SOSYAL DEMOKRASİ DERNEĞİ’NDEN TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ’NE “İNSAN HAKLARI” ÖDÜLÜ
Sosyal Demokrasi Derneği (SDD), 2021 İnsan Hakları Ödülü’nü Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) verdi. Ödülü, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya...
Sosyal Demokrasi Derneği (SDD), 2021 İnsan Hakları Ödülü’nü Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) verdi. Ödülü, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya veren CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, “Bu karanlıkları yırtacağız. Atatürk ve Cumhuriyet çocuklarıyla, kuşaklarıyla; birlikte başaracağız” dedi. Fincancı ise “Sağlık çalışanları yaşamayı ciddiye aldıkları için özveriyle çalıştılar ve 520 sağlık çalışanını pandemide kaybettik. Bu özverinin sonucu, yaşamayı ciddiye aldıkları için kaybettik” diye konuştu.
SDD, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 73. yılında, Ankara’da; “İnsan Haklarımız” başlıklı bir konferans düzenledi. SDD 2021 İnsan Hakları Ödülü, TTB’ye verildi. Ödülü, TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’ya veren CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, şunları söyledi:
“Çok sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Sadece kurtuluş mücadelesine katılmamış, Cumhuriyetin de kuruluş mücadelesine katılmamış bir zihniyetin temsilcilerinin 20 yıldan beri iktidarda olmasının çok önemli bir etkisi var, bu sıkıntılı günlerden geçmemizde, çok önemli etkisi var. Bunlar ne kuruluş mücadelesine ne de kurtuluş mücadelesine katılmış zihniyet. Hep eleştirdiler Cumhuriyeti. Seksen yıl eleştirdiler. Cumhuriyet'in çok büyük bir fazileti onlara iktidar şansı verdi. 20 yıldan beri de iktidardalar. Ancak Türkiye'yi getirdikleri hali, durumu görüyorsunuz; büyük sıkıntılar var.
İlave olarak kapitalizmin geldiği noktada da dünyada küresel anlamda büyük sıkıntılar var. Ekonomi ile ilgili sıkıntılar var. Teknolojideki bir değişim sürecindeyiz. Çok önemli bu değişim. Hangi yöne doğru evrilecek bunları bilemiyoruz, dünya bilemiyor; orada da büyük sıkıntılar var. Bunlar da tabii Türkiye'ye yansıyor.
Ayrıca küresel güçlerin, emperyalistlerin dünyada büyük bir mücadelesi var. O mücadele içerisinde Türkiye'nin önemli bir konumu var biliyorsunuz, jeopolitik olarak. O mücadele Türkiye'ye yansıyor. Hepsi bir araya geldi, maalesef çok sıkıntılı, karanlık günlerdeyiz. Ancak umutsuz olmamamız lazım. Sosyal demokrasi bunun için var. Sosyal demokrasi, büyüme ve kalkınmadan önce insana değer verir; insanın rahat, huzurlu, mutlu olmasıyla uğraşır. Onun için Sosyal Demokrasi Derneği’mizin yeni Yönetim Kurulu Başkanı ve yönetimini kutluyorum. Başarılı çalışmalar yapacaklarına, aldıkları bayrağı daha da yukarı çıkaracaklarına inanıyorum.
İnsan haklarıyla ilgili önemli bir gündeyiz. Biraz önce sayın Başkan’la konuşurken değindik. Her şeyin tüketildiği bir toplumdayız. Tam bir tüketim toplumu olduk. Maalesef çok önemli değerleri de tüketiyoruz. Çok önemli konuları da tüketiyoruz. İnsan hakları ne kadar önemli bir konu. Biraz önce Sayın Başkan dedi ki ‘Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Rusya’dan sonra en fazlası davası olan ülkeyiz.’ Ama bu bir şeyi de gösteriyor, umutlu olmamız açısından… Demek ki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde hakkını arayan bir toplumuz da aynı zamanda. Türk toplumu olarak biz, bir taraftan da farkındalığı yüksek, aklı başında insanların olduğu, Atatürk Cumhuriyeti’nin yetiştirdiği nesiller olarak bunun farkında olan insanlarız. Bu mücadeleyi veriyoruz biz. Bu mücadele içerisindeyiz ve başarılı olacağız. Bu karanlıkları yırtacağız, bu karanlıkları hep birlikte dağıtacağız. Bu tabii ki öncelikle siyasetin işi, bunlarla uğraşacağız. Ama hep beraber, sizin gibi Atatürk ve Cumhuriyet çocuklarıyla, kuşaklarıyla; birlikte başaracağız. Ben buna inanıyorum, samimi olarak söylüyorum.”
