Mersin Limanı’nın genişlemesi ile ilgili Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı dava ve ardından yaşanan süreçle ilgili hatırlatmada bulunan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin’in ana konteyner limanı ihtiyacının Cumhur İttifakı’na mensup milletvekilleri tarafından da TBMM’de gündeme getirildiğini söyledi. Milletvekillerine teşekkür eden Seçer, “Diliyorum kentin diğer bileşenleri ve aktörleri de bu sese kulak verir ve Mersinimiz adına gerekli mücadeleyi sürdürürler” diye konuştu. Başkan Seçer, vatandaşlara süreci takip etmeleri çağrısında bulunarak, kendilerinin de davanın takipçisi olacaklarını söyledi.
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2021 yılı Kasım ayı Olağan Toplantısının 2. Birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi.
Büyükşehir Kariyer Merkezi’nin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile imzaladığı protokol çerçevesinde mesleki eğitim kursu açacaklarını, eğitimler vererek kariyer etkinlikleri düzenleyeceklerini açıklayan Başkan Seçer, İŞKUR ile imzalanan protokol hakkında da bilgi vererek, “Kariyer Merkezimiz artık İŞKUR hizmet noktası olarak hizmet verecek” ifadelerine yer verdi. Seçer, Büyükşehir’de ağır vasıta şoförlerinin istihdam edileceğini duyurarak, “İşsizlik çok, iş arayan çok, kalifiye eleman yok” dedi.
“ÇOCUKLARIMIZA DAHA GÜZEL BİR DÜNYA BIRAKMAK İÇİN ÇABALIYORUZ”
Başkan Seçer, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutlayarak, Büyükşehir Belediyesi olarak çocukların geleceğinin güvence altına alındığı ve fırsat eşitliğinin sağlandığı bir ortam sağlamak için çalıştıklarını ifade ederek, şunları söyledi:
“Büyükşehir Belediyemizin görevlerinden biri de şehrimizdeki tüm çocukların haklarını ve hukukunu korumak ve hak ettikleri geleceğe hazırlamaktır. Bu bilinçle çocuklarımızın geleceklerinin güvenceye alındığı bir ortamı yaratmak ve her alanda fırsat eşitliğinden yararlanmalarını sağlamak için çalışıyoruz. Çocuklarımızın geleceğe umutla bakabilmesi için, çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakmak için çabalıyoruz. Mersin’de 511 bin 871 çocuk yaşıyor. Bu, nüfusumuzun yüzde 27.4’üne karşılık geliyor. Geçici koruma altında burada bulunan çocukları da bu işin içine dâhil edersek yaklaşık olarak 600 bin civarında çocuğumuz Mersin’de yaşıyor. Bizler Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak çocuklarımızın aydınlık geleceği adına hizmetlerimizi büyük bir gayretle ve şevkle yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Tüm çocuklarımızın 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nü de bu vesileyle kutlamak istiyorum.”
“UZUN SÜRE ÜZERİNDE ÇALIŞTIĞIMIZ YETENEK DÖNÜŞÜM PROJESİ’Nİ HAYATA GEÇİRDİK”
Büyükşehir Kariyer Merkezi’nin bugüne kadar hayata geçirdiği rehberlik hizmeti, eğitim programları, İş Gücü Piyasası Koordinasyon Kurulu gibi hizmetlerini anlatan Başkan Seçer, “Rehberlik hizmetleri sayesinde bugüne kadar çok sayıda vatandaşımız işe yerleşme imkânı buldu” dedi. Kariyer Merkezi’nin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve İŞKUR ile ayrı ayrı imzaladığı protokoller hakkında da bilgi veren Seçer, şöyle konuştu:
“Uzun süre üzerinde çalıştığımız Yetenek Dönüşüm Projesi’ni hayata geçirdik. Bu projenin ayrıntıları şöyle; Milli Eğitim Müdürlüğü ile imzaladığımız protokolde; bir, sektörün ihtiyaç duyduğu anlarda mesleki eğitim kursları açmak. İki, eğitimlere katılan kursiyerlerin iş arama becerilerini geliştirecek eğitimler vermek. Firmalara teknik geziler yaparak mesleklerin yapılış şekillerine yönelik örnekler sunmak. Firma temsilcileri ile kursiyerleri bir araya getirecek kariyer etkinlikleri gerçekleştirmek. İş arayanlara, kursiyerlere geleceğin meslekleri konusunda farkındalık yaratacak, rehberlik sunacak çalışmalara imza atmak başlıca işlevimiz olacak.”
