Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Sektörel Politikalar Başkanı Birol Aydemir, sanayide ve elektrik üretiminde kullanılan doğal gaz fiyatlarına yapılan zamma ilişkin, “İktidarın ‘Biz vatandaştan almıyoruz’ söylemi tamamen yanlıştır, algı yönetimidir, doğru değildir. Bu kış, özellikle de yoksul insanlar için çok zor geçecek. İnsanlar doğal gaz yakamayacak. Şimdi ‘Doğal gazda fiyat arttırmadık’ diyorlar ama doğal gazı da elektriği de arttırmak zorunda kalacaklar” dedi.
Birol Aydemir, sanayide ve elektrik üretiminde kullanılan doğal gaz fiyatlarına yapılan zam oranları değerlendirdi. Aydemir, özellikle başkanlık sistemine geçiş ile birlikte sanayide kullanılan doğal gazda yüzde 300, elektrik üretiminde kullanılan doğal gazda yüzde 356, meskenlerde kullanan doğal gazda ise yüzde 95’lik artışın yaşandığını belirtti. Aydemir, şunları söyledi:
“Doğal gaz fiyatları, sanayide kullanılan doğal gaz için ve doğal gazla elektrik üren üreticiler için yüzde 47-48’lik oranda arttırıldı. Bu müthiş bir oran, ama bunun böyle olacağını biz daha önceki açıklamalarımızda söylemiştik. Aslında doğal gazın uluslararası fiyatı arttı fakat bizde bu fiyat artışı yanına TL’nin değer kaybı da eklenince normal uluslararası fiyat gelişmelerinin çok daha ötesinde bir fiyat artışı ile karşı karşıya kalıyoruz.
“‘BİZ VATANDAŞTAN ALMIYORUZ’ SÖYLEMİ TAMAMEN YANLIŞTIR”
Son üç buçuk yılda sanayide kullanılan doğal gaza yapılan fiyat artışı yüzde 300, bu rakamın altını çiziyorum yüzde 300, doğal gaz kullanarak elektrik üreten üreticilerin kullandığı doğal gaza yapılan artış yüzde 356. Meskenlerde ise yüzde 95’lik bir artış yapıldı. Bu artışların altını çizmek istiyorum, başkanlık sisteminin ülkeyi götürdüğü yer açısından. Sanayideki yaşanan doğal gaz artışı, ister istemez bütün sanayinin ürettiği ürünlere yansıyacak. Önümüzdeki günlerde doğal gazdaki fiyat artışlarının bütün ürünlere dalga dalga yayıldığını göreceğiz. İkincisi; elektrik üreticileri açısından baktığımızda, başkanlık sisteminden bu yana yüzde 356 artış görmüşler ve son bir yılda yüzde 186 artış görmüşler. Ama elektrik fiyatları artmıyor, bunu kim karşılayacak. Tabii ki zararına üretim yapmayacaklar. Soru şu: Bu elektrik üreticilerinin zararını kim karşılayacak ve bu nasıl işleyecek? BOTAŞ açısından söyleyelim; BOTAŞ’ın bu seneki zararı çok yüksek olacak. Bu fiyat artışına rağmen yüksek olacak. BOTAŞ’ta daha birkaç hafta önce sermaye artırımına gidildi. BOTAŞ’ın sermayesi 18 milyar liradan 35 milyar liraya çıkartıldı. Yaklaşık 18-19 milyar sermayesi artırıldı. Niye? Bir KİT’in sermayesi ancak zarar ettiğinde ve faaliyetlerini yürütemeyecek hale geldiğinde arttırılır. Sermaye artışı, Hazine’den bu KİT’e para verilmesi demek. Peki Hazine bu parayı nereden alıyor. Ya vergilerle toplanan paralarda alıyor ya da borçlanarak alıyor. Borçlandığında bu borcu kim ödeyecek, yine vatandaş ödeyecek. Ya siz doğrudan vatandaştan alırısınız veya artış yapmayarak oluşan zararları vergilerle ya da başka yöntemlerle karşılayarak alırsınız. Dolayısıyla iktidarın ‘Biz vatandaştan almıyoruz’ söylemi tamamen yanlıştır, algı yönetimidir, doğru değildir. Bu kış, özellikle de yoksul insanlar için çok zor geçecek. İnsanlar doğal gaz yakamayacak. Şimdi ‘Doğal gazda fiyat arttırmadık’ diyorlar ama doğal gazı da elektriği de arttırmak zorunda kalacaklar.”