AKP'nin kurucularından ve eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, "Reisçi geçinip de aslında Tayyip Bey’e en çok zarar veren onu toplumdan, partisinden izole etmeye gayret eden kişiler var ve maalesef bunlar çok da uzakta değil" açıklamasını yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde başlatılan "özel teftiş" ile ilgili ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu eleştiren Arınç, "Bu şekliyle giderse, Ekrem Bey önümüzdeki seçim İstanbul'a belediye başkanı olmak isterse hiçbir şey yapmasına gerek kalmadan, emin olun yüzde 50'nin üstünde gelir" dedi.
AKP kurucularından olan; TBMM Başkanlığı, başbakan yardımcılığı ve en son Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliği yapan Bülent Arınç, dün katıldığı bir TV programında gündeme ilişkin açıklamalar yaptı.
Arınç şunları söyledi:
"REİSÇİ GEÇİNİP TAYYİP BEY'E ZARAR VEREN KİŞİLER ÇOK UZAKTA DEĞİL"
"Reisçi geçinip de aslında Tayyip Bey’e en çok zarar veren onu toplumdan, partisinden izole etmeye gayret eden kişiler var ve maalesef bunlar çok da uzakta değil. Onlara göre iyi yaptıklarını düşünüyorlar, ama ben iyi olan şeyin kendileriyle istişare edildiği zaman doğruyu konuşan acı da olsa hakikati söyleyen, onun iyiliğini istediği için doğru olanı tavsiye eden insanlar da olduğunu düşünüyorum. Ben böyle olmaya çalıştım, ama başarılı olamadım. Sonunda yüksek istişare kurulundan da ayrıldım. Kaldı ki orası da icrai bir organ değil, istişare organıydı. Fikirlerimizi söylüyorduk.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi 2017'den sonra değişti ve ben artık yokum. 2015 sonu, yani 2016'dan itibaren hiç partiyle ve hükümetle parlamentoyla ilişkisi kalmamış bir insanım. İsterseniz emekli siyasetçi deyin. Sıfatım ne olarak kaldı, eski meclis başkanı, eski başbakan yardımcısı, bunların içerisinden bana en çok başkanım diyorlar. Ben de bundan memnun oluyorum."
Arınç, bugün ise bir gazetecinin sorularını yanıtladı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde başlatılan "özel teftiş" ile ilgili şu açıklamayı yaptı:
"SÜLEYMAN SOYLU'YU YANLIŞ BULDUĞUMU İFADE ETMELİYİM"
"Endişeli ve üzüntülüyüm. 2019'da İstanbul'da ilk seçim iptal edilip ikincisi yapılacağı zaman şiddetle muhalefet ettim. "Seçim kaybettirilmiş olsa bile beş sene sonra cumhurbaşkanı adayına hazır olun. İmamoğlu'nun hak kazanmadığı popülariteyi kendi elimizle vermeyelim" dedim. Korktuğum başıma geldi. Arzu etmediğim bir şekilde birilerinin telkiniyle seçim iptal edildi ve 850 bin oy farkıyla Ekrem Bey seçildi. Ekrem Bey'in önüne geçenler şunu düşünmüyorlar. Bu kişiye yanlış yaparsanız bizim halkımızın gönlünde mağduriyete karşı duyarlılık var. İkincisi, söylediklerinizin doğru olmadığı ortaya çıkarsa kendinizi yıpratırsınız. Yapılmak istenen şeyin hiçbir anlamı yok. Süleyman Soylu'yu yanlış bulduğumu ifade etmeliyim.
"EKREM BEY, BELEDİYE BAŞKANI OLMAK İSTERSE YÜZDE 50'NİN ÜSTÜNDE GELİR"
Bu şekliyle giderse, Ekrem Bey önümüzdeki seçim İstanbul'a belediye başkanı olmak isterse hiçbir şey yapmasına gerek kalmadan, emin olun yüzde 50'nin üstünde gelir. Ötesini düşünmek bile istemem. Kayyum da atasalar, dedikodularla onu yıprattıklarını da zannetseler, yıpranmaz, daha da güçlenir.
"SAYIN SOYLU YANLIŞ BİR SÖZ SÖYLEDİ, TÖVBE YAPMASI LAZIM"
Sayın Soylu, yanlış bir söz söyledi. "Bize yaptıran Allahtır" gibi... İnancımıza muhalif bir sözdür. Peygamberimizden sonraki fitne ve fesadın, halifelerin katline kadar giden yanlış bir düşüncenin ürünüdür bu sözler. Bilerek sarf ettiğini düşünmüyorum. Milletimize "Böyle bir söz sarf ettiğim için çok mahcubum" demesi lazım. İkincisi Allah'a karşı günaha girdi. Tövbe yapması lazım.”