“KARİYER MERKEZİMİZ ARTIK İŞKUR HİZMET NOKTASI OLARAK HİZMET VERECEK”
İŞKUR ile imzalanan protokol çerçevesinde verilecek hizmetlerin detaylarını da anlatan Başkan Seçer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kariyer Merkezimiz artık İŞKUR hizmet noktası olarak hizmet verecek. Yani bir nevi vatandaşlarımız İŞKUR’un faaliyet alanındaki hizmetlerini Mersin Büyükşehir Belediyesi Kariyer Merkezi aracılığıyla da alabilecekler. Daha önce yasal olarak böyle bir hakkımız yoktu. Kariyer Merkezi bu görevi ifa edemiyordu. Kariyer Merkezimize gelen vatandaşlar İŞKUR ile yaptığımız protokol sonucunda şu hizmetleri alabilecekler; İŞKUR portalına kayıt yapabilecekler, kayıt güncelleyebilecekler. İŞKUR programlarına başvuru yapabilecekler. İŞKUR ilanlarını sorgulayabilecekler ve ilana uygun işe Kariyer Merkezi tarafından da yönlendirilebilecekler. İşverenlere ise şu hizmetleri sunacağız; İŞKUR kayıtlarını artık Kariyer Merkezi ile de gerçekleştirebilecekler. İş ilanlarının Kariyer Merkezi görevlileri aracılığıyla portaldan açılması hizmetini alabilecekler. Bu özellikle iş arayış içerisinde olan gençlerimizi ilgilendiren önemli bir konu.”
MERSİN LİMANI’NIN GENİŞLEMESİYLE İLGİLİ DAVA GÜNDEME GELDİ
Seçer, Mersin Limanı’nın genişlemesi ile ilgili Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı dava ve ilgili süreci yeniden hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Mersin 2. İdare Mahkemesi’ne 29 Nisan 2021 tarihinde açılan davanın sonucunu şöyle karara bağlamıştı yargı; kapasite artışı işleminin gelecekte telafisi güç zararlar doğuracağını belirterek Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin; bizim, açtığımız davada; bazı sivil toplum örgütlerinin de müdahil olarak katıldığı davada; yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Ardından Adana Bölge Mahkemesi de 6 Ekim 2021 tarihinde yürütmeyi durdurma kararını uygun buldu ve oy çokluğu ile yürütmeyi durdurma kararını onadı. Yani burada liman genişleme çalışmaları gelecekte telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir diye hem 2. İdare Mahkemesi hem de Adana Bölge Mahkemesi bizim bu müracaatımızı haklı bulmuş ve ÇED olumlu raporunun yürütmesini durdurmuş.”
Mersin Liman İşletmeciliği A.Ş.’nin maddi bedel ödeyerek hazırlattığı rapora dikkat çekerek, sürecin takipçisi olacaklarının altını çizen Başkan Seçer, vatandaşların da konuyu takip etmesini isteyerek şunları söyledi:
“Bu süreçte Mersin Liman İşletmeciliği A.Ş.; İstanbul Teknik Üniversitesi Konut Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü Döner Sermaye adına ücret yatırarak Mimarlık Fakültesi Şehir ve Planlama Bölümü öğretim üyelerinden oluşan bir heyete, kapasite artışının sorun teşkil etmediğine dair bir rapor hazırlatmıştı. Bunu daha önce de Meclis’e getirmiştik. Bu rapor mahkemenin talebi doğrultusunda değil tamamen firmanın kendi talebi doğrultusunda maddi bedeli ödenerek oluşturulmuş bir rapordur. Bunun altını çizerek vatandaşlarımızla özellikle paylaşmak istiyorum. Çünkü mahkemenin elinde yasal olarak hazırlanmış ve kapasite artışının sakıncalarını tek tek ortaya koyan ve yapılacak artışın şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun olmadığına dair kanaatleri içeren bir bilirkişi raporu zaten bulunmaktadır. Buna karşın Bölge İdare Mahkemesi’nin verdiği ara karar doğrultusunda; bu da önemli, bir ara karar veriyor; beş kişilik yeni bir bilirkişi heyeti oluşturulması ve naip üye atanması yönünde de karar veriyor. Bu bilirkişi heyeti de Mersin Limanı’nda 17 Kasım’da incelemelerde bulundu. Daha önce bu sürecin Mersin kamuoyu tarafından dikkatle takip edilmesi konusunda ben Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak burada defaatle görevimi yerine getirdim. Vatandaşlarımızın bu konuyu takip etmesini istiyorum. Biz Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak bu davanın, bu yapılan uygulamaya konan projenin ve şehrimiz için de uygun olmayacağının ısrarla altını çizdiğimiz bu projenin takipçisi olacağız.”
