Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, İzmir’de bulunan Abalıoğlu Lezita fabrikasında başlayan grev sonrası, işverenin Hindistan’dan çok sayıda işçi getirerek fabrikada çalıştırmaya başlaması üzerine bir araştırma önergesi hazırlayarak TBMM’ye sundu. Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yayınlayan Taşcıer, “Yabancı ülkelerden ucuz işgücü ithali bir sektör halini aldı. Kendi vatandaşlarımızın ücret ve hak taleplerini baskılamak için, yasal çalışma sürelerinin üzerinde ve asgari ücretin altında maaşlarla çalıştırılan göçmen işçiler getirtiliyor. İktidar modern köle ticaretine göz yumuyor.” ifadelerini kullandı.
CHP Çalışma ve Sosyal Güvenlik Gölge Bakanı Taşcıer’in açıklamaları şöyle;
“UCUZ İŞGÜCÜ İTHALİ SEKTÖR HALİNİ ALDI: BUNUN ADI MODERN KÖLE TİCARETİ”
“Kendi vatandaşımız işçilerin hak ve ücret taleplerini baskılamak için son zamanlarda yurtdışından ucuz işgücü ithali bir sektör halini aldı. Hindistan’dan modern köle ticareti denebilecek şekilde işçi getiriliyor. Ülkemizde yasal çalışma süresi 45 saat olmasına karşın, aracı şirketler getirecekleri yabancı işçilerin 60 saat çalıştırılabileceğini, hatta ek ücret verilirse daha da çok çalıştırılabileceklerini belirtiyor. Üstelik getirilen göçmen işçiler kayıtlı olsalar dahi kendilerine ödenen asgari ücretin bir kısmının elden geri alındığı da ifade ediliyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı buna karşı susmak dışında ne yapıyor? Bugün İzmir’de olanları görüyoruz. İşveren grev kırmak için Hindistan’dan göçmen işçi getiriyor. Bakanlık bir denetim yaptı mı, yaptıysa sonucu ne oldu, bunları kamuoyu ile paylaşmalarını bekliyoruz.”
“İKTİDAR GÖÇMEN İŞÇİYLE GREV KIRICILIĞINA GÖZ YUMUYOR”
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak sendikal hak ve özgürlüklerine, emeğine, yarınına sahip çıkarak grev ilan eden Abalıoğlu Lezita Gıda işçilerinin yanındayız. Sendikalaşma ve toplu sözleşme yapma hakkı yasal ve anayasal bir hak olduğu gibi uluslararası sözleşmelerle de güvence altındadır. İşverenin bu hakları ve sendikanın mahkeme kararıyla tescil edilmiş yetkisini tanımayarak görüşmeden dahi kaçması ve sendikalı işçileri işten çıkarması kabul edilemez. Bu iktidar işçinin, emekçinin hakkı denince üç maymunu oynuyor, sendikal örgütlenmelerin önündeki en büyük engellerden biri olan yetki itirazlarına ve yetkiyi tanımayan uygulamalara da sessiz kalıyor. Şimdi de grev kırıcılığı yapan, üstelik de bunu binlerce kilometre uzaktan göçmen işçi getirerek yapanları da görmezden geliyorlar. Göçmen işçilerin işverenler tarafından ucuz işgücü olarak görülmesine, vatandaşlarımızın daha düşük ücretleri kabul etmeye ve güvencesiz çalıştırılmaya mahkûm edilmesine karşı hak mücadelesi veren emekçilerin yanında, buna göz yumanların ise karşısındayız.”
Taşcıer'in TBMM'ye sunduğu araştırma önergesi şöyle:
"TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
İzmir’de bulunan Abalıoğlu Lezita fabrikasında çalışan işçiler, işverenin ısrarlı bir şekilde işçilerin sendikal örgütlenme hakkını tanımaması ve toplu sözleşme taleplerini reddetmesi nedeniyle 7 Mart 2024 tarihinde greve çıkmıştır. İşveren, fabrikada örgütlü sendikanın mahkeme kararıyla da tescillediği toplu iş sözleşmesi imzalama yetkisine rağmen görüşmeye dahi yanaşmamış, sendikalı işçileri işten çıkartmış ve sendikadan istifaya zorlamıştır. İşçilerin greve çıkması sonrası işverenin grevi kırmak için Hindistan’dan çok sayıda işçi getirdiği ve fabrikada çalıştırmaya başladığı sendika tarafından ifade edilmektedir.
Son zamanlarda Hindistan’dan gelen göçmen işçilerin sayısının Türkiye’nin pek çok yerinde arttığı, bunun bir sektör haline geldiği görülmektedir. Gerçek Gündem Haber Sitesi’nden Sami Menteş’in haberine göre, Hindistan’dan Türkiye’ye işçi getiren bir firma kendilerine başvurulması üzerine teklif göndermiş ve “mavi ve beyaz yakalı işçilerin” günde 10 saat, ayda 26 gün çalışıp, 4 gün izin yapacaklarını, fazla mesai ücreti ödenirse Pazar günü de çalışabileceklerini kaydetmiştir. Türkiye’de resmi çalışma süresinin 45 saat olduğu göz önüne alındığında, oluşan bu sektörün adeta modern köle ticaretine dönüştüğü açıktır. Hiç bir hakları olmadan çalıştırılan bu insanların grev kırıcılığı için getirilmesi, kendi vatandaşımız işçilerin ücret ve hak taleplerinin önünde bir tehdit unsuru olarak kullanılmaları anlamına gelmektedir. Haftada 60 saat çalıştırılan göçmen işçilere asgari ücretin de altında maaş ödendiği, resmi olarak kayıtlı gösterilseler dahi ücretlerin elden geri alındığı ve böylece vatandaşımız işçilerin ücret taleplerinin baskılanmaya çalışıldığı ifade edilmektedir.
Bu çerçeveden hareketle, bir sektör haline dönüşen yurtdışından ucuz işgücü ithalinin araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98. maddesi ve TBMM İçtüzüğü’nün 104. ve 105. maddeleri gereğince bir araştırma komisyonu kurularak gerekli incelemelerin yapılmasını arz ederim.
Ecz. Gamze TAŞCIER
Ankara Milletvekili"