Haber: GÜRKAN DEMİRTAŞ - Kamera: ÜNAL AYDIN
Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği Başkanı Atilla Polat, “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bizlerin bu sessiz çığlığını duydu. Bize sahip çıktı. ‘Meclis açıldığı zaman sizlere kanun teklifi vereceğiz’ diye canlı yayında söyledi. Akabinde, MHP Genel Başkan Yardımcısıİzettin Ulvi Yönter tarafından TBMM’ye bizlerin mağduriyetinin giderilmesi için kanun teklifi verildi. Yaklaşık olarak 7 aydır daha komisyona gelmedi" dedi.
Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar Derneği, Ankara şubesinin açılışını yaptı. Açılışta, ANKA Haber Ajansı’na konuşan Dernek Başkanı Atilla Polat, mağduriyetin giderilmesi için MHP’nin verdiği kanun teklifinin 7 aydır komisyonda beklediğini anımsattı. Polat şunları söyledi:
“2014 yılında İstanbul’da derneğimizi kurduk. Terörle mücadele sırasında yaralanıp gazi sayılmayan 20 bin asker ve polis maalesef devletimiz tarafından gazi sayılmıyor. Bu mağduriyetin giderilmesini istiyoruz. Örneğin, terörle mücadelede çatışmada yaralanan, bir gözünü kaybeden gazi sayılmıyor. Kalbinde kuşunla yaşayan gazi sayılmıyor. On parmağından ikisini kaybeden gazi sayılmıyor. Bu kanayan bir yara. Bu siyaset üstü bir mağduriyettir. Bu mağduriyetin bir an önce giderilmesini istiyoruz. 2014 yılında derneğimizi kurduk, yaklaşık yedi yıldır mücadele ediyoruz. Bu süre zarfından çalmadık kapı, görüşmediğimiz siyasetçi, bürokrat, bakan, milletvekili kalmadı. Herkes, ‘haklısınız, gazilik sizin ananızın sütü gibi hakkınızdır. Sizler gönüllerin gazisisiniz’ diyorlar ama biz gönüllerin gazisi değil de devletimizin resmi gazisi olmak istiyoruz. Yani bizler, çocuklarımıza gazi olduğumuzu ispatlamak istiyoruz. Öldüğümüzde ay yıldızlı bayrakla defnedilmek istiyoruz. Bunlar, bizim hakkımız. Bunu bize kimse çok görmesin. Bizim amacımız, bizden sonraki gelecek nesiller bu mağduriyeti yaşamasın. Bu kanayan yaranın bir an önce kapanmasını istiyoruz.”
“BAHÇELİ BİZE SAHİP ÇIKTI. TEKLİF VERİLDİ, AMA ARADAN YEDİ AY GEÇMİŞ KOMİSYONA DAHİ GELMEMİŞ”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bizlerin bu sessiz çığlığını duydu. Bize sahip çıktı. ‘Meclis açıldığı zaman sizlere kanun teklifi vereceğiz’ diye canlı yayında söyledi. Akabinde, MHP Genel Başkan Yardımcısıİzettin Ulvi Yönter tarafından TBMM’ye bizlerin mağduriyetinin giderilmesi için kanun teklifi verildi. Yaklaşık olarak 7 aydır daha komisyona gelmedi. Gönül ister ki, bu kanun teklifinin bir an önce Meclis’e gelmesini talep ediyoruz. Yani bu siyasetçilerden, bürokratlardan, bakanlardan, genel başkanlardan, genel başkan yardımcılarından hepsinden bir an önce bu kanun teklifinin 2022 yılına girmeden kabul edilmesini istiyoruz. Aradan yedi ay geçmiş, bizim için verilmiş olan kanun teklifi halen daha komisyona dahi gelmemiş bekliyor. Talebimiz bu mağduriyetin giderilmesini istiyoruz.”
“DAĞDA BİR GÜN YARALI KALDIM, HELİKOPTERLE KURTARILDIM. GAZİ OLDUĞUMU İSPAT ETMEYE ÇALIŞIYORUM”
Kuzey Irak’ta girdiği çatışmada yaralanan ve gazilik hakkını almaya çalışan Adnan Kuralay, yaşadıklarınışöyle anlattı:
“1990-91 senesinde Hakkari bölgesinde askerliğimi yaptım. 91’de Kuveyt Savaşı ilk çıktığında Kuzey Irak’a ilk müdahale eden komando birliklerindeydim. PKK kampına Hakurk’ta baskın esnasında yaralandım. O günlerden üstümüzde kalan sıkıntılardan dolayı yaşadığımız fiziksel sorunlar ve ruhsal sorunlarla bugüne kadar geldik. Gazi olduğumuzu ispat etmeye çalışıyoruz. Ama maalesef bir sonuç alamadık. Ben sağ ayağımdan vuruldum. Yaklaşık bir gece, yaralı bir şekilde kaldım dağda. Bir gece sonra helikopter marifetiyle çıkartılabildim. Ondan sonraki süreçte beş yıl ayağımla ilgili bir tedavi süreci geçirdim. İki tane ameliyat geçirdim. Bir tanesini askeri hastanede yaptılar. İkinci ameliyatımı, askerliğin bitmiş deyip beni kabul etmeyip, özele sevk ettiler. Personel Daire Başkanı Tuğgeneral imzasıyla ikinci ameliyatımı oldum.”
“ÜSTÜN CESARET MADALYASI ALDIM, AMA BUGÜN GAZİ DEĞİLİM MAALESEF”
Şırnak’ta bir çatışmada yaralanan ve üstün cesaret madalyası alan fakat gazi sayılmayan Namık Kemal İzmitli de şöyle konuştu:
“1993 yılında Şırnak’ta çıkan bir çatışmada karnımdan yaralandım. Allah’ın bir lütfu… Şu anda yaşıyorum. Ancak bu yaralanma sonucunda bana komutanlarım, üstün cesaret feragat altın madalyası verdiler. Çok mutlu oldum. Ama bugün benim torunum bana soruyor. Dede sen gazi misin değil misin? Oysa ben bugün gazi değilim maalesef. Gazi olabilmem için karnımdan çıkan merminin değişik bir şekilde beni sakatlaması gerekiyordu.”
Görüntü Dökümü:
1-Atilla Polat Konuşması
2-Adnan Kuralay Konuşması
3-Namık Kemal İzmitli Konuşması