Haber: CEM HAYAT-Kamera: FATİH NAZIM EFE
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Ada Ankara'nın sezon açılışı, Simon Ghraichy konseri ile yapılacak. CSO Ada Ankara Sanat Yönetmeni ve CSO Şefi Cemi’i Can Deliorman, "Bütün maske, mesafe ve temizlik tedbirlerini çok sıkı bir şekilde uygulayarak Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın bu muazzam yeni yerleşkesinde konserlere başlıyoruz" açıklamasını yaptı. Ghraichy ise "Bu yeni salonda bir konser vermek benim için çok büyük bir ayrıcalık. Burada olmaktan ve tekrardan Türk seyircilerle buluşmaktan çok mutluyum" diye konuştu.
CSO Ada Ankara'nın temmuz ayında başlayan yaz konserlerinin ardından yeni sezon açılışı, bu akşam saat 20:00'de Fransız Piyanist Simon Ghraicy ile yapılacak. Etkinlik, Institut Français Türkiye iş birliği ile düzenleniyor.
CSO Ada Ankara Sanat Yönetmeni ve CSO Şefi Deliorman, söz konusu etkinlikle ilgili ANKA Haber Ajansı'na şu açıklamayı yaptı:
"CSO’NUN BU MUAZZAM YENİ YERLEŞKESİNDE KONSERLERE BAŞLIYORUZ"
"Bizler, çok uzun bir aranın ardından CSO Ada Ankara olarak düzenli konserlerle dinleyicilerle buluşmaya başlayacağız. Malum 1,5 seneyi aşan bir pandemi dönemi kültür sanat dünyasını da çok olumsuz etkiledi. Bizler müzisyenler ve seyirciler olarak konser salonlarınıçok özledik. Ülkemizdeki aşılanma oranlarının yüksek bir seviyeye çıkmasıyla bizler nihayet güvenli bir ortamda; bütün maske, mesafe ve temizlik tedbirlerini çok sıkı bir şekilde uygulayarak Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın bu muazzam yeni yerleşkesinde konserlere başlıyoruz.
Eylül ayı bizim resmi sezon açılışımız. Dolayısıyla eylül ayından itibaren dinleyiciler bu yerleşke içinde başta Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın konserleri olmak üzere birbirinden farklı etkinlikleri burada izleyebilecekler, dinleyebilecekler. Bugünkü etkinliğimiz, Fransız Kültür iş birliği ile gerçekleştirdiğimiz Simon Ghraichy’nin resitaliyle açılıyor.
"ÇOK YAKINDA TÜM KONSER SEZONUNU AÇIKLAYACAĞIZ"
CSO Salonu’nun -ona artık Tarihi CSO adını verdik- restorasyonu bittikten sonra burada üç tane konser salonumuz olacak. Onun dışında fuaye alanları, yaşam alanları, CSO Müzesi, restoranı, CSO Mağazası ile beraber burası gerçek bir kültür sanat merkezi olmayı hedefliyor. Bu noktada biz Ankara dinleyicisine ‘Merhaba’ diyeceğimiz bir konser seçkisi hazırladık. Burada aynı zamanda yerleşik topluluklarımız var, geleneksel topluluklarımız var; onların da konserleri oluyor. Şimdilik eylül ayı programımızı açıkladık. Çok yakında tüm konser sezonunu açıklayacağız ve açıkladığımızda çok sürpriz isimlerin olduğunu dinleyiciler görecekler."
Fransız Piyanist Simon Ghraichy ise ANKA Haber Ajansı'na şu değerlendirmeleri yaptı:
"KENDİÜLKEMDE DE KISITLAMALARA MARUZ KALDIM"
"Geçtiğimiz 18 ay boyunca bütün dünya ve sanatçılar çok zor dönemler geçirdi. Ben Fransız vatandaşı olarak kendi ülkemde de bu kısıtlamalara maruz kaldım. Fakat şu an tüm dünyada olduğu gibi bir rahatlama ve konserlerin tekrardan hayat geçmesi, başlaması söz konusu. Konserlerimizi artık yapabiliyoruz, yavaş yavaş bununla alakalı seyircilerimize ulaşabiliyoruz. Bundan sonraki gelişmelerin daha olumlu olduğunu düşünüyorum ve sanatçılarımızla müzikle daha çok birlikte olacağız.
"TÜRK SEYİRCİLERLE BULUŞMAKTAN ÇOK MUTLUYUM"
Daha önceden Adana’da, İstanbul’da ve Ankara’da müzede bir konser verdim. Buradaki sanat ve sanatseverler beni kucakladılar ve çok sıcak karşıladılar. Bu süreçte tekrardan buraya gelmekten dolayıçok mutluyum. Bu yeni salonda bir konser vermek benim için çok büyük bir ayrıcalık. Burada olmaktan ve tekrardan Türk seyircilerle buluşmaktan çok mutluyum.
"FIRAT AKDAĞ'IN BİR ESERİNİ BİS PARÇA OLARAK ÇALACAĞIM"
Fazıl Say, Türkiye’nin en büyük sanatçısı. Ben onu ilk kez 15 yaşındayken Şanzelize Tiyatrosu’nda dinlemiştim ve şu an ben onun çaldığı salonda çalan bir sanatçıyım, bundan dolayıçok gururluyum. Kendisini en son Paris’teki Seranad Bağcan konserinde dinlemiştim. Fazıl’la ikisi muhteşem bir işçıkarmışlardı. Benim açımdan bakıldığı zaman, Türkiye’de gelişen müzikten dolayıçok mutluyum. Ayrıca bugünkü bu CSO konserimde arkadaşım Fırat Akdağ’ın bir eserini bis parça olarak çalacağım. Çünkü günümüzde biz hala ölmüş bestecilerin eserlerini çalıyoruz. Şimdi yaşayan bir bestecinin eserini bu sahnede çalmaktan dolayıçok mutlu olacağım."