Haber: DİLAN AYIRKAN - Kamera: ADEM KARABAYIR
Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Konservatuvar Bölümü'nün yeni akademik yılı ile Pera'daki yeni kampüsü törenle açıldı. Törende, oyuncu Rutkay Aziz, halk müziği sanatçısıÜmit Tokcan ve piyanist Gülsin Onay'a ‘Yaşam Boyu Onur Ödülü’ verildi.
BAU, Beyoğlu Pera'daki yeni konservatuar kampüs ile yeni akademik yıl açılışı dolayısıyla tören düzenledi. Törene, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları (BUEK) Başkanı Enver Yücel, BAU Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz, öğretim üyeleri, sanatçılar ve öğrenciler katıldı. Açılış töreni öncesinde katılımcılara yeni kampüs gezdirildi, öğrenciler ise caz ve opera konseri, tiyatro ve dans gösterisi gibi açılışa özel mini performanslar sergiledi.
Açılış töreninde, oyuncu Rutkay Aziz, halk müziği sanatçısıÜmit Tokcan ve piyanist Gülsin Onay'a Yaşam Boyu Onur Ödülü verildi.
"AMACIMIZ, HEDEFLERİMİZ BÜYÜK"
BUEK Başkanı Enver Yücel, törende yaptığı konuşmada, konservatuvar bölümüne Türkiye'nin her yerinden öğrenci seçmeye özen gösterdiklerini belirterek, "Türkiye'nin sesini evrensel dünyayla buluşturmayı amaçlıyoruz" dedi. Yücel, şöyle konuştu:
"Bu yıl konservatuvarımızın ikinci yılı. Birinci yılımız maalesef pandemiyle geçti. Bu yıl kapılarımızı açtık. Bu sefer yeni yerleşkede başladık. Rektörümüz başta olmak üzere sanat direktörümüz ve müdürümüz beni öyle çok heyecanlandırdılar ki şu anki yatırımlarımızı sanata yönlendirdik. Gördüğünüz bu yerleşke çok tarihi bir binadır. Ama bize bu yetmez dedik ve bu binanın içini dolduracak olan sanatçı hocalarımıza da ayda bir günlerini dahi bize vermeleri adına ricalarda bulunduk. Çünkü amacımız, hedeflerimiz büyük. Türkiye'nin her bir köşesinin sesini duyurmak istiyoruz. Bu nedenle Yüksekova'dan Edirne’ye, Sinop'tan Antakya'ya, Konya’dan Giresun'a kadar her bölgeden öğrencilerimizi seçtik.”
"HER YAŞ GRUBUNDA SANAT EĞİTİMLERİMİZ VAR"
Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz, konservatuvar bölümü ile sanat üzerine eğitimlerini tek bir merkezde toplamayı hedeflediklerini söyleyerek, şunları kaydetti:
"Biz, 4 yaşından itibaren yaşam boyu eğitim veren, Türkiye'de 300 eğitim kurumu olan, dünyada 4 kıtada 6 üniversitesi olan ve tüm dünyada 100’ün üzerinde uluslararası iş birliği bulunan 200 bin öğrencinin olduğu büyük bir eğitim camiasıyız. Avrupa'nın en büyük eğitim kurumuyuz. Tabii ki kültür ve sanat üzerine yatırımlarımız, eğitimlerimiz her yaş grubunda var. Ama artık konservatuvarla bunları bir merkezde toplamayı ve çok daha güçlü bir biçimde hem ülkemizde hem de dünyada örnek olmayı istiyoruz. Diğer konservatuvarların aynısı olmayacağız, olamayız. Çünkü yapay zekadan tutun sanal gerçekliğe kadar birçok farklı laboratuvarımız var. Aynı zamanda da yerelden evrensele, evrenselden yerele doğru geçiş yapabilecek bilgiye, beceriye, yetkinliğe ve donanıma sahibiz."
“TİYATRO SAHNEMİZİ ZOR GÜNLER YAŞAYAN ÖZEL TİYATROLARA, MÜZİSYENLERE AÇMAK İSTİYORUZ”
BAU Konservatuvar Direktörü Aslıhan Umar ise hem yetişkinler hem de çocuklar için ‘BAU Yarı Zamanlı Konservatuvar’ı açacaklarını duyurdu. Umar, konservatuvar bölümünde yer alan tiyatro sahnesini, pandemi döneminde zor günler yaşayan özel tiyatrolara, müzisyenlere açmak istediklerini de belirtti. Umar, şunları söyledi:
"Henüz iki yıllık, çok taze bir konservatuvarız. Pandemi döneminde sanatın iyileştirici ve birleştirici gücüne inanarak bu konservatuvarı kurduk. Ve iki yıldır öğrencilerimizle bu inancı taşıyoruz. Proje odaklı bir konservatuvarız. Öğrencilerimizi, kapıdan içeri girdikleri andan itibaren, deyim yerindeyse onları sahnelere attık. Öğrencilerimizin akademik alanda hem eğitim almalarını hem de aldıkları eğitimi uygulamalı alanda, projeleriyle desteklemelerini istiyoruz. Kuruluşumuzda farklı fikirleri olan pek çok akademisyeni, sahneden sanatçıyı ağırladık. Onların fikirlerini aldık. Çünkü doğru olana ulaşmanın, daima yolda olmak olduğuna inanıyoruz.
Yakın zamanda hem yetişkinler için hem çocuklar için BAU Yarı Zamanlı Konservatuvar’ı hayata geçireceğiz. ‘Sanatta doğru zaman, aslında sizin hissettiğiniz zamandır’ diyoruz. ‘Geç kalmadınız’ diyoruz yetişkinlere. Ses eğitimi, oyunculuk gibi pek çok alanda yaratıcı yazarlık, müzikal tiyatro gibi alanlarda iki yıllık eğitim programları hazırladık. Çocukları da unutmadık. Onlar için de dört yıllık yarı zamanlı bir konservatuvar programı hazırladık. Onun da heyecanı içerisindeyiz. Ve bu gördüğünüz güzel bina, tabii ki kültür yolunun üzerinde bir bina. O açıdan da ulusal, uluslararası pek çok projeye bu binada ev sahipliği yapmak istiyoruz. Sahne Peramız var. Pandemi döneminde en çok zararı gören sanatçılara burada destek olmak istiyoruz. Sahnemizi özel tiyatrolara, müzisyenlere açmak istiyoruz. Onlar için yeni bir alan yaratmak istiyoruz. ‘BAU Pera Sahne hepimizin’ diyoruz."