Mersin’in ana konteyner limanı ihtiyacı olduğunu Türkiye Büyük Millet Meclisi bütçe görüşmelerinde dile getiren Mersin milletvekillerine teşekkürlerini ileten Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Cumhur İttifakı vekillerimizin de içinde olduğu Mersin milletvekillerimiz Meclis’te yaptıkları konuşmalarda, yine en son Cumhur İttifakı’na mensup milletvekilimiz bütçe görüşmelerinde Mersin’de bir ana konteyner limanı ihtiyacı olduğunu, bunun da zaten Kalkınma Programı’nda olduğunu ve Mersin için çok hayati önem taşıdığını ifade eden bir konuşma yapmıştır. Bu gibi girişimler Mersinimiz adına önemli girişimlerdir. Milletvekillerimize teşekkür ediyorum. Bizim de zaten defaatle konuyu açmamızın nedeni; liman genişleme çalışmalarının yapılmasının burada ikinci transit ana konteyner limanının yapımını engellemeye yönelik bir adım olduğu düşüncesiyle bu uyarımızı sürekli dile getiriyorduk. Milletvekillerimiz bunu duymuş. Diliyorum kentin diğer bileşenleri ve aktörleri de bu sese kulak verir ve Mersinimiz adına gerekli mücadeleyi sürdürürler.”
SEÇER, TAHRİP EDİLEN TUVALETLERE İLİŞKİN KONUŞTU: “BİZ KENT VANDALLARINDAN BIKTIK”
Başkan Seçer, 2020 yılında özellikle parklarda ve rekreasyon alanlarında vatandaşlardan alınan talepler doğrultusunda kent tuvaletleri oluşturduklarını ifade ederek, şunları söyledi:
“Kültür Park’ta 4, Atatürk Parkı’nda 2, Güvenpark’ta 1, Tarsus Haydar Aliyev Parkı ve Tarsus Devlet Parkı’nda birer tane olmak üzere toplam 2, Erdemli Tömük ve Güzeldağ Sitesi önünde toplam 2, Aydıncık Park içinde 1, Bozyazı Hal yanında 1, Anamur Rauf Denktaş Parkı’nda 1 ve Mezitli Vivaldi Sitesi önünde 1 adet olmak üzere toplam 15 adet tuvaleti vatandaşın hizmetine sunduk. Bu bir bedel karşılığı kullanıma açık bir tuvalet değil. Burada deterjandan tuvalet kağıdına, peçetesine, havlusuna kadar her şey var. Her türlü medeni malzemeyi oraya bırakmışız. Standart olarak da temizlik sabah 08.00’de başlıyor. Hatta son dönemlerde erkene aldırdık. Sabah spor yapan vatandaşlarımızın talebi üzerine sabah saat 06.00 gibi başlıyorlar, gecenin 12’sine kadar da bu turnikeyi yapıyorlar, tuvaletlerimizi temizliyorlar. İşin temizliği bir yana biz kent vandallarından bıktık. Gerçekten içler acısı bir durum. Tuvaletlere zarar veriyorlar, lavaboları, kapıları kırıyorlar. Kapıları yakıyorlar. En son başımıza gelen bir hadise. Sanıyorum Erdemli Tömük’te tuvaletin kapısını yakmışlar.”
“TUVALETLERİ BİR İŞLETMECİYE DE VEREBİLİRDİK”
Tuvaletlere konulan tüm hijyen malzemelerinin vatandaşlar tarafından alındığını da sözlerine ekleyen Seçer, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bu konuda bir daha uyarıda bulunmak istedim. Biz bunu bir işletmeciye de verebilirdik. Vatandaşlarımız bundan bila bedel faydalansın istedik ama bunu sağlarken de temiz bir tuvalet olsun. Tuvaleti yapmak sorun değil ama onun bakımını sürdürebilmek, onu koruyabilmek asıl mesele olan. Bu serzenişimizden de daha doğrusu bu uyarımızdan da bilgilendirmemizden de zaten bu anlaşılıyor. Yoksa şikâyet ettiğimiz yok. Bir anlamda tedbir alınacaktır. Gerekirse tuvaletleri işletmecilere vereceğiz 7/24 bedeli karşılığı ama tabii ki yine hijyen ve tertemiz olması kaydıyla da onların işletmesine sunacağız, öyle görünüyor.”
