Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milli Savunma Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, vatandaşlarımızın Lübnan’dan tahliyesi sırasında ortaya çıkan ve sürekli dile getirilen önemli bir eksikliği tekrar gündeme taşıdı. Tahliye faaliyetleri sırasında yürütülen sağlık hizmetlerine dikkat çeken Bağcıoğlu, alınan derslerle askeri sağlık sisteminin yeniden tesis edilmesinin büyük bir zorunluluk olduğunu vurguladı.

Bağcıoğlu, “Lübnan’dan yapılan tahliye harekâtı, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) envanterindeki Bayraktar sınıfı gemilerin gelişmiş tıbbi altyapısına rağmen askeri sağlık sistemindeki zafiyetleri bir kez daha gözler önüne serdi. Tahliye sürecinde doktorların Sağlık Bakanlığı tarafından değişik şehirlerden geçici görevlendirmelerle bölgeye gönderildiği ve kritik uzmanlık alanlarında personel eksikliği yaşandığı tespit edildi. Askeri sağlık sistemi devam etmiş olsaydı, özellikle deniz harekâtı ve operasyonları için gerekli tecrübeye sahip uzman askeri doktorlar bu tür görevlerde hazır bulunacaktı. Bu da bize gösteriyor ki, askeri sağlık sisteminin yeniden kurulması artık bir seçenek değil, zorunluluk” dedi.

Yankı Bağcıoğlu'nun konuya dair yazılı açıklaması şöyle:

“Lübnan’dan yapılan vatandaşlarımızı tahliye harekâtı büyük bir zafiyeti ortaya koymuş ve askeri sağlık sistemine olan ihtiyacı bir kez daha göstermiştir. Gerek harekât görevleri gerekse savaş dışı faaliyetlerde denizde sağlık hizmeti verilebilmesi büyük önem taşır.

Envanterimizdeki Bayraktar sınıfı gemiler sahip oldukları gelişmiş tıbbi alt yapı yetenekleri ile kısıtlı ameliyat dâhil birçok tıbbi müdahaleyi yapabilme imkân ve kabiliyetine sahiptir. Ancak 15 Temmuz Darbe Girişimi sonrası alınan kararlar çerçevesinde; Askeri sağlık sistemi yok edilmiş ve TSK’nın tabip ihtiyacının çoğunluğu Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan geçici görevlendirmeler ile karşılanmaya başlanmıştır.

En son icra edilen tahliye görevinde doktor görevlendirmelerinin Sağlık Bakanlığı tarafından bölgedeki şehirlerden yapıldığı ve bazı kritik uzmanlık alanlarında görevlendirme yapılamadığı bilinmektedir. Doktorlarımız; çok kısa bir görev periyodu için çok kısa bir ikazla görevlendirilmiş, gemi sağlık altyapısına hâkimiyetleri ve ünsiyetleri olmayan, deniz ortamında çalışma tecrübesi bulunmayan sağlık personelidir.

Askeri Sağlık Sistemimiz yok edilmeseydi; Asker hastanelerinden veya GATA’dan askeri tıp eğitimi almış ve özellikle deniz harekât ortamında görev yapabilme ünsiyetine sahip, ama en önemlisi kardiyoloji ve benzeri kritik alanlarda uzman tabiplerimiz harekât / görevlere iştirak edebilirlerdi. Çok sayıda vatandaşımızın aynı anda tahliye edildiği bu tip faaliyetlerde, meydana gelebilecek olumsuz durumlar veya kazalar için kritik uzmanlık alanlarına sahip tabiplerin gelişmiş tıbbi müdahale alt yapısına sahip gemilerde bulundurulması önemli bir zorunluluktur. Askeri sağlık sisteminin tesis edilmesi bir seçenek değil, gerçek, önemli ve büyük bir mecburiyettir.”