Haber: Tamer Arda ERŞİN-Kamera: Ünal AYDIN
Muğla’nın Marmaris ilçesindeki orman yangınından keçileriyle birlikte alevlerin ortasında kalan Erkut Ersoy, ormanlık alandan beslenen keçileri için, "Ormana gidiyorlar, ama bir şey bulamayıp dönüp geliyorlar” dedi. Ersoy, keçileri için artık her ay 5 bin liralık yem almak zorunda olduğunu söyledi.
Muğla’da 29 Temmuz günü başlayan orman yangınlarında, Marmaris’te 13 bin 600 hektar alan yandı. Alevler ilçedeki arıcılığı ve hayvancılığı bitirme noktasına getirirken zeytinlikleri de yok etti.
Marmaris’te besicilik yapan Erkut Ersoy da yangın sınasında keçileriyle birlikte alevlerin ortasında kaldı. Keçilerini ahıra kilitleyen ve buraya ateşin yaklaşmasını engelleyen Ersoy, geçim kaynağı olan hayvanlarını yanmaması için verdiği mücadeleyi şöyle anlattı:
“39 yıldır bu işi yapıyorum. O anda baktım, yaklaştıkça mücadele ettim. Düşen korları filan suyla söndürdüm. Ağılın içine düştü onu da söndürdüm. (Yanan yerleri göstererek) Şuralara filan geldi. Buralar kendi halinde söndü. Şuralar yandı, arka taraflar da yandı. Burada ben böyle kaldım. Hiçbir mücadele olmadı. Orman İşletme Müdürlüğü’nden ekiplerle filan mücadele olmadı.
“AĞILIN İÇİNDE ÇIĞRIŞTILAR”
O anda hayvanları hapis bıraktım, salmadım, ormanlık bölgeye. Yakmadım hayvanlarımı. Kurtarmak için, ekmek yediğim için onları korudum. Yansaydı ağlar, üzülürdüm. Köylerimizde yananlar var. Onlar da çok mağdur oldu. Onlar da üzüldüler ve ağladılar ama yapacak bir şey yok. Ağılın içinde (hayvanlar) çığrıştılar, meleştiler. Korktular yani.
“YANGIN NEDEN BÖYLE OLDU”
Bu yangın neden böyle oldu? Yetkili vatandaşlar niye bu kadar yangını kendi haline bıraktı bilmiyoruz. Arılarımız var, 27 tane yandı. Birazı buradaydı, onların bir tanesi yandı. Alevden yaklaşamadım. Onu yangın geçtikten sonra söndürdüm."
Ersoy, arıcılık açıcından önemli olan kızıl çamların yetişmesi için 50 yıl geçmesi gerektiğini vurgulayarak, “Ancak 50 yılda filan gelir bu ormanlar” dedi.
ARTIK YEM ALMAK ZORUNDA
Eskiden keçilerinin ormanlık alanda yemlendiğini, ancak şu anda yiyecek bir şey bulamadıkları için onlara yem vermek zorunda kaldığını aktaran Ersoy, eskiden sadece çiftleşme zamanında verdiği yemi sürekli vermek zorunda kaldığını ve artık her ay 5 bin liraya yakın masraf yapmak zorunda kaldığınışöyle anlattı:
“Hayvanlarımıza sabah yonca atıyoruz, su içiyorlar. Sonra yatışıyorlar. Bir, iki saat sonra kalkıp ormana gidiyorlar. Ama bir şey bulamayıp dönüp geliyorlar. Yangın geçtikten sonra 2 bin 400 liralık yonca alıp onu yedirdim. Sonra ilçe tarım müdürlüğü verdi biraz. Bundan sonra yine kendi paramızla alacağız. Devlet vermez. Bundan sonra böyle bir masraf oldu ve devam edeceğiz. Yemiymiş, yoncasıymış derken 4-5 bin lira masraf çıkar.”
"DOMUZLAR YANDI"
Ersoy, yangın sırasında ormandaki yaban hayvanlarının çığlıklarını duyduğunu dile getirerek, “Yaban domuzlarıçığırtılarını duydum. Yanarken çığırdılar. Gece de yandılar” dedi. Eskiden keçilerini koruduğu kurtların da ormanda yandığını söyleyen Ersoy, “Tabii üzüldüm, yani onlar da sonuçta can taşıyor. Hepimiz can taşıyoruz. Onlar da can taşıyor” dedi.