BÜYÜKŞEHİRE AĞIR VASITA ŞOFÖRLERİ ALINACAK
Seçer, Büyükşehir Belediyesi’nde ağır vasıta şoförlerinin istihdam edileceğini duyurarak, şunları söyledi:
“İşsizlik çok, iş arayan çok, kalifiye eleman yok. Bu fabrikalarda da işletmelerde de belediyelerde de böyle. E sınıfı ehliyetli, SRC 2 ve 4, Psikoteknik Belgesi olan, ağır vasıta ehliyet sahipleri Kariyer Merkezimize müracaat edebilirler. Tır ve tankerler için SRC 5 yeterli oluyor. Bu belgeleri taşıyanlar da Kariyer Merkezimize müracaat etsinler. Greyder için G ehliyeti, Psikoteknik Belgesi yeterli oluyor. Demek ki greyder, tır ve tanker ve ağır vasıta ehliyet sahibi elemanlara şiddetle ihtiyaç var. İş arayanlara, bu belgeleri olanlara duyurulur.”
“DÖVİZ KURLARINDAKİ ARTIŞ BİZİM TL BAZINDA GELİRİMİZİ ÇOK AŞAĞILARA ÇEKİYOR”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Aydıncık Belediye Başkanı Ferat Aktan’ın Aydıncık’la ilgili yağmur suyu drenajları, kanalizasyon ve arıtma konusundaki talebine cevap vererek, şu açıklamayı yaptı:
“Anladığım kadarıyla bugüne kadar oranın topografyasından dolayı böyle bir şeye ihtiyaç duyulmamış. Çünkü gerekli eğim var ve nihayetinde bütün yollar denize çıkıyor orada, Güney’de. Ama bundan sonra ihtiyaç demek ki var ki bu konuda bir çalışma yapıyoruz, yapalım. Arıtma tesisi konusunda da Ferat Başkan gönül ister her şeyi çok hızlı, çok çabuk yapalım ve en iyisini yapalım. Hatta kişi başı milli gelir böyle 6 bin, 8 bin civarında değil, şimdi dolar da arttı, herhalde Mersin’in gayri safi milli hasıladaki kişi başına düşen geliri 5 bin dolarlara düştü. Çünkü döviz kurlarındaki artış bizim TL bazında gelirimizi çok aşağılara çekiyor. Dolar bazında çekiyor. Doğal olarak da TL bazında. Bunu niye söyledim? Benim Belediye Başkanı olarak temel görevim, ki ekonominin tanımı da budur.”
“1 LİRALIK MALZEME OLDU 2 LİRA. BÖYLE BİR ŞART ALTINDA ÇOK RAHAT HAREKET EDEMİYORUM”
Ekonominin tanımının, kıt kaynakları en rasyonel şekilde değerlendirerek, azami fayda sağlamak olduğunu ifade eden Seçer, şunları söyledi:
“Bu önemli. Buradan bir çıkartım yapabilirsiniz. ‘Ben Aydıncık’a atık su arıtma tesisi yapmam, yapmak istemiyorum, orasına uygun değil, yakışmaz oraya’ demiyorum. Bilakis, turizme namzet bir yer. Gelecekte turizm çok gelişebilir. Nüfus da artıyor. Her ne kadar şimdi 10 binli rakamları konuşuyorsak da, doğa parçası bir yer. Hani derin deniz deşarjı düşündük. Bunu da zaten ben kendi kararımla yapamam, Bakanlık vardır, Bakanlığın izni vardır, izin vermesi gerekiyor. Zaten aykırı bir şeyse, yanlış bir şeyse buna Bakanlık izin vermez ama o konuda da henüz biz muallaktayız. Yeni bir yer oluşturabilseydik, mevcut bulduğumuz yer çok büyük maliyetler getiriyor. Çok ciddi hani çok özür dilerim ama yani bunu Aydıncık’tan tenzih ediyorum. Hani bir söz vardır ya, ‘astarı yüzünden pahalı’. Yani 1 liralık demir oldu 2 lira. 1 liralık çimento oldu 3 lira. 1 liralık malzeme oldu 2 lira. Böyle bir şart altında çok rahat hareket edemiyorum. Ama arkadaşlar çalışıyor, çalışmaya da devam ediyor. Emin ol sizin kadar ben işin üzerindeyim. Bundan yana hem siz hem Aydıncık halkı rahat olsun. Ben sizi de yani takdirle karşılıyorum. Görevinizi yapıyorsunuz ilçe belediye başkanı olarak. Bunu da dile getirmeniz son derece haklı bir yaklaşımdır. Ama bunu elbirliği ile çok kısa süre içerisinde uygun olan, akılcı bir şekilde, rasyonel bir şekilde, fizibıl bir şekilde de çözeceğimizi umut ediyorum. Yer sorununu çözersek arıtma konusu hızla çözülür. İşte orada da işte o astarı yüzünden pahalı dediğim olay da o zaten. Yer sorununu aştık mı dükkân senin hiç sorun yok.”
