağmen yeterli sayıyı bugüne kadar bir türlü sağlayamamış, sağlayamadıkça da baskının sınırlarını her gün bir adım öteye taşımıştır. Bu çerçevede, kurulmaya çalışılan ikinci baroya geçmedikleri için BOTAŞ’ta sözleşmeli olarak görev yapan bazı meslektaşlarımızın iş akitlerine son verildiği öğrenilmiştir. Baskıya boyun eğmeyen avukatların sözleşmelerinin feshedilerek işsizlikle ‘cezalandırılmaya’ çalışılmaları aslında tüm topluma verilmeye çalışılan bir gözdağıdır ve tam da ikinci baroların varlık sebebini ortaya koymaktadır.
Amaca giden her yolun mubah olduğu ve bu yola insanların hayatlarıyla oynamanın da dahil olduğu tahakküm çabasının raf ömrü, korku düzeninin devamı kadardır ve bu baskının failleri, hukuk tarihinde utançla anılacaktır. Her türlü tehdide karşın meslek örgütünün parçalanmasına imza vermeyi reddeden meslektaşlarımızın direnişi ise sonsuza kadar saygıyla hatırlanacaktır.
Ankara Barosu avukatları yalnız değildir. Bu sebeple, baskıya maruz kalan, sözleşmelerinin feshi ya da sürülme ile tehdit edilen tüm meslektaşlarımızın yanında mücadele edeceğimizin bir kez daha altınıçizerek, sözleşmeleri feshedilen meslektaşlarımızın hukuki süreçlerinde baştan sona yanlarında olacağımızı, süreci sonuna kadar büyük bir kararlılıkla takip edeceğimizi tüm kamuoyuna arz ederiz.”