CHP Genel Başkan Başdanışmanı Erdoğan Toprak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gittiği yerlerde yolunu kesip ‘Açız, işsiziz’ diyenlerin kafalarına ‘keyif çayı’ atarak seslerine kulak tıkaması, ‘toplumsal duyarsızlığın iktidarın zirvesinde zirveye çıktığının’ en somut ifadesi olarak karşımıza çıkıyor” dedi.
CHP Genel Başkan Başdanışmanı, İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, haftalık değerlendirme raporu hazırladı. TÜİK’in 2020 Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’nda ‘mutlak yoksulluğun arttığı’ tespitini değerlendiren Erdoğan Toprak, "Gelir dağılımındaki bozulma ve en alttaki yüzde 20’lik nüfus ile en üstteki yüzde 20’lik nüfusun payı arasındaki uçurumun büyümesi değişen yönetim sisteminde gelir ve sosyal adaletsizliğin derinleştiğini gösteriyor. Diğer deyişle mutlak yoksulluk yaşayan kesimler genişlerken, yoksulluk yaygınlaşıyor ve ülke nüfusunun yaklaşık üçte biri aşırı yoksulluk koşullarında yaşamını sürdürüyor" dedi.
Daha önce yayımlanan Dünya Bankası’nın Türkiye Ekonomik İzleme Raporu ile TÜİK araştırmasının örtüştüğüne dikkati çeken Toprak, “Dünya Bankası 2018-2020 arasında yoksulların sayısının 3 milyon kişi arttığını vurguluyor. Dünya Bankası, yoksulluk hesaplamalarında Türkiye’yi orta-üst gelir grubundaki ülkeler arasında sayıyor ve bu ülkelerde yoksulluk sınırını satın alma paritesine göre günlük 5,5, aylık 165 dolar üzerinden hesaplıyor. Dolayısıyla Rahip Brunson olayı ve ardından kur krizinin yaşandığı 2018 öncesinde nispeten daha istikrarlı olan döviz kuru, hatta bir dönem Dolar/TL paritesinin 1,5 liraya kadar indiği göz önünde tutulduğunda Dünya Bankası’nın 2003-2018 arası dönemde yoksulluğun azaldığı tespiti doğru bir hesaplama olarak görünüyor. Çünkü o dönemde kurlar düşük olduğu için Dünya Bankası’nın yoksulluk sınırının TL karşılığı da düşüktü ve yoksulluk azalmış görünüyordu. Ancak 2018’den itibaren kurların hızla yükselişe geçmesi, dövizin değer kazanması, satın alma paritesinin de gerilemesini beraberinde getirince, yoksullukta da artış hızlandı. Gerek TÜİK’in Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması gerekse Dünya Bankası’nın Türkiye Ekonomik İzleme Raporu’nda geniş yer ayırdığı yoksulluk artışına ilişkin veriler, önümüzdeki dönemde de yoksulluktaki artışın hızlanarak süreceğini işaret ediyor” ifadelerine yer verdi.
Görevden alınan eski Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un TBMM kürsüsünde “Türkiye’de yoksulluğu bitirdik” sözlerini anımsatan Toprak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gittiği yerlerde yolunu kesip ‘Açız, işsiziz’ diyenlerin kafalarına ‘keyif çayı’ atarak seslerine kulak tıkaması, ‘toplumsal duyarsızlığın iktidarın zirvesinde zirveye çıktığının’ en somut ifadesi olarak karşımıza çıkıyor. Mutlaka bu tablonun siyasi yansımaları olacaktır. Bu yüzden de iktidar son dönemde yoksullaşmanın yarattığı tepkiler ve oy erimesi karşısında, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı devreye sokup, insanları inançlarıüzerinden istismar ederek yanında tutmaya çalışırken, ‘yoksulluğun kader olduğuna, sabır ve şükretmeye çağıran’ hutbeler yayınlatıyor. Tepkiler dalga dalga büyüdükçe Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendi yanlışlarının, yolsuzlukların, kamu kaynaklarının yağmalanması ve dar bir gruba aktarılmasının yarattığı bu adaletsiz tabloyu geçiştirmek, kendisini aklayıp muhalefeti suçlamak isterken ‘o zaman açları siz doyurun’ çıkışıyla kızgınlığını ve çaresizliğini dışa vurup, gizleyemez hale geldiğini gösteriyor” dedi.