Fincancı ise şöyle konuştu:
“Nazım Hikmet'in ‘Yaşamaya Dair’ şiirini bilirsiniz, yaşamayı ciddiye almak üzerine. Ve beyaz önlüklerimizle bir laboratuvarda insanlık için ölmenin de aslında yaşamayı ciddiye almaya dair olduğunu hepimiz biliriz. Evet, meslektaşlarımız, tüm sağlık çalışanları, yaşamayı ciddiye aldıkları için özveriyle çalıştılar ve özellikle de pandemi döneminde biz 520 sağlık çalışanını ne yazık ki pandemide kaybettik. Bu özverinin sonucu, yaşamayı ciddiye aldıkları için kaybettik. Yaşamayı ciddiye aldığımız için ağaç dikmeyi önerir Nazım Hikmet bize. O nedenle yaşamın ne kadar anlamlı olduğunu göstermesi açısından aldığımız en kıymetli ödüllerden birisi. Gerçekten, hepimiz için çok anlamlı. Özellikle İnsan Hakları Günü’nde bunu alıyor olmak sizlerden de başka bir anlam taşıyor.
Aslında yaşam hakkımız ihlal edildi bizim. Yaşam hakkımızı bu salgın sürecinde, etkili sağlık politikası uygulamayanlar, etkili bir mücadele yürütmeyenler, denetlemeleri yapmayanlar gerçekleştirdi. Bugün bir suç duyurusunda bulunduk. Yaşam hakkı ihlalinden sorumlu oldukları için Sağlık Bakanı hakkında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı hakkında, Cumhurbaşkanlığı Gıda ve Sağlık Politikaları Kurulu hakkında. Sorumluların da hesap vermeleri için gereğini yapacağız. Tüm meslektaşlarım adına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum size.”
“MÜCADELEMİZ SONUNA KADAR DEVAM EDECEKTİR”
Sosyal Demokrasi Derneği Başkanı Sami Doğan, konferansta yaptığı konuşmada şunları dedi:
“Ülkemizde, insan hakları çeşitli uluslararası hukuk anlaşmaları ile koruma altına alınmış olmasına karşın özellikle yaşam hakkı, işkence, ifade özgürlüğü gibi konularda sorunlar ve tartışmalar artarak sürmektedir. Bugün ülkemiz, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde yıllardır Rusya ile birlikte en çok davası görülen ülke konumundadır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilişinin üzerinden tam 73 yıl geçti. Ancak tüm dünyada savaşlar bitmedi ve insan hakları ihlalleri devam etmektedir. Sosyal Demokrasi Derneği olarak, herkes için özgürlüğün, barışın, eşitliğin ve kardeşliğin tesisi için mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir. Türk Tabipleri Birliği, insan hakları konusundaki duyarlılığı, insan haklarından taviz vermeyen duruşu ve mücadelesiyle tüm kamuoyunun vicdanında yer edinmiş çok değerli bir meslek örgütümüzdür. 2020 yılından itibaren herkesi etkileyen pandemi döneminde en büyük yük ve sorumluluk sağlık çalışanlarımıza düşmüştür. İnsan üstü bir mücadele ve büyük bir özveriyle görevlerini yerine getiren sağlık emekçilerimizden çok sayıda kişinin salgından etkilenerek görevlerinin başında hayatlarını kaybettikleri bir gerçektir. Türk Tabipleri Birliği, bu süreçte tüm engellemelere karşın, en önemli insan hakkı olan yaşama hakkı için büyük bir mücadele vermiştir. Bu yılki ödülü, meslek örgütü olarak yaşam hakkı için verdikleri mücadele ve pandemi dönemindeki öz verili çalışmalarıyla tüm sağlık emekçileri adına Türk Tabileri Birliği’ne vermekten onur duyuyoruz.”
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.