Eskişehir’de SES üyesi sağlık çalışanları Tıp Fakültesi önünde eylem yaptı. TL'nin değer kaybına ve pek çok ürüne gelen zamlara dikkat çeken sağlık çalışanları, "Biz emekçiler bu koşullarda nasıl geçineceğiz?" dedi.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Mermer Salonu önünde bir araya gelen SES Eskişehir Şubesi üyeleri, yaptıkları basın açıklaması ile "Maaşlarımız ne doların yükselen hızına yetişiyor ne de tüketim mallarına gelen zamlara karşılık geliyor. Kağıt üzerinde kalan göstermelik enflasyon rakamları ne memurun ne de işçinin hesap defterindeki enflasyon rakamlarına uymuyor. Ülkemiz adeta bir yangın yerine döndü. Her gün paramız değer kaybediyor. Biz emekçiler bu koşullarda nasıl geçineceğiz?" dedi.
SES Şube Yönetim Kurulu adına konuşan Dilek Yeşilırmak, her gecenin sonunda yeni bir zam yağmuru ile uyanmak istemediklerini söyledi. Her gün diğer günden daha çok fakirleştiklerini ifade eden Yeşilırmak, şöyle konuştu:
“MAAŞLARIMIZ DOLARIN HIZINA YETİŞEMİYOR”
“Maaşlarımız ne doların yükselen hızına yetişiyor ne de tüketim mallarına gelen zamlara karşılık geliyor. Kağıt üzerinde kalan göstermelik enflasyon rakamları ne memurun ne de işçinin hesap defterindeki enflasyon rakamlarına uymuyor. Yandaş sendikalarınız ile oynadığınız orta oyunu ise karşılıklı al gülüm ver gülüm. Bir kez daha emekçileri yoksulluğa mahkum ettiniz. Resmi enflasyon yüzde 20 ama sokaktaki enflasyon yüzde 50 iken memura 5 artı 7’yi reva gördünüz, 4D’li kamu sağlık işçisinin toplu sözleşmesinde var olan gece fark ücretlerini, teknik fark ücretlerini gasp ettiniz. Sermayeye vergi indirimi yaparken toplam verginin yüzde 70’ini emekçiden yani bizden aldınız! Ülkemiz adeta bir yangın yerine döndü. Her gün paramız değer kaybediyor. İzlenen sermaye yanlısı ekonomik politikalar halkımızı ve bizleri sefalete sürüklüyor.”
“İĞNEDEN İPLİĞE HER ŞEYE ZAM GELİYOR”
“Dolar bizim paramızın değer kaybıyla beraber yükseldikçe iğneden ipliğe her şeye zam geliyor. Gün geçmiyor ki temel gıda maddelerinin fiyatı artmasın. Gün geçmiyor ki benzine elektriğe doğal gaza zam gelmesin. Bütün bunların yanı sıra kış koşulları giderek ağırlaşıyor. Biz emekçiler bu koşullarda nasıl geçineceğiz? Nasıl huzurla hizmet üreteceğiz? Geçinemiyoruz. Artık bu gidişe dur denilmelidir. Emekçilerin kayıpları ivedilikle giderilmelidir. Bizler tıp fakültesinde çalışan tüm meslek branşlarından emekçiler artık dayanamıyoruz. Tıp Fakültelerin bilimsel eğitimden giderek uzaklaştığı tamamen ticari Saiklerle hareket eden merkezlere döndüğü çalışanlar için ağır çalışma koşullarının dayatıldığı yerler haline geldi. Ne yazık hemşiresinden asistan hekimine akademisyenine işçisine teknisyenine kimse mutlu değil. Bu gidişat bir an önce düzeltilmelidir.”