HDP Van Milletvekili Sezai Temelli, “Bütçede Anayasa Mahkemesi (AYM) bütçesi var ama AYM’yi kapatmak isteyen bir zihniyet hazırlamış bütçeyi” dedi. HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir ise savunmaya ayrılan bütçe ile ilgili “Güvenlik için ayrılan kaynak 350 milyar TL olarak hazırlanmıştır. Bu sadece buz dağının görünün kısmı. Bu savunma harcamaları nasıl oluşturuluyor? Borçlanarak. Büyümeyi baskıladığı gibi halkın sırtına vergi yükünü bindiriyor” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülüyor. Gruplar adına ilk sözü HDP yaptı.
TEMELLİ: ÜLKE, YARGI REFORMLARI İLE İNSAN HAKLARI İHLAL MERKEZİNE DÖNÜŞMÜŞTÜR
HDP Van Milletvekili Sezai Temelli, bütçe yapma hakkından yola çıkarak “adalet” vurgusu yaptı. Temelli, şöyle konuştu:
“Ortada bütçe vasfına sahip bir bütçe maalesef yok. Bu metinler, Meclis idaresini yok sayan anlayışla yazılmaktadır. Üzerinde konuştuğumuz şey, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin akıl dışı hesap sistemidir. Demokratik kurumları yok sayan, OHAL anlayışıyla hukuku askıya alan bu iktidar; iktisadi gerçeklikten o kadar kopmuştur ki hem ekonomiyi hem ülkeyi büyük bir çöküşe sürüklemektedir. Bütçe süreci ortak sorunlara, ortak çözümler üretme idaresini yaratmasıdır. Bu mekan böyle mi? Bakanı bile atanmış olan bütçe müzakeresi samimiyetsizliği, adaletsizliği yeniden üretmekten başka işe yaramıyor. Magna Carta anlaşması ile ilk kez kralın vergi toplama ve harcama yetkilerini kısıtlamaktadır. Aynı zamanda savaş alma kararı kısıtlanmıştır. Bütçe hakkına sahip çıkmak aynı zamanda barışa da sahip çıkmaktır. Vergilere, borçlanmalara, kurumlar arası ödenek aktarımlarının yapılmasına tek kişi karar veriyor. Dahası kimin kullanacağına da tek adam karar veriyor. Bütçe hukukundan bahsetmek mümkün değil. Bütçede AYM bütçesi var ama AYM’yi kapatmak isteyen bir zihniyet hazırlamış bütçeyi. HDP’yi tehdit eden iktidar adete şantaj aklıyla tehdit etmektedir. Bütçe hukuku ve bütçe hakkını koruyabilseydik, bugün ne kumpas ne kapatma davalarını alan bir yargı olacaktı. Yargı reformları ile ülke, insan hakları ihlal merkezine dönüşmüştür.”
TURAN: MİT’İN HRANT DİNK, 10 EKİM KATLİAMI, DİYARBAKIR BOMBALAMASI HAKKINDA AÇIKLAMASI VAR MI
Mersin Milletvekili Rıdvan Turan, MİT’in “milli beka”, “milli çıkar” kavramlarından yola çıktığını söyleyerek, “Tüm alanlar adeta Moğol istilası ile yüz yüze kaldı. MİT özelinde ve istihbarat örgütlerinin feyz aldığı örgütler nedir? Bu anlayışın 1920 model anlayış olduğunu ve miadını doldurmuş olduğunu ifade etmek istiyorum. MİT’in eylemine feyz veren şeyler, dış politikada ne? ‘Milli beka’ kavramı var. Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana olduğunu söyleyen iktidar, HTŞ ile mili bekanın ne alakası var? Afrin’de ÖSO’nun yaptıklarına ses çıkarmamak mıdır milli çıkar” eleştirisi yaptı. Turan, Hrant Dink cinayetini, 10 Ekim Ankara Gar katliamını ve Diyarbakır mitingine yapılan saldırı hakkında bir açıklama olup olmayacağını sordu.
BÜLBÜL: DİYANET MİSYONERLİK YAPIYOR
Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, bütçeden “tek inanç” için pay ayrılmamasını eleştirdi. Bülbül, “Siz ayrıştırıyorsunuz. Şu ‘terörist’, bu ‘bölücü’, bu ‘münafıklıktır.’ Yunus Emre’den söz edip sonra ayrıştırma yapmak münafıklığın kendisidir. Bunu da Diyanet İşleri Başkanlığı yapıyor. Her konuda fetva veriyor. Efendim ‘kadınlara itaat edin, yoksulluğa takva ile cevap verin.’ Bu memlekette din adını kullanarak vakıflarda eğitim yapan çocukların taciz edildi. Sen niye bunlara bir şey demiyorsun? Diyanet, misyonerlik görevi yapıyor. Alevi inancına ve farklı inanca bütçeden pay ayrılmıyor. Romanların, Arap Alevilerin, Kürt Alevilerin, ana dilde eğitim sorunu var. Ana dilde ibadet etmek yasaktır. Hacı Bektaş’a övgüler dizen, nasıl oluyor da 72 milleti birbirinden ayırıyorsun? Senin inancın altın da benimki gülücü. Sana ne ben hakikate ister namazla ister niyazla ister kalkar yürüyerek giderim, sana ne” diye konuştu.
TAŞDEMİR: ÜLKE KAYNAKLARI SİLAHA HARCANIYOR
Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, savunmaya ayrılan bütçe ile ilgili “8 yıl içinde bütçe 5 kat artırılmış. Güvenlik için ayrılan kaynak 350 milyar TL olarak hazırlanmıştır. Bu sadece buz dağının görünün kısmı. Bu savunma harcamaları nasıl oluşturuluyor? Borçlanarak. Büyümeyi baskıladığı gibi halkın sırtına vergi yükünü bindiriyor. Savaş politikalarında ülke kaynaklarının büyük çoğunluğu silaha harcanıyor. Savaş politikaları yerine barış politikasında ısrar edilseydi; bütçeyi emekçilere, kadınlara, EYT’lilere harcayabilirdik” dedi.