Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faiz için söylediği “Bu konuda nas (kesin emir, yasak) ortada. Nas orada olduğuna göre sana bana ne oluyor” sözlerine ilişkin, “Madem faiz kötü bir şey, neden sıfırlamıyorsunuz. Öyle ‘nas’ deyip de insanların gönül dünyasına, vicdanına, kalbine bir dokunup kaçıp gitmek yok. İşte Amerika’da faiz sıfır. İşte Avrupa’da eksi. Madem ‘nas’ diyorsunuz, indirin faizi sıfıra, neyi bekliyorsunuz? Kötü kötüdür. Kötünün azı çoğu olmaz. Madem Sayın Erdoğan ‘nas’ diyor, önce devletin en temel varlık sebebi olan adaletin gereğini yerine getirsin” dedi.
Ali Babacan, partisinin Çorum İskilip ilçe kongresinde konuştu. Babacan, cumhurbaşkanı seçimine ilişkin 50+1 tartışmasıyla ilgili, “Ne olacak, oylar düştükçe 40+1’e mi indirelim? Gelecek sene daha da düşerse 30+1’e düşürelim, ne yapalım? Ne istiyorlar? 50+1 olmamış. Seçilirken iyi, seçilemeyecek duruma düştüğü anda ‘50+1 olmadı’. Ama hiç endişeniz olmasın. Acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle bugünkü iktidarla en kısa sürede vedalaşacağız. Müsait bir yerde inecekler” diye konuştu.
Babacan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
ARTIK O İKTİDARIN VAKTİ DOLMUŞTUR: “Türkiye bir yol ayrımına geldi dayandı. Dönülmez akşamın ufkundayız artık. İktidar ortaklarının dilindeki aritmetik hesaplarından anlıyoruz. Ülkenin meselelerini düşünmek yerine, ‘50+1 yanlış oldu’ diyerek seçim hesaplamalarına gömülmelerinden anlıyoruz. Ne zaman ki bir iktidar vatandaşına oy gözüyle bakar, ne zaman ki bir iktidar sorunların çözümüne değil de koltuğu garantileyecek hesaplamalara kafayı takar, işte o zaman artık o iktidarın vakti dolmuştur.
SEÇİLİRKEN İYİ SEÇİLEMEYECEK DURUMA DÜŞTÜĞÜ ANDA ‘50+1 OLMADI’: ‘50+1 olmadı’ diyorlar. Ne olacak, oylar düştükçe 40+1’e mi indirelim? Gelecek sene daha da düşerse 30+1’e düşürelim, ne yapalım? Ne istiyorlar? 50+1 olmamış. Seçilirken iyi, seçilemeyecek duruma düştüğü anda ‘50+1 olmadı’. Ama hiç endişeniz olmasın. Acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle bugünkü iktidarla en kısa sürede vedalaşacağız. Müsait bir yerde inecekler.
İŞİ OYUNCAĞA ÇEVİRDİLER: Koskoca ülke kilitlenmiş, normalde teknik bir çalışması olması gereken bir kurumun açıklayacağı rakamlara. Bugün biliyorsunuz Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu’yla her ay yaptığı gibi toplanıp bu ayki faiz kararını açıklayacak. Normal bir ülkede günlük yaşama pek de etkisi olmayan teknik bir işlemdir bu. Dünyada böyle bir şey yok. Bütün ülke kilitleniyor, ‘Merkez Banka’mız ne yapacak’ diye bakıyor. Bu bize özel. Ama biz tüm ülke, 84 milyon, yediden yetmişe ekran başına kilitleniyoruz, telefonlara herkes kilitleniyor ve kararı bekliyor. Gerçekten bu işi oyuncağa çevirdiler. Gerçekten şu anda bu ülkenin Merkez Bankası, Cumhurbaşkanı’nın elinde adeta bir oyuncağa dönüştü. Ekonominin gereklilikleriymiş, ülkenin gerçekleriymiş, bu kurum bağımsız olması gerekiyormuş, hiç birisinin şu anda esamesi yok. Umurunda değil.
ÖNCE ADALETİN GEREĞİNİ YERİNE GETİRSİN: Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu demişler. Şimdi, ‘laf dinlemiyor’ diye Merkez Bankası Başkanı’nı değiştiren Cumhurbaşkanı, herhalde uyardılar, ‘bir konuştunuz kur yine fırladı’ filan dediler, çıktı dışarda, ‘Merkez Bankası bağımsız’ diyor. Yarım saat önce konuştuğunu kendisi yalanlıyor. Buna kim inanır? Ha bu arada çok önemli bir konu, arada ‘nas’ diyor. Biliyorsunuz Merkez Bankası iki ay önce Sayın Erdoğan’ın talimatıyla faizi 19’dan 18’e indirdi. Geçen ay 18’den 16’ya indirdi. Bugün ne yapacak göreceğiz. Yüzde 19 faiz kötü bir faiz de şu andaki yüzde 16 iyi bir faiz mi? Değil. Madem faiz kötü bir şey, neden sıfırlamıyorsunuz. Öyle ‘nas’ deyip de insanların gönül dünyasına, vicdanına, kalbine bir dokunup kaçıp gitmek yok. İşte Amerika’da faiz sıfır. İşte Avrupa’da eksi. Madem ‘nas’ diyorsunuz, indirin faizi sıfıra, neyi bekliyorsunuz? Niye bekliyorsunuz? Kötü kötüdür. Kötünün azı çoğu olmaz.
Bilmiyor, bilen insanlarla da çalışmıyor, sorun burada. Bildiğini zannediyor. Yüksek faizi hiç kimse istemez. Ancak faiz de talimatla düşmez. Faiz güven ortamının sağlanması ile düşer. Faiz öngörülebilirlikle düşer. Faiz hukukla, adaletle düşer. Faiz liyakatli kadrolarla, istişare ile düşer. Ben diyorum ki madem Sayın Erdoğan ‘nas’ diyor, önce devletin en temel varlık sebebi olan adaletin gereğini yerine getirsin.”
Erdoğan’ın iş insanlarına “Alın krediyi ve yatırım yapın” sözleri için Babacan, “Talimatla yatırım olmaz, güvenle olur. Bugün ülkede, iş insanları arasında ‘çökmek’ tabiri kullanılıyor. ‘Aman malıma, fabrikama çökmesinler.’ Bu ülkede iş insanları, yatırımcılar, her an varlıklarına çökülme hissini, bu riski duyuyorlarsa yatırım yapmazlar. Varlıklarını, giderler başka ülkelerde değerlendirirler. Şu anda oluyor” tepkisini gösterdi.