Haber: EDDA SÖNMEZ - Kamera: ADEM KARABAYIR
Eski adıyla Maarif Koleji yeni adıyla Kadıköy Anadolu Lisesi (KAL) tarihi binasının depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkılarak yenilenmesi projesine karşı, okulun öğrenci, mezun ve velileri basın açıklaması yaptı. Yıkım projesiyle yalnızca binanın değil KAL'ın muhalif ruhunun da hedef alındığı vurgulanan açıklamada, “Buna izin vermeyeceğiz” denildi.
KAL öğrenci, mezun ve velilerinin okul önündeki basın açıklamasına CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker ile HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm de destek verdi. “Diğer büyük proje ve ihaleler gibi bunda da binanın tarihi geçmişine, yeşil alanlara dokunulacağı, okul binası için o geniş arazinin küçük bir bölümü kullanıldıktan sonra geri kalan arazinin rant projelerine açılacağı endişesi içindeyiz” denilen açıklamada, KAL’ın muhalif ruhunun yok edilmek istendiğine dikkat çekildi.
KAL öğrencileri adına açıklamayı Ela Yeşilkaya ve Jana Güneş yaptı. "Önce proje okullarla öğretmenlerimizi, sonra yatakhanemizi, polenli yolumuzu, sütunumuzu, sonrasında kulüplerimizi, etkinliklerimizi, öğrenci birliğimizi elimizden aldılar. Şimdi de sıra okulun tamamına geldi" diyen Yeşilkaya şunları söyledi:
“NEDEN BİZLER KAPISINDAN İÇERİ ALINMAZKEN, OKULUMUZ PARALI OTOPARK OLARAK KULLANILIYOR?”
"Okulumuzla ilgili proje-ihale-yıkım süreci açık biçimde bizimle paylaşılmadığı için elimizde yanıttan çok soru var. Biz Kadıköy Anadolu Lisesi'nden öğrenciler olarak bugün, cevaplanmayan sorularımızın cevabını aramaya geldik. Sırayla soruyoruz; okul binası depreme dayanıklı değilse, çürük raporundan neden bahsedilmiyor, çürük raporu mevcutsa niçin güçlendirme değil yıkım yoluna başvuruluyor? Güçlendirme için gerekli koşullar mevcut değilse ve yıkım olacaksa, proje niçin daha önce okulun sitesinde yayınlandığı gibi "pansiyon ve eğitim hizmetleri kesintiye uğramaksızın tek bir öğrenci dışarıya gönderilmeksizin" aşamalı yıkım ve inşaat yapımı olarak sürdürülmüyor? 30 dönümlük okul arazisindeki yenileme, öğrenciler kampüsten çıkmadan yapılabilecekken ve bunun sözü önceden verilmişken, niçin bir kısmımız Kadıköy'de bile olmayan Göztepe’deki Halil Türkkan Ortaokulu'na bir kısmımız İstanbul Kadıköy Lisesi'ne gönderiliyoruz? Niçin 2017'de 2 sene sonra bitecek taahhütüyle boşaltılan ancak 2020'de yıkımı gerçekleşen yatakhanemizin yapımına uzaktan eğitim sürecinde başlanmadı? Neden bizler okul kapısından içeri alınmazken, okula girişimiz yasaklanmışken okulumuz paralı otopark olarak kullanılıyor?"
