CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, kedi ve köpeklere yapılan karma aşıyla ilgili tedarik sıkıntısı yaşandığını belirterek, "Pandemi nedeniyle aşı üretiminde hayvanlar ikinci planda kaldı. Kaçak ve ruhsatsız karma aşı yapma, çok ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Hayvanlarda bulaşıcı salgın hastalıklar patlayabilir" dedi.
Sevda Erdan Kılıç, kedi ve köpeklere yapılan karma aşıdaki tedarik sıkıntısıyla ilgili Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle TBMM'ye soru önergesi verdi.
"HAYVANLAR İKİNCİ PLANDA KALDI"
Dünyada pandemi nedeniyle aşı üretim kapasitesinin düştüğünü belirten Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti:
"Sadece karma aşılara değil, diğer bütün aşılara ve malzemelere de ihtiyaç arttı. Pandeminin yayılmasıyla aşı üretim kapasitesinin bir kısmı koronavirüs aşılarına ayrıldı. Bu noktada sorunlar yaşanmaya başlandı. Aşı üretimi arttıkça, hammadde flacon denilen şişe ve aşıların bileşenine giren maddelerde de sıkıntı yaşanmaya başladı. İnsan aşısı yetiştirmek için aşıların konulduğu şişeleri üreten firmaların çoğu, bir an önce insanlara ulaştırılsın diye korona aşısı flaconu üretmeye başladı. Bu dönemde hayvanlar ikinci planda kaldı. Tabii ki aşı üretim merkezleri öncelikli olarak koronavirüs aşısı üretecekler ama bu yapılırken can dostlarımızın da unutulmamasını istemekteyiz.”
"TALEBE YETİŞEMEDİLER"
CHP'li Kılıç, stok krizinde ülkelerin pazarlama stratejisinin de etkili olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Firmalar, hangi ülkelerde daha fazla karlılık görürlerse aşılarını orada pazarlama yoluna gidiyor. Ülkemiz bu konudan da etkilendi. Türkiye’deki ithalatçı firmalar, ithalat ve bunun planlanması konusunda öngörülerini tam olarak yapamadı ve talebe yetişemedi. Firmaların güvenlik stoku kalemi vardır ve stokta belli miktarda ürün her zaman tutulur. Bu stokun da tükenmiş durumda olduğunu biliyoruz."
"BULAŞICI HASTALIKLAR PATLAYABİLİR"
Karma aşı sıkıntısının, AKP iktidarının yanlış bir politikasını daha ortaya koyduğunu öne süren Kılıç, şunları kaydetti:
"O yanlış politika, Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı’nı kapatmaktır. Ülkemizde aşıların tümü ithal edilmektedir. 1928 yılında kurulan Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı 2011 yılında bir KHK ile kapatılmamış olsaydı, bugün aşıların tamamını ithal etmiyor, aşıda dışa bağımlı olmadan kendi aşılarımızı üretiyor olabilirdik. Bu nedenle Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı’nı tekrar açarak kendi aşılarımızı üretmeliyiz ve ülkemizdeki aşı üretim merkezleri çalışmalarını desteklemeliyiz. İzmir’deki hayvan hastaneleri ve veteriner kliniklerinin de karma aşı stokları tükendi. 20 yıldır hizmet veriyoruz, ilk kez bu derecede yüksek bir sorunla karşı karşıyayız. İzmir’deki meslektaşlarımız, can dostlarımızın sahiplerine ‘aşı yok’ demeye utanır hale geldi. Hayvanlarda bulaşıcı salgın hastalıklar patlayabilir.
KAÇAK VE RUHSATSIZ AŞI UYARISI
Sevda Erdan Kılıç, aşı problemi nedeniyle el altından kontrolsüz bir piyasanın da oluştuğuna dikkat çekerek açıklamasını şöyle tamamladı:
"Kaçak ve ruhsatsız karma aşı çok ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Bu aşıların içerikleri, neye iyi geldiği, yan etkileri hepsi muallakta. Hayvan sağlığı ile insan sağlığı ayrı düşünülebilecek bir konu değildir. Aşı sorunu çözülene kadar hayvanseverler tedbirli olmalı. Dışarıdaki hayvanlarla teması olan, sokaktaki hayvanları seven ve besleyen insanlar, dışkı, idrar, kan, salya ya da sümük vücuduna, tenine, elbisesine bulaştıktan sonra hijyen şartlarına dikkat etmeli. El sabunlamak, elbise değiştirmek, duş almak gibi önlemler almakta fayda var. Bu süreçte evimize ekstra bir hayvan almak istiyorsak mutlaka bir veteriner hekimden görüş alıp, evdeki can dostumuz için risk oluşturup oluşturmayacağını kontrol ettirmelerini tavsiye ederim.”