BESLENME UZMANI DİLARA KOÇAK: BİR İNSAN HAFTADA BİR KREDİ KARTI, ÖMRÜ BOYUNCA BİR ARABA LASTİĞİ YİYOR

Beslenme uzmanı, sürdürülebilir yaşam aktivisti Dilara Koçak'ın hazırladığı, “Sürdürülebilir Yaşam Günlüğü 2022” adlı ajanda kitap, Avrupa Birliği...

ESRA ALUS

Beslenme uzmanı, sürdürülebilir yaşam aktivisti Dilara Koçak'ın hazırladığı, “Sürdürülebilir Yaşam Günlüğü 2022” adlı ajanda kitap, Avrupa Birliği (AB) desteğiyle çıktı. Koçak, bir insanın haftada bir kredi kartı, 5 haftada bir elbise askılığı, yılda bir iş güvenliği bareti, ömür boyu da bir araba lastiği kadar plastik yediğini söyledi.  

AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ve Beslenme uzmanı, sürdürülebilir yaşam aktivisti Dilara Koçak, “Yaşanabilir Dünya, İklim Dostu Beslenme” etkinliğinde daha temiz bir dünyada, daha iyi bir yaşamın nasıl sağlanabileceğini anlattı. Etkinlikte ayrıca, Dilara Koçak tarafından hazırlanan ve AB Türkiye Delegasyonu desteğiyle yayınlanan “Sürdürülebilir Yaşam Günlüğü 2022” adlı ajanda kitabın tanıtımı yapıldı.

Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, etkinlikte yaptığı konuşmada, 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının sıfırlanması ve Avrupa'nın dünyanın ilk iklim nötr kıtası haline dönüştürülmesi için atılacak adımları aktardı.

"Dünyamız hasta onu korumamız gerekiyor" diyen Nikolaus Meyer-Landrut, şunları söyledi:

“BİREYSEL OLARAK ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPMALIYIZ: İlkim değişikliği hayatı da zorlaştırıyor. Sıcaklık derecelerini aşağıya çekmemiz ve plastiği azaltmamız gerektiğinin farkındayız. Sorunların hükümetler tarafından halledilmesini beklememeliyiz. Bunlardan bireyler olarak da sorumluyuz. Üstümüze düşeni yerine getirmemiz gerekiyor. Sıcaklığı öyle bir seviyenin altına düşürelim ki geri dönülemez sonuçları olmasın ve bu hasta gezegenimizi biraz da olsa toparlayalım iyileştirelim. Dilara hanımın hazırladığı günlüğü kullanarak bizler her gün sadece bir şey öğrenmekle kalmayacağız, aynı zamanda gezegenimiz ve kendimiz için yeni, güzel bir şeyler yapmayı da öğreneceğiz.  

TÜRKİYE’NİN HEDEFLER BELİRLEMESİ GEREKİYOR: Paris Anlaşması'nın ortaya koyduğu 1,5 derecenin altında kalma hedefi var. Bu sıcaklık, sanayi devrinin öncesi baz alarak hesaplanmıştır. Türkiye güzel bir adım atarak bu anlaşmayı imzaladı ama anlaşmayı imzalamak süreci tamamlamadı. Aslında yeni başladı. Bu noktada eyleme geçilerek hedefler belirlenmesi gerekiyor. Özel sektörün doğrudan bu konuda yatırım yapabilmesi için desteğe ihtiyacı var. Aynı zamanda dünya vatandaşlılarının farkındalığının artırılması da gerekiyor. İnsanlar daha az karbon emisyonu salan ürünleri talep etmeli. Bu şekilde mücadelede başarılı olabiliriz. Dünya vatandaşlarının tamamı o yeşil ajandayı benimsemeli buna sahip çıkmalı. İşte bu noktada da Dilara hanımın güzel kitabı da bütün yıl boyunca bize eşlik edecek güzel bir içerik olacak.”

Dilara Koçak sunumunda plastik kullanımının insan hayatını nasıl etkilediğini salona getirdiği otomobil lastiği, inşaat bareti, plastik tarak, askı ve kredi kartından örnekleme yaparak anlattı.

Dilara Koçak, şöyle konuştu:

“HER BİR SEÇİMİMİZ SADECE BİZİM İÇİN DEĞİL, GEZEGEN İÇİN DE ÖNEM TAŞIYOR: Küçük adımlarla bu büyük mücadeleye katkı sağlamamız gerekiyor. Bunun için bir ajanda hazırladım. Her 6 saniyede dünyada bir futbol sahası kadar orman yok oluyor. Ormansızlaşma arttıkça dünya ısınıyor. İzmarit atmamak, tedbirli olmak yetmiyor. Satın aldığınız bir üründe onun üstünde yazan gıda etiketini okuduğunuzda bazı ürünlerin aslında maalesef ormanların yok olmasına neden olduğunu görüyoruz. Bu sebeple her bir seçimimiz sadece bizim için değil, gezegen için de önem taşıyor.

BİR İNSAN ÖMRÜ BOYUNCA BİR ARABA LASTİĞİ KADAR PLASTİK YUTUYOR: Benim elimdeki araba lastiği ortalama bir insanın ömrü boyunca yuttuğu plastik miktarı. Ömrünüz boyunca işte bu kadar plastiği yutuyorsunuz. Büyükelçinin başındaki sarı baret de 1 yıl boyunca tükettiğimizi plastiği, simgeliyor. Buraya getirdiğim tarak da 3 haftada yuttuğumuz plastik miktarını, elbise askısı 5 haftada yuttuğumuz plastik miktarını, kredi kartı da her hafta yuttuğunuz miktarı temsil ediyor. Bunları aklımızda kalsın diye gösterdim.

ARTIK YEMEDİKLERİMİZDEN DE SORUMLUYUZ: Sadece yediklerimizden değil, arık yemediklerimizden de sorumluyuz. Gıdaların 3’te biri israf oluyor bu da karbon emisyonunun artmasına neden oluyor.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.

ÖZEL HABER Haberleri

MPL lisansı nasıl atpl'e dönüşür
Fırıldak Kubi Kime Denir?
Türkiye'de ilk metroyu kim yaptı?
Toplumun merak ettiği konular nelerdir?
Beyaz Leblebinin Faydaları Nelerdir?