“YIKIM VE YENİLENME SÜRECİNDE ÖĞRENCİLERE BOŞ VAATLERDE BULUNULDU”
Yıkım ve yenilenme sürecinde öğrencilere boş vaatlerde bulunulduğunu, açık ve net bilgilendirmeler yapılmadığını dile getiren KAL öğrencilerinden Jana Güneş ise "Okulun yıkım sürecine 2017'de pansiyonun boşaltılması ile başlandı, yatakhanenin 2 sene içerisinde yapılacağına söz verildi, bu bina ancak 2019'da yıkıldı pandemi ve yaz tatiliyle geçen 2 seneye yakın sürede binaya tek tuğla bile konulmadı. Durum böyleyken, şimdiye kadar verilen sözler tutulmamışken, öğrenci ve veliler binanın yapımının uzun sürmesi ve arazi kaybı yaşanması konusundaki endişelerinde haklıdırlar" dedi. Güneş sözlerini şöyle sürdürdü:
“ÖĞRENCİLER OLARAK BİZİM GELECEĞİMİZ SÖZ KONUSU”
"Gelinen aşamada, bizim bilgimiz dışında alınan kararların sonucu olarak, hazırlık, 9 ve 10'uncu sınıf arkadaşlarımız Göztepe'de bulunan Halil Türkkan Ortaokulu’na gönderilmek isteniyor. Arkadaşlarımızla farklı okullara gönderildiğimizde biliyoruz ki farklı dönemlerin birlikte olduğu ve okul sosyalleşmesinin büyük parçası olan kulüplerimiz etkinliklerimize, festivallerimize, okul gruplarımıza, çeşitli etkinliklerimize ve öğrenci birliğimize büyük bir darbe vurulacak. Bu konuyla alakalı endişelerimizi dile getirdiğimizde online olarak yaparsınız diye geçiştiriliyoruz, hem online eğitimin 2 senelik kurbanları hem de bu faaliyetlerin okul kültürümüzdeki yerini bilen bizler bunu reddediyoruz. Öğrenciler olarak bizim geleceğimizin söz konusu olduğu bir süreçte tarafımıza açıklayıcı bilgilendirme yapılmasını, uzatılan yıkım-yapım süreci ve iletişimsizlikten doğan mağduriyetimizin en kısa zamanda son bulmasını talep ediyoruz.
“BİZLER OKULUMUZUN DEPREME DAYANIKLI HALE GETİRİLMESİNE KARŞI DEĞİLİZ”
Sonuç olarak, bizler okulumuzun depreme dayanıklı hale getirilmesine karşı değiliz. Ancak okul binasından taşınacak olsak bile arkadaşlarımızla aramıza kilometreler girmesini istemiyoruz. Bunun için Kadıköy’de ve hep birlikte aynı okulda eğitime devam ederek, KAL ruhunu yaşamak ve yaşatmak istiyoruz. Okulumuzun geçmişten bugüne kalan tarihi mirası, KAL kültürü ve geleneği bize haksızlıklara karşı boyun eğmemeyi öğretti. Bugün okul idaresinin bizi sürüklemeye çalıştığı bilinmezlik ve boşluğa mahkum olmayacağız. Ayrıca öğrencileri ve velileri arayarak, "uyarı" adı altında tehdit mesajları göndererek, kendi sorunlarımızı dile getireceğimiz basın açıklamamızı, demokratik hakkımızı kullanmamızı engellemeye çalışan okul idaresine de buradan sesleniyoruz: Kadıköy Anadolu Lisesi bizlerle güçlü, birlikte güçlü, KAL ruhu yaşıyor, yaşatacağız!”
"VELİLERDEN DE TAŞINMA ÜCRETİİSTENDİ"
Kadıköy Anadolu lisesi öğrenci velileri adına konuşan Gülizar Tuncer ise "Bugüne kadar ilgililerce açıklıkla tartışılmayan bu proje- ihale ve yıkım sürecinin, öğrencilerin büyük bölümünün Göztepe’deki bir ortaokula gönderilmesiyle ilgili taşınma masraflarının velilerden istenmesiyle son aşamaya geldiğini öğrenmiş bulunmaktayız. Bu zamana kadarki süreçte, okulla ilgili depreme dayanıklılık konusunda olumsuz bir rapor olup olmadığı, varsa neden güçlendirme yapılmadığı, güçlendirme yapılamayacak durumdaysa, neden 2017 yılından beri yıkılmayarak belirsiz bir sürece ertelendiği, özellikle de pandemi süresince çocuklar okulda yokken bu yıkım-yapım sürecinin neden tamamlanmadığı gibi sorularımıza yanıt alamadığımız gibi veli toplantılarında velilerin sözü kesildi, mikrofonlar kapatıldı" dedi.