“YASALARIN DIŞINA ÇIKILMIŞSA BU BİR CİNAYETTİR”
Seçer, CHP Meclis üyesi avukat Ünzile Kuru’nun Mersin’in Akdeniz ilçesinde eşarbı iş makinesine takılan kız çocuğunun hayatını kaybetmesini gündeme getirmesi üzerine, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Eğer yasaların dışına çıkılmışsa bu bir cinayettir. Yasalar çerçevesinde o işletme eleman çalıştırıyor, bir iş kazası meydana gelmişse onu da iş kazası olarak tanımlayabilirim. Ama koruma altındaki sığınmacıların çocuklarının çalıştığı bu tip yerlerdeki bu evladımız da o statüde bir çocuk. Bu konu notlarımda vardı. Böyle şeylerden bahsetmek istemedim Meclis’te. Siz annelere, babalara ya da işyeri sahiplerine kızmayın. Buna göz yuman yetkililere kızmaktan ziyade, göreve çağırmak ve haklarında aslında işlem yaptırmak lazım. Mersin bu konularla anılmamalı. Yasalar uygulanmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından çıkartılıyor. İş yasaları da böyle, iş kanunları da böyle. Herkesin bu kanunlara riayet etme zorunluluğu vardır. Ama ben görüyorum ki bu Türkiye’nin her tarafında sorun haline geldi. Umut ediyorum bir an önce bu sesimiz yetkililer tarafından duyulur ve bundan sonra denetimler sıklaştırılır.”
VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ‘TAŞ BİNA’ İÇİN BÜYÜKŞEHİR’DEN TEMİNAT MEKTUBU İSTEDİ
Seçer, “Taş Bina” olarak da bilinen Mersin Büyükşehir Belediye Hizmet Binası için istenen teminat mektubu konusuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı olan bina için Büyükşehir Belediyesi’nin İller Bankası’ndan teminat mektubu alması gerektiğini belirten Seçer, şöyle konuştu:
“Ne olduysa sözleşme yenileyeceğiz, bizden teminat mektubu istedi. Vakıflar Genel Müdürlüğü kime bağlı? Önceden devlet bakanlıklarına bağlıydı. Cumhurbaşkanlığı sisteminden sonra ne olmuş diye bakayım dedim. Cumhurbaşkanı, altında Kültür ve Turizm Bakanı sonra Vakıflar Genel Müdürü. Ben kime bağlıyım? Sözün bittiği yer.”
“BİNADAN ÇIKALIM, ÇADIR KURALIM BELEDİYE HİZMET BİNASI OLARAK KULLANALIM”
Büyükşehir Belediyesi bürokratlarının konuyla ilgili yazışmalar ve şifahen görüşmeler de yaptığını sözlerine ekleyen Seçer, şöyle konuştu:
“Biz belediyeyiz arkadaş. Siz bizden niye teminat mektubu istiyorsunuz? Bunu da indirdiler. Allah razı olsun, iskonto da yaptılar. Arkadaşlar bu olur mu? Git, gel, yazış, mesai harca. Bu nasıl bir düzendir? Burası belediye, kamu kurumu. Orası kamu. Devlete bağlı. Cumhurbaşkanı’na, bakana bağlı. Nereden çıktı bu? Yani bugüne kadar hiç bize böyle bir şey uygulanmamış. Görmemişiz. Hepsi hepsi 725 bin 400 TL teminat mektubu. Alalım, verelim. İller Bankası’ndan yetki alalım. İller Bankası da verirse verelim. Yoksa binadan çıkalım, çadır kuralım belediye hizmet binası olarak kullanalım. Yani bunlar olur mu arkadaşlar?”