MİTHAT SANCAR'DAN "BAHÇELİ HATIRA ORMANI" TEPKİSİ: "DEVLET BAHÇELİ, DİYARBAKIR’A VE DİYARBAKIR HALKINA NE VERDİ?"

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Diyarbakır’a “Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı” yapılacağına ilişkin, “Devlet Bahçeli, Diyarbakır’a ve Diyarbakır...

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Diyarbakır’a “Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı” yapılacağına ilişkin, “Devlet Bahçeli, Diyarbakır’a ve Diyarbakır halkına ne verdi? Her gün Kürt halkına hakaret eden, Kürt halkının siyasi temsilcileri olarak bizleri, onların meşru iradesini, Türkiye halklarının ortak meşru iradesi ile birleştiren HDP’yi her gün hedef gösteren, halklar arası düşmanlığı körükleyen söylemden ve politikadan başka ne yaptı?” diye tepki gösterdi. Sancar, kayyumlara ilişkin ise, “O kayyumları yarın öbür gün bizim kuracağımız özgürlük, eşit, ortak yaşam ormanlarında fidan dikmekle görevlendireceğiz onları” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Sancar, en düşük emekli maaşının 2500 TL’ye çekilmesi için, “Bunu da bir lütuf gibi sunuyorlar. Bakın en düşük elektrik faturası bugün 250 TL. En düşük doğal gaz faturası 600 TL, en düşük kira 1500 TL. Geriye ne kalıyor? 2500 TL alan bir emeklinin elinde 150 TL kalıyor. Ekmeği ve diğer zorunlu gıdaları saymadım. Bu 2500 TL ile geçinmesi gerektiğini söylüyorlar. Bu halka hakarettir. Bu halkı açlığa mahkûm etmektir. Bu milyonlarca emekliyi insan yerine koymamak demektir” değerlendirmesini yaptı.  

Sancar’ın konuşmalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

"DÜNYA HALKLARININ YENİ YILINI KUTLUYORUM: 2022 yılını umut yılı haline getirmeye kararlıyız. Dünyadaki gelişmeler de bu yönde. Türkiye’de mücadele azmi ve çözüm iradesi, yürüyüşü bu yönde. 2022 yılının adalet, demokrasi ve barış getireceğine olan inancımla tekrar hepinize iyi seneler diliyorum. Dünya halklarının yeni yılını kutluyorum.

BİZLERİN DEMOKRASİ VE ADALET YÜRÜYÜŞÜ VAR: Hukuksuzluk diz boyu, saymak bile gereksiz. Örgütlü kötülük gece gündüz devrede. Bizlerin ise kazanmaya odaklanmış bir demokrasi ve adalet yürüyüşü var. Onlarda korku, bizler de ise büyük cesaret var. Daha da büyüyen bir mücadele azmi ve kararlılığı var. Zulmün karşısında boyun eğmeyen milyonların temiz vicdanı var. Hakikatin yanında esaslı demokratik bir duruş ve cesaret, kararlılık, inanç ve başarma isteği var. İşte açılan bu umut dolu yolda halklarımızla birlikte güçlü ve kararlı bir biçimde ilerlemeye devam edeceğiz. Kazanıncaya kadar.

ORTADA BİR YAŞAM MÜCADELESİ VAR: Ekonomik kriz sözü, yaşananları anlatmaya yetmiyor. Ortada bir çöküş var. Bu çöküşün faturasını halka ödetmek isteyen iktidar anlayışı var. Bir avuç sermayedara, yandaşa, saraya, savaşa kaynak aktararak halkı enkaz altında, nefessiz bırakmayı azmetmiş bir yönetim var. Artık bir geçim mücadelesi değil söz konusu olan. Ortada bir yaşam mücadelesi var. Açlık sınırı 4 bin TL, yoksulluk sınırı 13 bin TL. Böyle bir ülkede geçim değil, yaşam derdi artık söz konusu.