"70 ÖĞRETMEN SÜRGÜN EDİLDİ"
Türkiye'nin en başarılı devlet okulları arasında yer alan ve proje okul kapsamında 70'in üzerinde eski deneyimli öğretmenin sürgün edilerek başarı oranının düşürüldüğüne de dikkat çeken avukat Tuncer, okulun, son süreçte dini sohbet zorlamalarıyla ve bunlara ses çıkaran öğrencilere yönelik disiplin soruşturmalarıyla gündeme geldiğini vurguladı. Tuncer, şunları söyledi:
"KAMUOYUNU DUYARLILIĞA ÇAĞIRIYORUZ"
"Bizler veliler olarak; öncelikle depreme karşı alınacak önlemlere karşı olmadığımızı, ancak yürütülen sürecin yarattığı kaosa ve olumsuz sonuçlarına karşı olduğumuzun bilinmesini isteriz. Ayrıca Türkiye’de gerçekleştirilen diğer büyük proje ve ihaleler gibi bu projelendirme ve ihale işinde de binanın tarihi geçmişine, yeşil alanlara dokunulacağı, okul binası için o geniş arazinin küçük bir bölümü kullanıldıktan sonra geri kalan arazinin eğitim dışı amaçlarla kullanılarak rant projelerine açılacağı endişesi içindeyiz. Nitekim bundan önceki dönemlerde 240-300 hazırlık öğrencisi alan okulumuza, bu dönem 150 öğrencinin alınacak olması da okulun hem fiziki koşullar hem de sayısal anlamda giderek daraltılıp küçültüleceği anlamına gelmektedir.
Tarihsel hafızanın, KAL geleneğinin, kültürünün yok edilmesine karşıöğrencilerimizle, okulun eski mezunlarıyla, eğitim ve çevre hakkına sahip çıkan kurumlarla birlikte dayanışma içinde sorunları aşacağımıza inanıyor, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz."
"ARAZİSİ DEĞERLİ YERLER BU ŞEKİLDE PEŞKEŞÇEKİLİYOR"
CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker de "Proje okullarını bir bir çıkardılar, öğretmenlerini sürdüler. Burayı okul olarak değil bir arsa gözüyle bakıyorlar. Medeniyete sahip çıkmamız lazım" diye konuştu.
HDP Milletvekili Züleyha Gülüm ise "Deprem meselesi artık birilerinin çıkar meselesi oldu. Deprem güvenliği diye okulu tasfiye ediyorlar. Neden bu tür yerlerde oluyor? Arazisi değerli olan yerler bu şekilde deprem adı altında peşkeşçekiliyor. İktidar muhalif insanların çıktığı okulları, gençliği istemiyor" dedi.
VELİLERİN TALEPLERİ
KAL öğrenci velileri adına açıklamayı okuyan Gülizar Tuncer de öğrenci, mezun ve velilerin taleplerini sıraladı:
"Okulumuzla ilgili depreme dayanıklılık, güçlendirme, proje, ihale, yıkım, ruhsat konularının şeffaf biçimde kamuoyuna duyurulması. Okulumuz yıkılacaksa; baştan söz verildiği gibi okulun geniş arazisi üzerinde aşamalı biçimde yıkımın gerçekleştirilmesi, bu konuda geçmişte olduğu gibi Kadıköy Belediyesi’nden yardım istenilerek eğitim ve pansiyon hizmetlerinin aksatılmadan yürütülmesi. Bu mümkün değilse ve okul mutlak suretle başka bir yere taşınacaksa, bütün öğrencilerin birlikte eğitime devam edeceği Kadıköy’deki bir okula yerleştirilmeleri. Öğrencilerin sosyal, kültürel, sportif faaliyetlerde bulunmasını engelleyici uygulamalardan vazgeçilmesi ve öğrenciler üzerindeki baskıların sona erdirilmesi. Tarihsel hafızanın, KAL geleneğinin, kültürün yok edilmesine karşıöğrencilerimizle, okulun eski mezunlarıyla, eğitim ve çevre hakkına sahip çıkan kurumlarla birlikte dayanışma içinde sorunları aşacağımıza inanıyor, kamuoyunu duyarlılığa çağırıyoruz.”
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- ELA YEŞİLKAYA, JANA GÜNEŞ, CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ALİŞEKER, GÜLİZAR TUNCER, KONUŞMA
- KADIKÖY ANADOLU LİSESİ OKUL BAHÇESİ GENEL GÖRÜNTÜLERİ