Haber: ABDULLAH ÇELEBİ-Kamera: KERİM UĞUR
KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Güven, yaklaşık 6 milyon memur ve memur emeklisine yapılacak zam oranlarıyla ilgili, "Yıllık maaş gelirimizin yüzde 23-24'ünü vergiye veriyoruz. Alışverişleri de katarsak kamu emekçisinin gelirinin yüzde 35-40'ı vergiye gidiyor. 3-4 yıldır ekonomik krizinin bedelini bize ödetmek için vergi dilimi limitlerini düşük tuttular. Devlet bir cebinden alıyor, öbür cebine koyuyor. Yaptıkları zam, kamu emekçilerinin ödediği vergilerin altında kalıyor" dedi.
Hükümetin yetkili sendika Memur-Sen’le imzaladığı 6. Dönem Toplu Sözleşme’de, memur ve emeklilerinin maaş ve aylıklarına, 2022'nin ilk altı ayında yüzde 5, ikinci altı ayında yüzde 7; 2023'ün ilk altı ayında yüzde 8, ikinci altı ayında için ise yüzde 6'lık zam yapılması konusunda uzlaşmaya varılmıştı.
KESK İzmir Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Güven, hükümetin memur ve memur emeklileri için belirlediği maaş zammı oranlarına tepki gösterdi. ANKA Haber Ajansı'na konuşan Güven, emekçinin onayı alınmadan oluşturulan sözleşmenin bir yoksulluk anlaşması olduğu öne sürerek şöyle konuştu:
"YOKSULLUK İMZA ALTINA ALINDI"
"Peşinen 6 buçuk milyon kişi ve ailelerinin yoksulluğu imza altına alındı. Devlet her şeye yeniden değerlenme oranıüzerinden zam yapıyor. İş, kamu emekçilerinin toplu sözleşmesine geldiğinde ise zam oranı yüzde 21'in altında. Memurlardan ocak ayı başında yüzde 15'lik gelir vergisi kesiliyor. Memurlar, nisan, mayıs ayları geldiğinde, gelir sınırı 27 bin lirayı aştığı için yüzde 20'lik vergi dilimine giriyorlar. 53 bin lirayı bulduğunda ise yüzde 27'lik gelir dilimine giriyorlar. Yıllık gelirimizin yüzde 23-24'ünü vergiye veriyoruz. Bu oran sadece maaşlarımızdan kesilen vergiler. Petrol, sigara, alkol ve temel tüketim maddelerinin vergileri de var. Bunları da kattığımızda bir kamu emekçisi, yıllık gelirinin yüzde 35-40'ını vergi olarak ödüyor. Toplu sözleşmeyi imzalayan sendikaları da hükümeti de uyarıyoruz. Yaptıkları zam, kamu emekçilerinin ödediği vergilerin altında kalıyor.
"BU BİR YOKSULLUK ANLAŞMASI"
Devlet bir cebinden alıyor, öbür cebine koyuyor. Bizi aracı gibi kullanıyor. 3-4 yıldır ekonomik krizinin bedelini bize ödetmek ve yaptıkları zamları geri almak için vergi dilimi limitlerini düşük tuttular. Sadece ücretlerimizden kesilenlerle yıllık gelirimizin yaklaşık yüzde 24'ünü vergi olarak ödüyoruz. Siz nasıl olur da 5+6'yı zam olarak nitelendirebilirsiniz. 2022 için bakarsak yüzde 8 net indirim yapılmıştır. Net vergiden fakirleşeceğiz. Üstüne enflasyonu da eklediğiniz zaman kamu emekçileri bir önceki toplu sözleşmeden kaynaklanan kayıplarını karşılayamayacak, enflasyonun altında ezilecek. Yoksulluk anlaşmasını 3 milyon kamu emekçisinin kabul etmesi mümkün değil."
"SENDİKADAN İSTİFALARA ÖNLEM" İDDİASI
Mustafa Güven, hükümetin teklifini onaylayan Memur-Sen ve Kamu-Sen'den istifaların yaşanmaması için sendika tazminatıücretinin artırıldığınıöne sürdü. Güven şöyle konuştu:
"Memura üç ayda bir verilen bir rakam, sendika tazminatı var. Yandaş Memur-Sen, 2011 yılında yüzde 2+2'ye imza attığı için gelen tepkiler üzerine istifalarıönlemek adına sendika aidatlarını devlete yükleme yolu olarak bu tazminat ödemesini bulmuştu. Şimdi de toplu sözleşme primi diye geçiyor. Bu rakamın 135'ten 400'e çıkarılması yandaş sendikalardan istifaların engellenmesi amacı taşıyor."