HALKIN CEBİNE VE SOFRASINA, HAYATINA VE NEFESİNE PUSU KURMAK VAR: Yeni yıla da bütün zamanların en büyük zam operasyonuyla girdik. İktidar, gece yarısı operasyonuyla kendisini var ediyor. Bunu biliyoruz. Gündüzleri bol bol hamaset ve nutuk; geceler ise kararname ile halkın cebine ve sofrasına, hayatına ve nefesine pusu kurmak var. O yüzden iktidarın gün ışığındaki hayal satan sözlerine değil, gece karanlığında yaptıklarına bakın diyoruz. En nihayetinde karanlıktan beslenen bir zihniyetle karşı karşıyayız.

UTANMAZLIĞA BAKIN: Ufacık bir ortakları var ya bunların, bildiği tek şey bize sataşmak. Koyun satın almaktan ve et tüketimine çareyi koyun alıp kesmekten geçtiğini söylüyor. Utanmazlığa bakın. Bundan önce söylenen sözleri hatırlatmıyorum bile. Evet, halkla dalga geçen, ülke gerçekliğinden kopmuş, kendi çıkarları dışında hiçbir şeyi gözü görmeyen iktidar ve avenesi ile karşı karşıyayız.

HALKIN SOFRASINDAN SARAYA AKTARACAKLAR: Yapılan zamların akacağı yer neresi? AKP iktidarının faiz ödemelerine, savaş harcamalarına, israfına, yandaş ihalelerine ve müteahhitlerine ve garanti ödemelerine gidecek. Halkın sofrasından, ekmeğinden, aşından, cebinden aldıklarını yandaşa, savaşa ve saraya aktaracaklar. Ortada halka kurulmuş büyük bir tezgâh var. Büyük bir kumpas bu.

VERGİ AFFI, TEŞVİK, GARANTİ ÖDEMELERİ DEYİNCE YİNE BU ÇETE: En büyük elektrik tüketimi ve aboneliğinin olduğu bölge, İstanbul Avrupa yakası. Peki dağıtım yapan şirket kim? C, L, K Elektrik diye bir şirket. Yani, ‘Beşli Çete’nin bileşenleri; Cengiz, LİMAK ve Kolin. İhale, rant deyince bu çete. Vergi affı, teşvik, garanti ödemeleri deyince yine bu çete. İşte Türkiye’yi bu çetelerin üstüne resmen tapulamaya çalışıyorlar. Halkın bütün gelirlerini ve emeklerini bu çetelere peşkeş çekme derdindeler.

BU MİLYONLARCA EMEKLİYİ İNSAN YERİNE KOYMAMAK DEMEKTİR: 2500 TL’ye çıkardıklarını söylüyorlar, en düşük emekli maaşını. Bunu da bir lütuf gibi sunuyorlar. Bakın en düşük elektrik faturası bugün 250 TL. En düşük doğal gaz faturası 600 TL, en düşük kira 1500 TL. Geriye ne kalıyor? 2500 TL alan bir emeklinin elinde 150 TL kalıyor. Ekmeği ve diğer zorunlu gıdaları saymadım. Bu 2500 TL ile geçinmesi gerektiğini söylüyorlar. Bu halka hakarettir. Bu halkı açlığa mahkûm etmektir. Bu milyonlarca emekliyi insan yerine koymamak demektir. Bizim hakça, insansa bir düzen kurma mücadelemizin temeli de budur. İstiyoruz ki biz bu ülkede yaşayan bütün insanlar onurlu bir hayat sürsünler. Herkes emeğinin karşılığını alsın, ülkenin refahından adil, eşit bir pay alma sistemi kurulsun.

AYSEL TUĞLUK, DERHAL SERBEST BIRAKILMALIDIR: Aysel Tuğluk, özgür bırakılmalıdır. Aysel Tuğluk, derhal serbest bırakılmalıdır. Onun şahsında bütün hasta mahpusların derhal salıverilmesi gerekmektedir. Bu talebi, bıkmadan, usanmadan her zeminde, platformda dile getirmeye devam edeceğiz. Ta ki başta hasta mahpus arkadaşlarımız olmak üzere siyasi rehine olarak tutulan bütün yoldaşlarımızı özgürlüklerine kavuşturana kadar.

