TÜRK METAL BAŞKANI KAVLAK: “İNSANLAR EVİNE EKMEK GÖTÜREMEYECEKSE ASGARİ ÜCRETE YÜZDE 30 ZAM GELSE NE OLUR, GELMESE NE OLUR”
Türk Metal Sendikası Bursa 2 Nolu Şube 2. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Genel Başkan Pevrul Kavlak, “Her kafadan bir ses çıkıyor. Asgari ücret şu kadar...
Türk Metal Sendikası Bursa 2 Nolu Şube 2. Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Genel Başkan Pevrul Kavlak, “Her kafadan bir ses çıkıyor. Asgari ücret şu kadar olsun, bu kadar olsun. Yüzde 25 ya da 30 olsun. Yahu, bugün içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda bu insanlar yine açlık sınırının altında yaşayacaksa, evine ekmek götüremeyecekse, geçinemeyecekse, asgari ücrete yüzde 30 zam gelse ne olur, gelmese ne olur” dedi.
Türk Metal Sendikası bugün Bursa 2 Nolu Şube 2. Olağan Genel Kurulu’nu yaptı. Genel Kurul’da konuşan Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, asgari ücret, vergi oranları ve metal görüşmeleri hakkında açıklamalarda bulundu. Kavlak’ın açıklamasından satır başları şöyle:
İNSANLAR YİNE AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞAYACAKSA ZAM GELSE NE OLUR: Her yıl Aralık ayında olduğu gibi, işte yine asgari ücret tartışmaları başladı. Her kafadan bir ses çıkıyor. Asgari ücret şu kadar olsun, bu kadar olsun. Yüzde 25 ya da 30 olsun. Yahu, bugün içinde bulunduğumuz ekonomik koşullarda bu insanlar yine açlık sınırının altında yaşayacaksa, evine ekmek götüremeyecekse, geçinemeyecekse, asgari ücrete yüzde 30 zam gelse ne olur, gelmese ne olur.
BİZİM ÜZERİNDE KONUŞAMAYACAĞIMIZ KADAR KÜÇÜK BİR ARTIŞTIR: Gelin kabaca bir hesap yapalım. Asgari ücrete yüzde 30 zam gelse ne kadar eder? Bakın ben söyleyeyim. Bizim hesaptan gidelim. Asgari ücretin saatlik ücreti 15.90’dır. Buna yüzde 30 zam gelse, 20.67 olur. Yani 4 lira 70 kuruş zam demektir. Peki bu aylık ne kadar olur? 225 saatle çarparsak brüt 1073 lira eder. Bunun neti de yaklaşık 850 lira eder. Ayrıca bu artış yıllıktır. Bunu unutmayın. Asgari ücret yıllık belirlenir. Yani bu hesabı, Türk Metal’in ortalama saatlik ücreti olan 22 lirayı baz alarak yaparsak, bizim ortalamamıza göre Yüzde 9.1 zam demektir. Hepsi budur, bu kadardır… Bizim üzerinde konuşmayacağımız kadar küçük bir artıştır ve ne yazık ki, asgari ücret için atılacak imzaların mürekkebi bile kurumadan, alınan zammın bir kısmı çoktan eriyip gidecektir.
ASGARİ ÜCRET ALANLARIN SAYISI AZALMALI: Kimse yanlış anlamasın, elbette ki asgari ücretli kardeşlerimiz, insan onuruna yaraşır bir ücrete kavuşmalıdır. Günün koşullarına uygun bir ücret almalıdır. Açlık sınırının altında yaşamaktan kurtulmalıdır. Ancak, asgari ücretin ne kadar arttığı kadar önemli olan başka bir şey daha var. Asıl önemli olan, ülkede asgari ücret alanların sayısının azalmasıdır. Gelin görün ki, bizim ülkemizde, asgari ücret ortalama ücret olmuş… Sendikasız işyerlerinde genel ücret haline gelmiş… Siz hala az mı, çok mu? Öyle mi, böyle mi? Bunları konuşuyorsunuz. Düşünebiliyor musunuz dostlarım, Örgütlenmekte olduğumuz bir işyerinde yedi yıldır çalışan bir arkadaşımız yedi yıldır asgari ücret alıyor. Cebine bir kuruş fazla girmemiş. Yazıklar olsun.
YOK ÖYLE YAĞMA: Sendikal düzene karşı olan kendi işyerlerinde sendika bile olmayan, birileri de çıkmış, TÜRK-İş asgari ücrete karışmasın, onların asgari ücretli üyeleri yok diyor. Yani ne demek istiyor? Bizim tekerimize çomak sokmayın diyor. Dümenimizi bozmayın diyor. Biz karışmayalım da kölelik düzenini kurun, öyle mi? Biz karışmayalım da insanları boğaz tokluğuna çalıştırın, öyle mi? Biz karışmayalım da asgari ücreti bölgesel yapın, sektörel yapın, öyle mi? Yok öyle yağma, yok…
ADİL VERGİ DÜZENİ TALEP EDİYORUZ: Bir işçi çocuğuna aldığı bez için yüzde 18 vergi verirken, zengin biri aldığı pırlanta yüzük için vergi vermiyor. Biz adil bir vergi düzeni talep ediyoruz. Vergi oranlarının işçiler için yüzde 10 ve 15 olarak düzenlenmesini istiyoruz ya da en fazla yüzde 15’te sabitlenmesini bekliyoruz. Bunu ülkemizi yönetenlerden talep ediyoruz.
EYLEMSE EYLEM, GREVSE GREV: Bugüne kadar MESS ile 4 kez toplantı yaptık. Toplamda 44 maddede anlaştık.16 maddeyi yeniden görüşmek üzere erteledik. Yasal olarak 60 günlük süre 10 Aralık’ta dolacak. O tarihe kadar anlaşamazsak uyuşmazlığı tutacağız ve ardından da yine yasa gereğince resmi arabulucuya gideceğiz. Peki ondan sonra? Ondan sonrası size bağlı, sizin direncinize, sizin mücadelenize, bileğinizin gücüne bağlı. Biz, sizden aldığımız güçle, arkamızda sizin desteğinizle, o masada en iyisini yapmak için, en iyisini almak için, ne gerekiyorsa onu yapacağız. Eylemse eylem, grevse grev.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
yorumlar onaylanmamaktadır.