İLK KAYYUM ATANDIĞINDA GERÇEKTEN KUVVETLİ BİR DEMOKRATİK İRADE KONAMADI: İstanbul ve diğer büyükşehir belediyelerini de gasp etme yoklamaları yapmaktadır bu iktidar. Zemin yoklamaktadır. Direnç yoklamaktadır. Eğer, hatırlatmak istemem ama bu ülkede ilk belediye kayyum atandığında tereddütsüz demokrasiden yana en ufak derdi olan çevreler ortak irade koyabilseydi, iktidar bugün kayyum operasyonlarını hazırlayacak kirli oyunlara başvuramazdı. Bu acı gerçekle samimi bir yüzleşme gerçekleştirebilirsek, yani ilk kayyum atandığında gerçekten kuvvetli bir demokratik irade konamadığı, bunun da bugünkü gelişmelerin önünü açtığı gerçekliğiyle yüzleşebilirsek onu telafi edecek yolları daha kolay yaratırız.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NA KAYYUM İÇİN HAZIRLIK YAPILMAK ÜZERE YAZI YAZILMIŞ: Kayyum atama hazırlıklarının başlangıcı 1 Nisan 2019. Yani 31 Mart’ta seçimler yapılmış, kesin resmî sonuçlar açıklanmamış, mazbatalar hazırlanmamış ama İçişleri Bakanlığı’na kayyum için hazırlık yapılmak üzere yazı yazılmış. Demek ki sonradan isnat ettikleri her şey yalan, buradan da anlaşılıyor.

DEVLET BAHÇELİ, DİYARBAKIR’A VE DİYARBAKIR HALKINA NE VERDİ?: Bir hatıra ormanı kuracaklarmış. Adı da Devlet Bahçeli Hatıra Ormanı olacakmış. Bu artık gerçekten Diyarbakır halkının kültürüne, diline, kimliğine, onura saldırılarda pervasızlığın son örneği. Devlet Bahçeli, Diyarbakır’a ve Diyarbakır halkına ne verdi? Her gün Kürt halkına hakaret eden, Kürt halkının siyasi temsilcileri olarak bizleri, onların meşru iradesini, Türkiye halklarının ortak meşru iradesi ile birleştiren HDP’yi her gün hedef gösteren, halklar arası düşmanlığı körükleyen söylemden ve politikadan başka ne yaptı? Ne yapıyor? Diyarbakır halkına, onun adında bir hatıra ormanı hangi gerekçe ile kuruluyor.

KAYYUMLARI ORTAK YAŞAM ORMANLARINDA FİDAN DİKMEKLE GÖREVLENDİRECEĞİZ: Bu kayyumlar gidecek. Bu kayyumları, bu iktidar ile birlikte göndereceğiz. Bunda kararlıyız. Nasıl 7 Haziran’da o ağır yenilgiyi tattırdıysak, 31 Mart ve 23 Haziran 2019’da ağır bir yenilgiyi yaşamalarını nasıl sağladıysak bu kararlı mücadelemizle bu iktidarı göndereceğiz. Kayyumlarını da göndereceğiz elbette. O kayyumları yarın öbür gün bizim kuracağımız özgürlük ormanlarında, yarın onları gönderdikten sonra kuracağımız eşit, ortak yaşam ormanlarında fidan dikmekle görevlendireceğiz onları. Bununla da kalmayacağız, kayyum uygulamalarının hepsini utanç müzesi kurarak sergileyeceğiz, unutulmasın diye."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.

ÖZEL HABER Haberleri

MPL lisansı nasıl atpl'e dönüşür
Fırıldak Kubi Kime Denir?
Türkiye'de ilk metroyu kim yaptı?
Toplumun merak ettiği konular nelerdir?
Beyaz Leblebinin Faydaları Nelerdir?